Haberler

Cumhurbaşkanı Erdoğan, Kabine Toplantısı'nın ardından millete seslendi: (3)

Güncelleme:

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, "İngiltere ile Serbest Ticaret Anlaşması imzalama aşamasına geldik.

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, "İngiltere ile Serbest Ticaret Anlaşması imzalama aşamasına geldik. Yarın inşallah bu anlaşmanın imzaları atılıyor. Bu, Gümrük Birliği Anlaşması'ndan sonraki en önemli ticari anlaşmamız olacaktır. İnşallah 2021'den itibaren hem Türkiye'nin hem İngiltere'nin kazanacağı yeni bir dönem başlıyor." dedi.

Erdoğan, Cumhurbaşkanlığı Külliyesi'nde yapılan yılın son Cumhurbaşkanlığı Kabine Toplantısı'nın ardından millete seslendi.

"Karşımızda, ülkemize kaynak girişi sağlamak için hayata geçirdiğimiz uygulamaları dahi fuhuş, uyuşturucu, organ kaçakçılığı gelirleriyle irtibatlandıracak kadar hayattan ve izandan noksan bir anlayış var." ifadesini kullanan Erdoğan, şöyle devam etti:

"Devlete bu şekilde gelir elde edileceğini sanan bu zihniyetin, ülke yönetimine talip olması en büyük kara mizah örneğidir. Halbuki biz hayatımız boyunca siyaseti hizmette ve icraatta yarış vesilesi olarak gördük. Mesela biz bu anlayışla eğitimde ülkemize 324 bin yeni derslik kazandırdık diyoruz. Sporda 3 bin 750 yeni tesis kazandırdık diyoruz. 3 bin 605 sağlık tesisi kazandırdık diyoruz. Ulaştırmada 22 bin kilometre bölünmüş yol kazandırdık diyoruz. Sanayide 43 bin yeni organize sanayi parseli kazandırdık diyoruz. Enerjide 92 bin megavat yeni kurulu güç kazandırdık diyoruz. Toplu konutta 900 bin yeni konut kazandırdık diyoruz. Orman varlığımızı 1,9 milyon hektar artırdık diyoruz. Savunma sanayisinde yerlilik oranını yüzde 70'e çıkardık diyoruz.

Her konuda Cumhuriyet döneminde yapılanların katbekat üzerinde icraatlar sayıp döküyoruz. Peki buna karşılık muhalefet ne diyor. Hadi icraatlarını geçtik çünkü tek parti devri zulmü dışında sayabilecekleri işleri yok. Hiç değilse vizyon, proje, program olarak söyleyebildikleri bir şey var mı? Maalesef hiçbir somut, ayakları yere basan, uygulanabilir, sürdürülebilir, hesabı kitabı yapılmış proje veya politikaları yok. Aslında böyle bir dertleri de yok. Kendi içlerindeki taciz, tecavüz, şantaj, hırsızlık işlerinin üzerini örtmekten bu konulara sıra gelmediği anlaşılıyor."

Muhalefetin, Türkiye aleyhine alınan her kararın, söylenen her sözün, yapılan her saldırının yılmaz savunuculuğunu üstlenme görevini ifa ettiğini vurgulayan Erdoğan, şöyle konuştu:

"Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi, ülkemizle ilgili bir davada kendi hukuki süreçlerine İspanya ve İtalya gibi ülkelerdeki benzer yargılamalarda verdiği kararlara aykırı bir tavır sergiledi. Biz de bunun üzerine çıktık 'bu çifte standartlı, hukuki değil siyasi saiklerle verilen kararı uygulamayız' dedik. 'Vay efendim sen nasıl böyle bir şey söylersin'. Demek ki kendileri bu işlerde yetki sahibi olsalar elinde onlarca insanın kanı bulunan bu terörist destekçisini hemen serbest bırakacaklar. Arkasında durdukları kişi kim. Hakkındaki iddianameye göre, 37 nitelikli adam öldürme, 29 adam öldürmeye teşebbüs, 3 bin 777 mala zarar verme, 25 alıkoyma, 395 hırsızlık, 15 yağma, 308 iş yeri ve konut dokunulmazlığını ihlal, 13 Türk bayrağını yakma, 7 Atatürk'ü Koruma Kanunu'na muhalefet suçunun işlendiği, ayrıca 326 güvenlik görevlisi ile 435 vatandaşın yaralandığı 6-8 Ekim 2014 olaylarının baş sorumlusu. Üstelik bu kişinin burada sayılmayan teröre destek mahiyetinde daha pek çok sözü ve eylemi var. Lafa gelince her fırsatta 'Atatürk'ün partisiyiz' diye övünen bu kişiler, aynı partinin kendilerine 'Mustafa Kemal'in askerleri değil it sürülerisiniz' diyen yöneticisine bile ses çıkaramamışlardır. Çukurcu teröristlere 'arkadaş', Suriye'den ülkemize saldıran teröristlere 'vatanlarını savunanlar', şehirlerimizi yakıp yıkan vandallara 'aydınlanmacılar', darbecilere 'mağdurlar' diyenler yine bunlardı."

