Haberler

BDP Genel Başkanı Demirtaş." Bütün Halkların Eşit, Özgür ve Birlikte Yaşamı İçin Çözüm...

BDP Genel Başkanı Selahattin Demirtaş, BDP heyetiyle görüşen terör örgütü elebaşı Abdullah Öcalan'ın, "Bütün halkların eşit, özgür ve birlikte yaşamı için çözüm formüllerinin tartışılması gerektiğini, bu konuda kendisinin bir taslak hazırlığı"...

BDP Genel Başkanı Selahattin Demirtaş, BDP heyetiyle görüşen terör örgütü elebaşı Abdullah Öcalan'ın, "Bütün halkların eşit, özgür ve birlikte yaşamı için çözüm formüllerinin tartışılması gerektiğini, bu konuda kendisinin bir taslak hazırlığı içinde olduğunu, bu taslak metni bizlere yakında ileteceğini, bu taslak metin üzerinden yapılacak tartışma, öneriler sonrasında da son halini vereceğini ifade ettiğini" bildirdi.

Demirtaş, BDP Genel Merkezi'nde parti yöneticilerince gerçekleştirilen toplantı sonrasında basına yaptığı açıklamada, 3 BDP'li'nin İmralı Adası'na giderek, terör örgütü elebaşı Abdullah Öcalan ile görüştüklerini anımsattı.

"Sürecin ciddiyetine denk bir çalışma ve yaklaşımla arkadaşlarımız İmralı Adası'na gitmiş, yaklaşık 3,5 saat bir görüşme yaptıktan sonra dönerek, grubumuzu, partimizi, yetkili organlarımızı bilgilendirmişlerdir" diyen Demirtaş, "Her şeyden önce arkadaşlarımızın İmralı Adası'nda yaptığı tartışmalarda, son derece olumlu diyebileceğimiz, çözüm ve barış umutlarını artıran, bu konudaki beklentileri artıran bir perspektif, yaklaşım ortaya çıkmıştır diyebiliriz" ifadesini kullandı.

Demirtaş, "Öcalan'ın da BDP'li heyetle adada yürüttüğü tartışmada, Türkiye'de barış isteyen, çözümden yana olan herkesin arkasında durabileceği, Türkiye'nin birliği içerisinde, bütün halkların eşit, özgür yaşayabileceği çözüm konusunda kararlı olduğunu, bu yeni tartışma sürecinin, kalıcı bir müzakereye, barış sürecine dönüşmesi için kendisinin ciddi olduğunu, devletin de bu şekilde yaklaşmak dışında aslında başka bir seçeneğinin olmadığını, herkesin bu sorumluluk duygusuyla sürece yaklaşmasını beklediğini ifade ettiğini" aktardı.

Selahattin Demirtaş, şöyle devam etti:

"Bizim de arkadaşlarımızın orada yaptığı tartışmalarda edindiği izlenim şudur: Gerçekten de kan aksın, insanlar ölsün diye heyecanla bekleyenler dışında, herkesin rahatlıkla arkasında durabileceği bir süreç başlasın istiyoruz. İmralı Adası'nda yapılan görüşmelerde böylesine güçlü bir çözüm iradesinin var olduğu, bu çözüm iradesinin de hayata geçirilmesi konusunda kendisinin kararlı olduğu, arkadaşlarımız tarafından ifade edilmiştir.

Demokrasiyi derinleştirmek, Türkiye'de kurumsal bir demokrasiyi inşa etmek, cumhuriyetin demokratikleşmesi temelinde sorunlarımıza çözüm bulma noktasında önemli çalışmaları 5 aydan bu yana İmralı'ya giden heyetlerle, hükümet, devlet adına giden heyetlerle yürüttüğünü ifade etmiştir. Bütün halkların eşit, özgür ve birlikte yaşamı için çözüm formüllerinin tartışılması gerektiğini, bu konuda kendisinin bir taslak hazırlığı içinde olduğunu, bu taslak metni bizlere yakında ileteceğini, bu taslak metin üzerinden yapılacak tartışma,öneriler sonrasında da son halini vereceğini, en geç 2-3 hafta içinde bütün bu sürecin hızlı bir şekilde netleşmesi gerektiğini de kendisi ifade etmiştir."

