Haberler

Dha Yurt Bülteni - 18

Kemal Kurkut'un ölümünde 2 güvenlik görevlisi serbest kaldıDİYARBAKIR'da nevruz kutlaması sırasında alana bıçakla girmeye kalkışan üniversite öğrencisi Kemal Kurkut'un açılan ateşle ölümüyle ilgili haklarında işlem yapılan 2 güvenlik görevlisi serbest kaldı.

Kemal Kurkut'un ölümünde 2 güvenlik görevlisi serbest kaldı

DİYARBAKIR'da nevruz kutlaması sırasında alana bıçakla girmeye kalkışan üniversite öğrencisi Kemal Kurkut'un açılan ateşle ölümüyle ilgili haklarında işlem yapılan 2 güvenlik görevlisi serbest kaldı.

Diyarbakır Cumhuriyet Başsavcılığı geçen salı günü nevruz kutlamalarının yapıldığı alana bıçakla girmeye çalışan ve polisin dur ihtarına uymadığı belirtilen Kemal Kurkut'un açılan ateşle ölmesi üzerine soruşturma başlattı.Olay yerinde yapılan inceleme ve kamera kayıtlarındaki görüntülerden o bölgedeki güvenlik görevlileri belirlendi. Silahları incelenen güvenlik görevlilerinin svap örnekleri alındı.

Soruşturmada olayla ilgisi bulunduğu belirlenen 2 güvenlik görevlisinden 1'i savcılık tarafından serbest bırakıldı. Tutuklanma istemiyle nöbetçi mahkemeye sevk edilen 1 güvenlik görevlisi de adli kontrol kaydıyla serbest kaldı.

Haber: DİYARBAKIR, -

=======================================

Erdoğan'dan Kılıçdaroğlu'na: Kuzu kuzu geldi (5)

MUHSİN YAZICIOĞLU'NU ANDI

Cumhurbaşkanı Erdoğan, Memur Sendikaları Konfederasyonu'nun (Memur-Sen) Antalya'nın Manavgat İlçesi'ndeki Starlight Otel'de düzenlediği 5'inci Türkiye Buluşması'na katıldı. Cumhurbaşkanı Erdoğan, konuşmasına, Büyük Birlik Partisi (BBP) kurucu Genel Başkanı Muhsin Yazıcıoğlu'nu anarak başladı. Buluşma nedeniyle Memur-Sen'in kurucusu, şair, muallim Mehmet Akif İnan'ı da rahmetle yad eden Erdoğan, İnan'ın ülkenin en zor, çetin yıllarına tekabül eden hayatını, bu güzel ülkeye ve millete vakfetmiş bir gönül insanı olduğunu söyledi.

MİLLİ İRADEYE SAHİP ÇIKTINIZ

Erdoğan, İnan'ın modern zaman dervişi, bugünün Yunus Emre'si olduğu görüşünü savunarak, sendikayı sadece memurların hukukunu savunan bir çatı olarak değil, aynı zamanda bir uyanış ve diriliş hareketi olarak gördüğünü ifade etti.

Erdoğan, bugün Memur-Sen'in, İnan'ın hayallerini gerçekleştirdiğini kaydederek, şöyle devam etti:

"Memur-Sen, ülkemizin en etkili ve en güçlü sivil toplum örgütü olarak milli irade ve demokrasinin sancaktarlığını yapıyor. Bugün Türkiye'deki her iki sendikalı memurdan birini bünyesinde barındırmanın yanında, dünyanın çok farklı ülkelerine yardım götüren medeniyet değerlerimizin taşıyıcısı bir Memur-Sen vardır. Türkiye'nin daha büyük, müreffeh ve güçlü bir ülke olması için gecesini gündüzüne katarak çalışan Memur-Sen, 15 Temmuz'da olduğu gibi milli iradeye canı pahasına sahip çıkan, darbecilere meydanları dar eden büyük bir ailedir."

