Çin liderliğinden "ekonomide dış kaynaklı zorluklara karşı iç talebi güçlendirme" mesajı
Çin'in Merkezi Ekonomik Çalışma Konferansı'nda, Devlet Başkanı Şi Cinping liderliğinde, gelecek yıl ekonominin iç talebe dayalı olarak güçlendirilmesi gerektiği vurgulandı. Dış zorluklara karşı yanıt verebilmek için ihtiyaç duyulan reformlar ve politika desteği konuşuldu.
Çin'in siyasi liderliği ve ekonomi yönetimi, ABD ile tarife gerilimi ve ekonomik sorunların yarattığı belirsizliğin sürdüğü bir dönemde, gelecek yıl ekonomiyi iç talebe dayalı olarak güçlendirerek dış kaynaklı zorluklara karşı koyma mesajı verdi.
Xinhua'nın haberine göre, ülkenin ekonomik politikaların yönünün belirlendiği yıllık Merkezi Ekonomik Çalışma Konferansı, başkent Pekin'de düzenlendi.
Toplantıda, Çin Devlet Başkanı ve Komünist Parti Genel Sekreteri Şi Cinping ile hükümet ve parti ileri gelenleri, bu yılki ekonomik durumu ve gelecek yıla ilişkin politikaları ele aldı.
Ülkeyi yöneten Çin Komünist Partisi (ÇKP) Merkez Komitesi ile kabine işlevini yerine getiren Devlet Konseyinin her yıl aralıkta düzenlediği basına kapalı toplantı, ekonomik politikaların yönünün belirlenmesi açısından önem taşıyor.
Bu yılki toplantı, ABD ile tarife gerilimi ve ekonomik anlaşmazlıklardan kaynaklanan belirsizliğin, yıl boyunca Çin ekonomisini etkilediği bir dönemde yapıldı.
Toplantıda Çin ekonomisinin dış zorluklara yanıt verebilmesi iç kapasitesinin güçlendirilmesi gerektiği ayrıca politika desteği, reform ve inovasyon yoluyla ekonomik potansiyelin değerlendirilmesi gerektiği vurgulandı.
Ekonomik sorunlar, bütçe ve para politikası
Çin ekonomisinin karşı karşıya olduğu sorunlara işaret edilen toplantıda, güçlü arz ve zayıf talep arasındaki kesin ayrım, düşük fiyat seviyeleri, piyasayı düşürmeye yönelik rekabet, yerel yönetimlerin mali zorluklarının yanı sıra yaşlanan nüfus ve azalan doğum oranları da sorunlar arasında sayıldı.
Toplantıda bütçe politikasına ilişkin ihtiyaç duyulan seviyede bütçe açığını, kamu borcu ve harcamasını sürdürmenin önemine dikkat çekilerek yatırımlardaki düşüşü istikrara kavuşturmak üzere merkezi bütçedeki yatırım harcamaların uygun şekilde artırılması gerektiği belirtildi.
Çin'de sabit sermaye yatırımları, 2025'in 10 ayında geçen yılın aynı dönemine göre yüzde 1,7 düşmüştü.
Para politikasında "orta düzeyde gevşek" bir tutumun sürdürüleceğinin altı çizilen toplantıda, siyaset yapıcıların burada istikrarlı ekonomik büyümeyi desteklemeyi ve fiyatlarda yeniden makul artışlar sağlamayı öncelemesi gerektiği kaydedildi.
Para politikasını tarif ederken uzun yıllardır "ihtiyatlı" sıfatını tercih eden Çin liderliği, "orta düzeyde gevşek" ifadesini, 2009'daki küresel mali krizden bu yana ilk kez geçen yıl aralıkta düzenlenen ekonomi konulu Siyasi Büro toplantısının ardından yapılan açıklamada kullanmıştı.
Çin'de tüketici fiyatlarındaki durgunluk ile üretici fiyatlarındaki gerilime ile fiyat artışlarında deflasyonist eğilim uzun zamandır hissediliyor. Üretici fiyatları 38 aydır gerilerken tüketici fiyatları 33 aydır artı ve eksi yüzde 1'in altında seyrediyor.
Gayrimenkul piyasası, rekabet sorunları
Toplantıda düşüşteki gayrimenkul piyasasını istikrara kavuşturmanın önemi de vurgulanarak yerel yönetimlere konut arzını kontrol etme, boş konut envanterini azaltma, ticari konutları satın alarak kira destekli konutlara dönüştürmeleri tavsiye edildi.
Ülkede gayrimenkul yatırımları 2025'in 10 ayında geçen yılın aynı dönemine kıyasla yüzde 14,7 azalırken aynı dönemde metrekare bazında yeni konut satışı yıllık bazda yüzde 6,8 düşüş kaydetmişti.
Çin liderliği, toplantıda, çok sayıda sektörü etkileyen yıkıcı, düşük kaliteli rekabetin sakıncalarına dikkati çekerek "içe bükülme" (involution) olarak adlandırılan, bazı sektörlerde aşırı rekabet ve yoğunlaşma sonucu harcanan kaynaklardan giderek daha az getiri elde edilmesine yol açan tarzdaki menfi rekabetten kaçınılması gerektiğine işaret etti.
Çin ekonomisi, bu yılın 9 ayında yüzde 5,2 büyüyerek hükümetin yıl sonunda "yüzde 5 civarında" olmasını öngördüğü büyüme hedefi doğrultusunda performans gösterse de özellikle ABD ile tarife restleşmesi ve ekonomik anlaşmazlıkların yarattığı belirsizlik ortamının olumsuz etkilerini yıl boyu hissetti.
Taraflar her ne kadar ticaret sorunlarının çözümü için yıl boyunca yürüttükleri müzakereler sonunda, iki ülke liderinin 30 Ekim'de Güney Kore'nin Busan şehrinde yaptıkları görüşmede geçici bir uzlaşmaya varsa da ekonomik ve jeopolitik rekabetin yarattığı sorunlar ve belirsizliklerin gelecek yılda da Çin ekonomisini etkileyebileceği öngörülüyor.
















