TBMM'de 23 Nisan Oturumu... Tip Genel Başkanı Baş: Bu 23 Nisan Cumhurbaşkanı Sıfatı Taşıyan Birisinin Halk İdaresine Saygısızlık Ettiği Son 23 Nisan...

TİP Genel Başkanı Erkan Baş, 23 Nisan Ulusal Egemenlik ve Çocuk Bayramı'nın 103. yıl dönümünde özel gündemle toplanan TBMM Genel Kurulu'nda, "Kendini halkın üstünde gören tek adam bir kez olsun buraya gelmeye tenezzül etmedi. Bu 23 Nisan Cumhurbaşkanı sıfatı taşıyan birisinin halk iradesine saygısızlık ettiği son 23 Nisan olacak" dedi.

TBMM Genel Kurulu, 23 Nisan Ulusal Egemenlik ve Çocuk Bayramı'nın 103'üncü yılında özel gündemle toplandı. TİP Genel Başkanı Erkan Baş, Türkiye'nin 103 yıl önce Osmanlı sülalesinin egemenliğine son verdiğini dile getirerek, "Egemenlik kayıtsız şartsız milletindir' dedik. Bu karar bugün için de geçerlidir. Halkın üstünde hiçbir güç yoktur. Meclis'in üzerinde hiçbir güç yoktur. Halkın bu kararını yok sayan bu saray rejiminin son 23 Nisan'ını yaşıyoruz. Bu ucube rejimde beşinci kez 23 Nisan'ı kutluyoruz. Kendini halkın üstünde gören tek adam bir kez olsun buraya gelmeye tenezzül etmedi. Bu 23 Nisan Cumhurbaşkanı sıfatı taşıyan birisinin halk iradesine saygısızlık ettiği son 23 Nisan olacak" diye konuştu.

"Bir sülale devrine son veren Meclis'in içini boşaltmaya, yeniden bir sülale iktidarı kurmaya çalıştınız" diyen Baş, depremde ölen yurttaşları da hatırlatarak, şunları söyledi:

"Geride kalan 21 yılda çok acılar çektik. İşsiz kaldık, aç kaldık, göçük altında kaldık. Öldük ama teslim olmadık. Bu halk direndi, 'inadım inat' dedi. İşgalciye, krala, padişaha nasıl direnilirse öyle direndi ve teslim olmadı. İşte bu teslim olmayanlar adına buradan Tayyip Erdoğan'a seslenmek istiyorum. Senin devri iktidarın bitiyor, senin devrin bitiyor çünkü bu halk birbirini seviyor, birbirini düşman olarak görmüyor, size karşı birleşiyor. Bu halk kalacak, siz gideceksiniz, Meclis kalacak, tek adam rejimi son bulacak. Gideceksiniz ama iki elimiz yakamızda olacak. İktidar döneminde yitirdiğimiz 35 bin işçi için, yitirdiğimiz tüm canlar için hem özgürlüğü hem de yaşamına kastettiğiniz canlar için, tarikatların ve cemaatlerin karanlığına kurban edilen gençlerimiz, tutsak edilen arkadaşlarımız için özgürlüklerimiz ve emeğimiz için iki elimiz yakanızda olacak ve hesaplaşacağız."