Türkiye'nin böyle bir muhalefet anlayışını hak etmediğini ifade eden Erdoğan, "Önümüzdeki dönemde ülkemizin bu partilere oy verenlerin feraseti ve iradesiyle köklü bir muhalefet reformunu hayata geçireceğine inanıyorum. İnanıyorum ki Cumhur İttifakı inşallah bunlar karşısında çok daha güçlü bir şekilde yoluna devam edecektir." diye konuştu.

"İşverenlerimize ve çalışanlarımıza toplamda 6,5 milyar liralık ilave bir kaynak aktarmış olacağız"

Cumhurbaşkanı Erdoğan, yeni tip koronavirüs (Kovid-19) salgınının mutasyonların yol açtığı belirsizliklerle ağırlaşarak sürdüğüne dikkati çekti.

Türkiye'nin sağlık başta olmak üzere her alanda salgın sürecini başarıyla yöneten ülkelerin arasında yer aldığını dile getiren Erdoğan, salgının yükselişinin önüne geçmek için aldıkları kararların yol açtığı sıkıntıları doğrudan bireylere yönelik desteklerle hafifletmeye çalıştıklarını ifade etti.

Son kabine toplantısında 1 milyon 240 bin esnafa yönelik 5 milyar liralık bir destek paketini daha kamuoyuyla paylaştıklarını anımsatan Erdoğan, ayrıca kısa çalışma ödeneğini de kapsayan sosyal koruma kalkanındaki tüm destek ödemelerini devam ettirdiklerine işaret etti.

Sosyal koruma kalkanı çerçevesinde millete aktardıkları nakdi destek miktarının 45,5 milyar liraya yaklaştığını bildiren Erdoğan, şu ifadeleri kullandı:

"Ayrıca 2021 yılı asgari ücret rakamı da bugün belli olmuştur. Asgari ücret 2021 yılı Ocak ayı itibarıyla yüzde 21,5 artışla bekar ve çocuksuz çalışan için net 2 bin 826 lira, evli ve 3 çocuklu çalışan için 3 bin 14 lira olarak uygulanacaktır. Salgın döneminde işverenlerimize 75 lira asgari ücret desteği vermeye başlamıştık. Bu desteği önümüzdeki yıl da devam ettireceğiz. Böylece işverenlerimize ve çalışanlarımıza toplamda 6,5 milyar liralık ilave bir kaynak aktarmış olacağız. Kısa çalışma ödeneğinin süresini şubat ayı sonuna, nakdi ücret desteğinin süresini ise 17 Mart tarihine kadar uzattık. Geçtiğimiz hafta 397 şehit yakını ve gazi yakınımızın atamasını yaparak, bu kategorideki toplam istihdamı 44 bin 781'e çıkardık."

"Uluslararası doğrudan yatırımlarda da ülkemize yönelik bir iştah görüyoruz"

Cumhurbaşkanı Erdoğan, tüm sıkıntılara rağmen reel sektörün ülkenin yüz akı olmayı sürdürdüğüne dikkati çekerek şunları kaydetti:

"Üretim ve yatırım talebi oldukça güçlü bir şekilde devam ediyor. Bu konuda önemli bir gösterge olan organize sanayi bölgelerindeki elektrik tüketimi artıyor. Hatta salgın öncesi dönemin dahi üzerine çıkıldı. Yılın 11 ayındaki yatırım talebi geçen seneye göre yüzde 30 artış gösterdi. Ocak-kasım bu dönemde 277 bin istihdam öngören 215 milyar liralık sabit yatırım için teşvik belgesi düzenledik. Ülkemizin köklü otomotiv firmalarından biri 20 milyar liranın üzerinde yatırımla 3 bin istihdamı sağlayacak bir projeye başladı. Türkiye'nin otomobilinin üretileceği fabrikanın temelini temmuzda atmıştık. Batarya üretimi için de uluslararası bir iş birliği anlaşması imzalandı. Birkaç gün önce açılışını yaptığımız lityum fabrikası da batarya teknolojileri için kritik bir yatırımdır. Sermaye yatırımlarında da gözle görünür bir hareketlenme yaşanıyor. Hazinemizin ihraç ettiği kağıtlara ve borsamızda işlem gören hisse senetlerine büyük talep var. Uluslararası doğrudan yatırımlarda da ülkemize yönelik bir iştah görüyoruz."

