Haftanı boyunca, gerek ABD’de ilk faiz artırımının beklenenden erken olabileceğine dair veriler olsun, gerek Ukrayna odaklı jeopolitik gelişmeler olsun; Dolar’a olan talebin artışına yol açtı. Dolar endeksinin güçlü başlangıcı sonrasında, jeopolitik süreç toparlanmaların yatay seyirde sürmesine katkı sağladı diyebiliriz. Teknik açıdan kritik sürece geçmeden önce, gündemin de oldukça yoğun olduğu görülüyor. Özellikle Perşembe günü Avrupa, İngiltere ve Japonya Merkez Bankası para politikası kararları öncesinde temkinli hareketler beklense de, gündemin buna müsaade etmediğini ifade etmek gerekiyor.

PİYASA “İYİ RAKAMA” AĞIRLIK VERİYOR

Borsa endeksleri, kötü verilerden destek buluyor. Zayıf rakamlar, özellikle Avrupa ve Japonya Merkez Bankalarının ekonomiye ek teşvikler sunacağına dair fiyatlamaların oluşmasına katkı sağlamakta. Ancak, Ocak ayından beri “iyi rakamı” daha çok fiyatlama eğilimi göstermesi nedeniyle balon eleştirilerine maruz kalan piyasalarda, beklenen parasal teşviklerin sunulmaması veya buna ilişkin bir ipucu verilmemesi halinde fiyatlamalar geri alınacak mı? İşte bu soru, aynı zamanda teknik olarak kritik bir süreci karşımıza çıkarmaktadır. Objektif bir yaklaşımda, kurumların tedbir almaması veya bu yönde bir önlem alabileceğine dair işaret vermemesi, major finansal varlıklardan birçoğunda takibi sürdürülen trendin sona ermesine neden olabilir. Ancak yeni yıl boyunca gördüğümüz tutum, umutların gelecek toplantı ve kararlara kalmasına da neden olabilir.

USD/JPY’DE 105,45 KRİTİK

USD/JPY paritesi, işte tam bu kritik süreçte 16 yıllık düşüş trendinin sınırında hareketlerini sürdürüyor. Dünyanın en büyük ekonomilerinden üçünün aynı gün kararlarının açıklanacak olması, teknik olarak kritik süreci destekliyor. Bahsini ettiğimiz trendin sınırını oluşturan 105,45 seviyesinin aşılıp aşılmaması, önümüzdeki süreçte parite açısından belirleyici olabilir. Bankalar, paritede Temmuz başından bu yana süren yükselişi destekler ve yukarı yönlü baskı paritenin 105,45 üzerinde tutunmasını sağlarsa, 109’lara doğru oluşabilecek bir potansiyel serbest kalabilir. Ancak bu kritik karar aşamasında, düşüş her şeye rağmen pozitif piyasaların sona erdiği anlamında yorumlanmamalı. Yine de parite açısından incelersek, bunca fiyatlamaya yol açan tutum için, merkez baklası kararları en azından toparlanma çabasını ortaya çıkarabilir. Bunun da uzun süredir güncelliğini koruyan ve her test edilişinde toparlanmayı destekleyen 100,70 – 101,20 bandının tekrardan hedeflenmesine katkı sağlayabilir.