Erdoğan, Türkiye'nin kendi silahını, tankını, savaş helikopterini, insansız hava araçlarını yapan bir ülke haline geldiğini, savunma sanayinde giderek devler ligine yükseldiğini belirterek, "Adamlar çılgına dönüyor. Çünkü 14 yıldır biz dost bildiklerimizden insansız hava aracını alamadık. Paramızla alacağız ya, bedava değil. Alamadık ama kötü komşu ev sahibi yaparmış" diye konuştu. Bunun yeterli olmadığını, Türkiye'nin daha ileriye gideceğini vurgulayan Erdoğan, şunları kaydetti:

"Bugün Türkiye, kendi menfaati için birilerinden icazet almaya gerek duymuyor. Bugün terörle mücadelesini hem yurt içinde hem yurt dışında tamamen milli imkanlarla yürütüyor. Şu anda Tendürek Dağları'nda, Cudi'de, Bestler Dereler'de bu teröristlere askerlerimiz, polisimiz, köy korucumuz kan kusturuyor. İnlerine girdik. Vatandaşlarımızın can güvenliğini sağlamak, ülkemizin çıkarlarını korumak noktasında Ankara'da karar veriyor, Silopi'de, Gabar'da, Cudi'de, gerekirse Suriye'de, Irak'ta uyguluyoruz."

Kendilerine "Şuraya girmeseniz, şurada üs kurmasanız iyi olur" denildiğini aktaran Erdoğan, şöyle dedi:

"Tamam da siz niye kuruyorsunuz? Biz tehdit altında olduğumuza göre, eğer Suriye'den Gaziantep'teki kardeşlerime bir saldırı olur da orada 56 kardeşim benim şehit olursa, biz duramayız. Ne yaptık, sabır sabır, o olay olunca dedik ki 'Giriyoruz.' ve Cerablus'a girdik. Durmadık, dedik ki 'Bir taraftan da Er Rai'e gireceğiz.' Öbür taraftan da Er Rai'ye girdik. O gün bugündür bir taraftan DEAŞ ile mücadeleyi veriyoruz bir taraftan PYD- YPG ile veriyoruz. Ne yazık ki dostlar, halen PYD ve YPG'nin yanında. Diyorlar ki 'Bunlar DEAŞ'a karşı iyi bir mücadele veren kişiler.' Biz de onlara 'İyi terörist, kötü terörist olmaz.' diyoruz. Teröristlerin hepsi teröristtir ve hepsi kötüdür. Bunu bileceksiniz ama hala anlaşabilmiş değiliz. Burada da siyasi mücadele devam ediyor."

AĞLAYANLAR OLDU, 'AYASOFYA AÇILSIN' SLOGANI ATILDI

Çok sayıda sendikacının katıldığı toplantının yapıldığı salonda Erdoğan coşkuyla karşılandı ve o konuşurken bazıları gözyaşlarını tutamadı. Erdoğan'ın konuşması sırasında salonda 'Seni sevmeyen ölsün', 'Zincirler kırılsın, Ayasofya açılsın', 'Türkiye seninle gurur duyuyor', 'Dik dur eğilme bu millet seninle' sloganları yükseldi.

Toplantıya Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu, Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Berat Albayrak, Aile ve Sosyal Politikalar Bakanı Fatma Betül Sayan Kaya da katıldı. Toplantıda Memur-Sen Genel Başkanı Ali Yalçın da konuşma yaptı. Erdoğan, konuşmasının ardından sahnede sendikacılarla hatıra fotoğrafı çektirdi.

GÖRÜNTÜ DÖKÜMÜ

-------------------------------

Toplantı detay görüntü

Haber: Hasan DEMİRBAŞ- Kamera: Tolga YILDIRIM/ANTALYA-DHA)

=============================================

Yıldırım: FETÖ Said-i Nursiye, PKK Kürtlere ihanet etti (3)

ESNAFI ZİYARET ETTİ

Başbakan Binali Yıldırım, mitingin ardından Aydınlar Caddesi'nde esnafı ziyaret etti. Başbakan Yıldırım, uçak bileti satışı yapan Muhammet Sualp'in işyerini ziyaret ederek, birlikte çay içti. Miting sırasında Başbakan Binali Yıldıram'a seslenerek çay içmeye davet ettiğini belirten Sualp, "Sayın Başbakan'a ricada bulundum ve kendisini işyerime çay içmeye davet ettim. Sağolsun kendisi beni kırmadı ve iş yerimi onurlandırdı. Kendisinin öğütlerini aldık, kararımızı söyledik. Bizi onurlandırdı" dedi.