Parti olarak bu süreç başladığı günden bu yana hem umutlarını hem kaygılarını aynı anda ifade ettiklerini dile getiren Demirtaş, görüşme sonrasında, umutlarını, çözüme dair beklentilerini artıran yaklaşımla birlikte, hükümetin yaklaşımını da artık çok daha ciddi şekilde, pratik, somut, kalıcı, güven verici adım atarak sürdürmesi konusunda beklentiye girdiklerini belirtti.

Demirtaş, "Bu süreç sadece Sayın Öcalan'ın üstlenebileceği, onun omuzlarına yıkılarak götürülebilecek bir süreç değil. Kendisi de görüşmede bunu ifade etmiştir" diye konuştu.

-"Çözüm yanlısı bütün çevreler sürece güçlü destek vermeli"-

Her şeyden önce hükümetin, barış, çözüm yanlısı olan bütün çevrelerin, kamuoyunun bu sürece güçlü destek vermesi gerektiğine işaret eden Demirtaş, sürecin içinin dolu dolu olması, özgürlükler konusunda, demokrasinin kurumsallaşması konusunda pratik adımların atılması hususunda kamuoyunun duyarlı olmasını istedi.

Herkesin bu hedefler, bu amaçlar etrafında kenetlenmesi gerektiğini belirten Demirtaş, şöyle devam etti:

"Biz BDP olarak üzerimize düşen bütün sorumlulukları, bu çerçevede yerine getirmeye hazır olduğumuzu, bir çözüm sürecinde sorunlarımızın konuşarak, tartışarak, siyaset aracılığıyla siyaset mekanizmasıyla çözülmesi hususunda hazırlığımızın güçlü olduğunu burada da ifade ediyoruz. İmralı'da Sayın Öcalan'a da arkadaşlarımız bu çerçevede yaklaşımımızı aktarmışlardır. Umut ediyorum ki bu tarihi dönemler, tarihi saatler, tarihi süreçler, küçük hesaplar uğruna, partizan çıkarlar uğruna, kişisel hırslar uğruna heba edilmez."

-"Tartıştığımız çözüm süreci Türkiyeli bir çözüm sürecidir"-

"Herkesin elini vicdanına koyarak meseleye son derece mantıklı, akıllı bir yaklaşımla yaklaşmasının bütün Türkiye'nin çıkarına olacağını" söyleyen Demirtaş, "Şu anda tartıştığımız çözüm süreci Türkiyeli bir çözüm sürecidir. Ortadoğu'da kazanın kaynadığı, Ortadoğu'da gerçekten ciddi değişim, dönüşüm sürecinin yaşandığı bir dönemde, Sayın Öcalan'ın Türkiyeli bir çözüm perspektifiyle halkların birlikteliğini esas alan, bütün halkları kucaklayan yaklaşımıyla ortaya koyduğu çözüm büyük bir şanstır" değerlendirmesinde bulundu.

Öfkeyle kinle kan davası anlayışıyla hareket edilmemesi gerektiğini dile getiren Demirtaş, şunları kaydetti:

"Bütün herkesin, bütün Türkiye'nin 30 yıllık bu savaştan büyük acılar çekildiğini, büyük dersler çıkarıldığını, bu barış sürecine, bu kalıcı barış anlayışına sunacağı destekle ortaya koyması gerekir diye düşünüyoruz. Elbette ki somutlaşmış, netleşmiş bir takvimden, bir çözüm projesinden henüz söz edecek aşamada değiliz. Bu husus bize henüz aktarılmış değil. Ama ifade ettiğimiz şey, bu konudaki kararlı iradeye dairdir, kararlı duruşa dairdir. Bu kararlı duruşu desteklemek, altını doldurmak, altını beslemek, çözüm ve barış isteyen herkesin tavrı olmalıdır diye düşünüyoruz. Biz tavrımızı bu şekilde açıklıyoruz. Bu sürecin altını dolduracağız. Özgürlükler ve demokrasinin gelişmesiyle, barışın gelişmesinin atbaşı yürüyeceği bir döneme girerken siyaseten üzerimize düşen sorumluluğu almaya hazır olduğumuzu bir kez daha ifade etmek istiyoruz."

