Dışişleri Bakanı Abdullah Gül'den AB ile İlgili Açıklamalar

Dışişleri Bakanı Abdullah Gül, Avrupa Birliği'nde olumsuz bir konjonktür yaşandığını belirterek, "Bu konjonktürün olumlu olmadığını hep birlikte görüyoruz" dedi.

İstanbul Ceylan İntercontinental Oteli'nde "Türkiye'nin Dış Politika Öncelikleri Çerçevesinde DEİK'in Üstleneceği Roller" konulu bir panel gerçekleştirildi. Panele Dışişler Bakanı Abdullah Gül, Türkiye Odalar Borsalar Birliği (TOBB) Yönetim Kurulu Başkanı Rifat Hisarcıklıoğlu, DEİK İcra Kurulu Başkanı Rona Yırcalı, çok sayıda iş adamı ve dışişleri yetkilileri katıldı.

Dışişleri Bakanı Abdullah Gül, son 4 yılda önemli sağlam adımlar attıklarını belirterek, "Bunların sürdürülebilir olması gerek. Çünkü bildiğimiz gibi bazı sıçramalar saman alevi gibi sönmeye mahkum. Fakat bizim başarılar bu şekilde olmayacak bizim yaptığımız değişiklikler yapısal değişikliler. Şu an sıkı mali disiplin söz konusu. Elbirliği içinde çalışmalıyız. Ben dış ülkelere de bulunan büyükelçilere talimat verdik. Dışarıda bir iş yapan işadamımızın işi devletin işidir. Destek veriyoruz."

Latin Amerika ülkeleriyle iyi ilişkilere dikkat çeken Gül, şöyle konuştu: "Bir ayağımız AB'de bir ayağımız Asya, Latin Amerika ve Afrika ülkelerinde olmalı. Biz yakın olan yerlere uzak kaldık. Latin Amerika'da Brezilya'ya direk uçuş projelerimiz var. THY bunun için çalışıyor. İhracatı 100 milyara çıkarmak önceden bir hayaldi bu gerçekleşti. Rehavete kapılma lüksümüz yok"

"AB'de bir konjonktür yaşanıyor. Bu konjonktürün olumlu olmadığını hep birlikte görüyoruz" diyen Gül, bunun gelip geçici olduğunu bilmemiz gerektiğini söyledi.

"Önemli olan AB'yi tehdit, tenkit, kritik etmek değil onu zaten biz yapıyoruz" diyen Gül, "Karşı karşıya geldiğimiz zaman hiç kimseden duymadıkları şeyleri bizden duyuyorlar. Şimdi yapmamız gereken şey onlar olumsuz davranıyor diye oturduğumuz yerde durmamalıyız. Bizim devam etmemiz gerekiyor. Kendi isteğimizle devam etmeliyiz. Hatta siz bunu kriz olarak değerlendiriyorsanız bu krizi fırsata çevirmeyi bilmemiz gerekiyor. Biz tanıma süreci bitip müzakereler başlarken bir çok sektör hiç olmayacak taleplerde bulunmuştu. Bunu fırsat bilsin herkes elini çabuk tutsun. Alabileceği mesafeyi alsın. Kimsenin yerinde durmaması gerekiyor. Ekonomik olarak bunları yapmamız gerekiyor. Diğer reformları hükümetimiz kararlılıklar devam ettirecek bizler için bu fırsat. AB bağlamında yapmıyoruz. Dediğimiz şeyleri AB bağlamında yapmadığımızı göstermemiz gerekiyor. Türkiye halkının çıkarına olduğunu için bu reform sürecini yapıyoruz. Bunu herkese göstermemiz gerekir. Gümrük Birliği anlaşmasından doğan sorunlar var. Bunları da halletmek için elimizden geleni yapacağız."

Toplantının açılış konuşmasını yapan Hisarcıklıoğlu, 21. yüzyılda devletlerin dış politika yapım süreçlerinin değiştiğini söyledi.

Büyük devletlerin küresel pazarda kendi firmalarının çıkar ve haklarını korumayı olağan dış politika faaliyetleri içine aldığını anlatan Gül, şöyle konuştu: "Bugün bir büyük elçinin bir özelleştirme idaresine giderek kendi ülkesinin firmasına destek olması bizleri şaşırtmamaktadır. Bu süreç özel sektörle dış politikacılar arasında daha sıkı bir işbirliğini zorunlu kılmaktadır. Nasıl ki rakiplerimiz milli çıkarlarının merkezine kendi şirketlerinin çıkarlarını yerleştiriyorsa bizlerde öyle yapmalıyız. Dışişleri bakanlığını bize vereceği desteklerde DEİK Türkiye'nin dünyaya açılımda öncü bir kuruluş olarak çabalarını sürdürecektir."

Konuşmaların ardından Rifat Hisarcıklıoğlu, Bakan Gül'e porselen tabak hediye etti.

(EY-RA-HO-Y)

Haberler