Esnaf gezisinin ardından Başbakan Yıldırım, kendisine ilgi gösteren vatandaşlara çikolata ikram ederek, hatıra fotoğrafı çektirdi. Başbakan Binali Yıldırım, daha sonra kentten ayrıldı.

GÖRÜNTÜ DÖKÖMÜ

------------------------------

-Başbakan Binali Yıldırım'ın esnaf gezisi,

-Başbakanı bekleyen vatandaşlar,

-Başbakan Binali Yıldırım vatandaşlar ile beraber hatıra fotoğrafı çekmesi,

-Miting otobüsünden vatandaşları selamlaması

-Detay ve Görüntü

Kamere-Haber; Ahmet ÜN-Mehmet Yücel DURAK/SİİRT, -

==================================================

Uludağ Ekonomi Zirvesi ikinci gün (9)

MERKEZ BANKASI BAŞKANI ÇETİNKAYA: TÜRKİYE EKONOMİSİ, GÖRÜNÜMÜNÜ VE İVMESİNİ KORUMAKTADIR

Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası (TCMB) Başkanı Murat Çetinkaya, son yıllarda yaşanan farklı nitelikteki şoklara rağmen Türkiye ekonomisinin dirençli bir seyir izlediğini belirterek, "Son dönemde yaşanan iç ve dış kaynaklı şoklara rağmen Türkiye ekonomisi, görünümünü ve ivmesini korumaktadır. Atılacak adımlar ve devam eden reformlarla birlikte ekonomimizin temelleri uzun vadede, güçlü kalmaya devam edecektir" dedi.

Merkez Bankası Başkanı Çetinkaya, Grand Yazıcı Otel'de iki gün süren Uludağ Ekonomi Zirvesi'nin son gününde, zirvenin kapanış konuşmasını gerçekleştirdi. Küresel ekonominin son görünümünü değerlendiren Çetinkaya, küresel ekonomideki canlanmanın nelerden kaynaklandığını da sıraladı. Küresel ekonominin henüz sağlıklı bir büyüme patikasında olmadığını da dile getiren Merkez Bankası Başkanı Çetinkaya, şöyle konuştu:

"Gelişmiş ülkelerde enflasyon, uzunca bir aradan sonra ilk defa hedeflere yaklaşıyor. Bu da küresel ölçekte genişlemeci para politikalarından çıkışı beraberinde getiriyor. Bu durum, küresel faiz oranlarında bir miktar artışa yol açsa da hala faiz oranların tarihsel düşük düzeylerde seyrettiğini görüyoruz. Öncü göstergeler ve merkez bankaları tarafından yapılan iletişim, faizlerdeki yükselişin yavaş ve kademeli olacağına işaret ediyor. Verileri incelediğimizde ve bu konuda süregelen tartışmaları değerlendirdiğimizde yapısal anlamda henüz belirgin iyileşmeden bahsetmenin mümkün olmadığını söyleyebiliriz. Destekleyici para politikalarının toparlanmada katkısı olsa da para politikasının yapısal sorunları çözemeyeceğini çok iyi biliyoruz. Küresel ölçekte alınması beklenen önlemlerin yeterince hızlı ilerlemediğini ve bu durumun belirsizlik algısını beslediğini görüyoruz. Ekonomiden sorumlu tüm paydaşların, bütüncül bir yaklaşımla ortak bir çaba göstermesi gerekiyor. Zira kalıcı büyüme ve refah artışına ancak eğitim, alt yapı, yönetişim, inovasyon ve girişimcilik gibi alanlarda ilerleme sağlanarak ulaşılabilir. Özetle küresel ekonominin henüz sağlıklı bir büyüme patikasında olmadığını söyleyebiliriz."