-"Taslak metinler heyetimizin oraya gidişiyle son halini alacaktır"-

Demirtaş, "Öcalan'ın üç mektup hazırladığı, bunu adaya giden heyetle paylaştığı iddiaları ne kadar doğru" sorusunu, "Kendisinin taslak metinler üzerinde çalıştığını ben açıklamamda ifade etmiştim. Bu taslak metinler heyetimizin oraya gidişiyle birlikte son halini alacaktır zannediyoruz. Bir-iki gün içinde cezaevi yönetimi aracılığıyla bu metinlerin bize ulaşmasını bekliyoruz. Bu metinler bize ulaştıktan sonra ondan sonraki süreci bütün açıklığıyla kamuoyuyla halkımızla sizlerle tabii ki paylaşacağız" diye yanıtladı.

"21 Mart'ta Nevruz'da ateşkes ilan edileceği konuşuluyor. Böyle bir şey söz konusu mu-" sorusu üzerine Demirtaş, şöyle konuştu:

"Bir çağrı yapılacaksa bu tabii ki bu kendisinin vereceği bir karar neticesinde olacak. Ama özellikle bu iki-üç haftalık sürecin çok kritik olduğunu anlatmaya çalışıyorum. İfade etmeye çalıştığım budur. Bu iki-üç hafta içinde gerçekten sağduyuyla herkesin çözüme dair önerilerini serinkanlılıkla, ciddiyetle sunması gerektiği iki, üç haftalık dönem geçireceğiz. Onun sonrasında yeni bir sürecin gelişip gelişmeyeceğini hep birlikte göreceğiz. Bizim umudumuz, beklentimiz tabii ki bu yönlüdür. Ama bu sadece BDP'ye, bize bağlı bir husus değil, sadece Sayın Öcalan'a bağlı bir husus değil. Özellikle de hükümet ve bunun dışında parlamento dışında bulunan barıştan yana çevrelerin bu sürece sunacağı pratik katkılar çok belirleyici olacaktır. Biz arzuluyoruz ki Nevruz'a kadar gelişmeler olumlu seyretsin. Bizim beklentimiz odur. Bunun için çaba sarf edeceğiz."

-"İlgili kesimlere somut çağrıydı"-

Pervin Buldan'ın, İmralı'daki görüşme sonrasında yaptığı açıklamayı anımsatan bir basın mensubunun, "Terör örgütü PKK'nın elindeki 16 tutsağın serbest bırakılmasına ilişkin bir gelişme olacak mı- " sorusu üzerine, Demirtaş, bu konuda somut bilgi sahibi olmadıklarını söyledi.

Demirtaş, "Heyetimizin yaptığı açıklama, aslında ilgili kesimlere somut çağrıydı. Bu konuda gelişme olabilmesi için biz de siyasi, ahlaki, vicdani sorumluluğumuzu tabii ki yerine getiririz. Umut ediyorum ki mesajlar yerine ulaşır ve bu mesajların gereği de bütün taraflarca doğru algılanır ve gereği yerine getirilir" dedi.

"İmralı'ya yeni bir heyet gidecek mi-" sorusu üzerine Demirtaş, "Gitmesi gerekir, olacaksa eğer heyetlerin belki bir, belki birkaç defa daha adaya gitmesi gerekecek" karşılığını verdi. Demirtaş, soru üzerine, ismin önemli olmadığını dile getirerek, "Oraya gidecek herhangi üç milletvekili grubu, aynı görevi, aynı işi yapacaktır" diye konuştu.

"Başbakan Erdoğan'ın bugün yaptığı bir açıklama vardı. (Silah bırakılıp ikinci bir ülkeye gidilirse süreç resmen başlar) diye. Siz nasıl değerlendiriyorsunuz o açıklamaları-" sorusunu Demirtaş, şöyle yanıtladı:

"Biliyorsunuz, Sayın Başbakan'ın PKK'ya yönelik yaptığı çağrılar belki bir kamuoyu yaratma açısından etkili olabiliyor ama PKK'yı ikna etme açısından Sayın Öcalan'ın çağrısı bağlayıcı olacaktır. Sayın Başbakan burada beklentilerini ifade ediyor. Önemli olan Sayın Öcalan bu konuda ne diyecek, herkesin onu beklemesi, onu görmesi lazım."

Muhabir: Hüseyin Gazi Kaykı - Esra Altınmakas

Yayıncı: İbrahim Uyar - ANKARA

Kaynak: AA / Güncel

Selahattin Demirtaş Abdullah Öcalan İmralı Adası Türkiye Politika Güncel Haberler

500
Yazılan yorumlar hiçbir şekilde Haberler.com’un görüş ve düşüncelerini yansıtmamaktadır. Yorumlar, yazan kişiyi bağlayıcı niteliktedir.
title