"KRİZ SONRASI DİNAMİKLER, YATIRIMLARIN YAVAŞLAMASINA YOL AÇTI"

Küresel ölçekte gözlenen zayıf verimliliğin nedenlerini anlatan Çetinkaya, sözlerini şöyle sürdürdü:

"Son dönemde artan korumacılık eğilimleri, ekonomi politikalarına dair öngörülebilirliğin düşük olması, zayıflayan ticaret ve artan jeopolitik riskler küresel toparlanmayı sınırlayabilecek unsurlar olarak önemini koruyor. Kısaca küresel ölçekte zayıf verimlilik ve düşük büyüme riski muhtemelen uzun bir süre gündemimizde olacak. Verimlilikte zayıf seyrin önemli bölümünün küresel kriz sonrası dinamiklerle ilişkili olabileceği düşünülüyor. Örneğin; kriz sonrası bilançolarda yaşanan düzeltme bu süreci besliyor olabilir. Kriz sonrası dinamikler, yatırımların belirgin ölçüde yavaşlamasına yol açtı. Küresel ticaretin zayıf seyri, düşük talep beklentisi, ekonomi politikalarına dair belirsizlikler ve genel olarak finansmana erişimin zorlaşması yatırımları düşük tutan temel faktörler."

"DOĞRU ÇÖZÜM ÜRETMEK, DOĞRU TEŞHİSTEN GEÇİYOR"

Dünya ekonomisinin uzun süreli düşük verimlilik sarmalından nasıl çıkacağına dair değerlendirmede bulunan Merkez Bankası Başkanı Murat Çetinkaya, "Bazı yapısal alanlarda ilerleme sağlanmasının gerekliliği, inovasyon ve Ar-Ge'nin teşvik edilmesi, girişimciliği destekleyen finansman modellerinin oluşturulması ve eğitimde günün ihtiyaçlarıyla uyumlu bir tasarımın kurgulanması büyük önem taşıyor. Bu noktada zirvede iki gün boyunca gerçekleştirilen oturumlarda ele alınan başlıkların önemli bir bölümünün tam olarak bu konulara odaklandığını görmekten duyduğum memnuniyeti ifade etmeliyim. Zira doğru çözüm üretmek, öncelikle doğru teşhisten geçiyor" diye konuştu.

"GELİŞMİŞ ÜLKELERİN MARUZ KALDIĞI BİRÇOK SORUNUN ÜLKEMİZDE YAŞANMADIĞINI GÖRDÜK"

Sadece parasal politikaların uzun vadede dayanıklılık sağlamada yeterli olmayacağını savunan Çetinkaya, şöyle devam etti:

"Sürdürülebilir büyüme konusundaki kaygıların devam ettiği bir küresel ortamda, yapısal politikaların rolü giderek artmakta. TCMB olarak biz de son dönemde, bu alanlara daha fazla vurgu yapıyoruz. Türkiye özelinde bakıldığında, son yıllarda gelişmiş ülkelerin maruz kaldığı birçok sorunun ülkemizde yaşanmadığını gördük. Buna rağmen ilerleme sağlanmasında fayda olabilecek bazı önemli alanlar var. Fiyat istikrarını henüz sağlayamamış olmamız ve bununla ilişkili yapısal konular da ilk sıralarda geliyor. Özellikle son 10 yıllık dönemde elde edilen tecrübeler, fiyat istikrarına yönelik daha bütüncül bir yaklaşıma ihtiyaç olduğuna işaret etmekte. Ülkemizde fiyat istikrarının yapısal alanlarla etkileşimine dair farkındalığın artırılmasında büyük fayda olduğunu düşünmekteyiz. Birçok konu fiyat istikrarını sağladığımız takdirde daha kolay çözümlenebilir. Yapısal düzenlemeler, fiyat istikrarına destek verdiği gibi fiyat istikrarı da yapısal alanlardaki kazanımların daha hızlı elde edilmesini sağlıyor. Bu nedenle fiyat istikrarına yönelik çabalar, ekonomik gelişme ve kalkınma açısından kritik."

"REFORMLARLA EKONOMİMİZİN TEMELLERİ UZUN VADEDE GÜÇLÜ KALMAYA DEVAM EDECEK"

Son dönemde yaşanan iç ve dış kaynaklı şoklara rağmen Türkiye ekonomisinin görünümünü ve ivmesini koruduğunu vurgulayan MB Başkanı Çetinkaya, şunları söyledi:

"Son yıllarda yaşanan farklı nitelikteki şoklara rağmen Türkiye ekonomisi; güçlü finansal sistemi, basiretli para ve maliye politikalarıyla oldukça dirençli bir seyir izledi. Ayrıca yakın dönemde yaşanan şoklar karşısında ekonomi politikalarının koordinasyon anlamında güçlü bir performans sergilediğini de söylemek mümkün. Küresel belirsizliklerin yüksek olduğu bir dönemden geçiyor olmamız nedeniyle ana odağımızı kaybetmeden iktisadi temelleri daha da sağlamlaştıran adımlar atmaya devam etmemiz fayda olduğunu düşünüyorum. Son yıllarda birçok alanda yapılan doğru teşhislerin uzun vadede ülkemizin ihtiyacı olan somut adımlarla desteklenmesi, sürdürülebilir büyüme ve refah artışı açısından büyük önem taşımakta. MB olarak biz de bütüncül yaklaşımımızı korurken, bu sürece katkıda bulunma gayreti içinde olacağız. Bu çerçevede önümüzdeki dönemde, bir yandan para politikasını fiyat istikrarı doğrultusunda uygulamaya devam ederken, diğer yandan yapısal alanlarda farklılık oluşturarak, kalıcı çözüm odaklı yaklaşımımızı sürdüreceğiz. Son dönemde yaşanan iç ve dış kaynaklı şoklara rağmen Türkiye ekonomisi görünümünü ve ivmesini korumaktadır. Atılacak adımlar ve devam eden reformlarla birlikte ekonomimizin temelleri uzun vadede güçlü kalmaya devam edecektir."

İki gün süren Uludağ Ekonomi Zirvesi, Merkez Bankası Başkanı Murat Çetinkaya'nın konuşmasıyla sona erdi.

Görüntü Dökümü:

-------------------------

-TCMB Başkanı Murat Çetinkaya'nın konuşması

Haber: Bahar Demirel - Can EROK / BURSA,

========================================

Prof. Dr. İbrahim Kaboğlu: 16 Nisan'da oylanacak olan metin tarihimizin en kökten kopuşunu yaratacak olan metindir

KANUN Hükmünde Kararname ile Marmara Üniversitesi Anayasa Hukuku Anabilim Dalı Başkanlığı görevinden ihraç edilen Prof. Dr. İbrahim Kaboğlu, Samsun'da anayasa değişikliği ile ilgili yaptığı açıklamada, "16 Nisan'da oylanacak olan metin tarihimizin en radikal, en kökten kopuşunu yaratacak olan bir metindir. Bu nedenle benim temennim sadece bir yurttaş olarak değil bir anayasacı olarak, bir demokrat insan hakları savunucu olarak bu metnin geçmemesi" dedi.

Elektrik Mühendisleri Odası Samsun Şubesi tarafından düzenlenen 'Samsun Anayasa Halk Oylamasını Tartışıyor' programına katılarak 'Anayasa Değişikliği, Gerçek ve Sanal Gündem' konulu konferans veren Marmara Üniversitesi Anayasa Hukuku Anabilim Dalı Başkanlığı görevinden ihraç edilen Prof. Dr. İbrahim Kaboğlu, anayasa değişikliği ile ilgili yaptığı açıklamada, Türkiye'nin 200 yıllık birikimin bir kenara bırakılacağını belirterek, "Anayasa eğer 'evet' oyu alırsa, 'hayır' alırsa hayırın getireceği yararlar, 'evet' çıkarsa getireceği sakıncalar, kuşkusuz karşılaştırılabilir ama bir kez şu söz konusu 16 Nisan'da oylanacak olan metin tarihimizin en radikal, en kökten kopuşunu yaratacak olan bir metindir. Başka bir deyişle bu metin devlet yönetimi bakımından Osmanlı modernleşmesinden bu yana Türkiye toplumunun anayasal ve siyasal açıdan sağladığı birikimi bir yana bırakıp devlet erklerini daha çok bir kişinin uhdesine yönlendirme şeklinde köklü bir değişiklik yapacak. Böyle bir köklü değişiklik esasen Türkiye'nin demokratik birikimiyle bağdaşmamaktadır. Bu nedenle benim temennim sadece bir yurttaş olarak değil bir anayasacı olarak bir demokrat insan hakları savunucu olarak bu metnin geçmemesi. Bu metnin geçmemesi durumunda Türkiye'nin önü açılacak ve gerçekten demokratik bir anayasanın yapım süreci başlayabilecektir. Ama bu metin geçerse eğer o zaman bütün bu Türkiye'nin 200 yıllık birikimi bir kenara bırakılacak ve tek kişinin istediği biçimde bir yönetim kurması yönünde bir dönüşüm sağlanmış olacak" dedi.

Görünü dökümü

---------------------

-Salondan detaylar

-Prof. Dr. İbrahim Kaboğlu'nun açıklamaları

Haber-Kamera: Hakan AKGÜN/SAMSUN,

Kaynak: Demirören Haber Ajansı / Güncel

Binali Yıldırım Murat Çetinkaya Merkez Bankası Politika Güncel Haberler

Bakmadan Geçme

SURVIVOR'DA KİM ELENDİ? Survivor All Star'da elenen yarışmacı kim oldu? Afrika çöl tozu Türkiye'ye geliyor 9-10 Mayıs: Çöl tozu hangi illere yağacak, kaç gün sürecek? Meteorolojiden Arabistan ve Afrika çöl tozu uyarısı! GELİNİM MUTFAKTA 9 MAYIS 2024 İZLE | Gelinim Mutfakta bugün kim birinci oldu, çeyrek altın aldı? Bugün hangi maçlar var? Bugün maç var mı? 9 Mayıs Bu akşam hangi maçlar var, hangi kanalda? 9 Mayıs 2024 Perşembe TV YAYIN AKIŞI: Televizyonda bugün neler var? Kanal D, Star TV, ATV, Show TV, TRT1, NOW TV MÜGE ANLI CANLI İZLE! #128204 9 Mayıs Müge Anlı Canlı İzleme Linki! Müge Anlı son bölüm neler oldu? Resmi Gazete bugün (9 Mayıs) kararları neler? Resmi Gazete atama kararları 2024! Okul müdürünü öldüren Iraklı öğrenciyi savundu! Sevan Nişanyan kimdir? Atatürk'e neden hakaret etti? KURBAN BAYRAMINA KAÇ GÜN KALDI 2024: Kurban bayramı ne zaman, hangi tarihe denk geliyor? Dün gece deprem oldu mu? İzmir'de, İstanbul'da, Ankara'da deprem mi oldu? 9 Mayıs dün gece deprem mi oldu? Sülfür gazı nedir, zararlı mı, ölümcül mü? Menkul kıymet tesisi nedir, ne anlama gelir? 4. eleme adayı kim oldu? Survivor haftanın eleme adayları ki potada kimler var 9 Mayıs Perşembe? 9 Mayıs2024 Resmi Gazete ATAMA KARARLARI! Bugünün kararları neler? 9 MayısResmi Gazete yayımlandı! 32266 sayılı Resmi Gazete atamalar listesi! Son Depremler! Bugün İstanbul'da deprem mi oldu? 9 Mayıs AFAD ve Kandilli deprem listesi! 9 Mayıs Ankara'da, İzmir'de deprem mi oldu?
title