"İhracatımız 2020 yılının tamamındaki hedeflerimizin üzerine çıkarak 166 milyar doları buldu"

Erdoğan, akıllı telefon üretimi için küresel markaların Türkiye'ye geldiğini hatırlatarak teknoloji transferi, yurt içi tedarikçilerin gelişimi ve ihracat imkanlarını içeren bu tür yatırımların Türkiye'de önemli bir kapasite oluşumu sağladığını belirtti.

Benzer gelişmelere endüstriyel altyapıdan siber güvenliğe, enerjiden raylı sistemlere kadar pek çok alanda şahit olunduğunu ifade eden Erdoğan, "Bu tür yüksek katma değerli yatırımlarla cari açığımızı kapatıyor, dış finansman ihtiyacımızı azaltıyoruz. Rekabetçi, öngörülebilir ve piyasa dostu adımlarla makroekonomik istikrarı sağlama yolunda ilerliyoruz. İhracatımız 25 Aralık itibarıyla 2020 yılının tamamındaki hedeflerimizin üzerine çıkarak 166 milyar doları buldu." şeklinde konuştu.

Erdoğan, bu vesileyle Türkiye'nin dış ticareti açısından büyük önem taşıyan bir gelişmenin müjdesini şu sözlerle paylaştı:

"Bilindiği gibi en önemli ticaret ortaklarımızdan biri olan İngiltere'nin Avrupa Birliği'nden ayrılma kararı çerçevesinde başlayan takvim perşembe günü tamamlanıyor. Ticari ilişkilerimizin bu ayrılıktan zarar görmemesi için en başından itibaren iş dünyamızın da katılımıyla süreci yakından takip ettik. Yapılan uzun müzakereler sonunda İngiltere ile Serbest Ticaret Anlaşması imzalama aşamasına geldik. Yarın inşallah bu anlaşmanın imzaları atılıyor. Bu, Gümrük Birliği Anlaşması'ndan sonraki en önemli ticari anlaşmamız olacaktır. İnşallah 2021'den itibaren hem Türkiye'nin hem İngiltere'nin kazanacağı yeni bir dönem başlıyor. Serbest Ticaret Anlaşması'nın bu safhaya gelmesinde emeği geçen Ticaret Bakanlığımızı ve iş dünyamızı tebrik ediyorum. Bir kez daha Türkiye'nin üretimle, istihdamla, ihracatla kurduğu ekonomik sistemi sayesinde hedeflerine ulaşacağının altını çizmek istiyorum."

"Aşı konusunda tüm alternatifleri değerlendiriyoruz"

Erdoğan, salgın döneminde dünyanın geri kalanı gibi Türkiye'deki vatandaşların da en büyük umudunun aşı çalışmaları olduğuna işaret ederek Türkiye'nin tüm dünya ile beraber normalleşme sürecini yürütebilmesi için aşı tedarik ve geliştirme çalışmalarının gerisinde kalmasının kesinlikle mümkün olmadığını anlattı.

Bunun için menşeine bakılmaksızın tüm aşı çalışmalarının yakından takip edildiğini, gereken incelemeleri yapıp neticelere göre anlaşmaları imzaladıklarını aktaran Erdoğan, şöyle devam etti:

"Yaşanan aksaklıkları aşmak için tüm alternatifleri değerlendiriyoruz. Çin'den sipariş verdiğimiz aşının ilk partilerinin yılbaşından önce ülkemize teslim edilmelerini bekliyoruz. Almanya'dan gelecek aşının da ocakta ülkemize ulaşacağını ümit ediyoruz. Gelişmeler, salgının daha uzunca bir süre dünya gündeminden düşmeyeceğine işaret ediyor. Bunun için asıl önemi ve önceliği hem gelenekçi hem yenilikçi yöntemlerle geliştirdiğimiz kendi aşılarımıza veriyoruz. Son 18 yılda kurduğumuz yüksek teknolojiye dayalı altyapılar ve bilim insanlarımızın gayreti sayesinde şu an 8 ayrı aşı çalışmasını başarıyla yürütüyoruz. Bunlardan birinde son aşamaya geçildi. Diğerlerinin bir kısmında da aynı safhaya gelinmek üzeredir."

Erdoğan, konunun her gündeme gelişinde ilgili bakanlıklara, aşı geliştirme çalışmalarını yakından takip etmeleri ve gereken iş birliğini en üst düzeyde göstermeleri hususunda kesin talimat verdiğini belirterek şunları kaydetti:

"İnşallah en kısa sürede kendi üretimimiz olan birden fazla aşıyı milletimizin hizmetine sunmakta kararlıyız. Diğer yandan vaka sayısındaki düzenli düşe uygun olarak kısıtlama tedbirlerini dikkatle gözden geçiriyoruz. Vatandaşlarımdan kısıtlama tedbirlerinin yeniden artırılmasına ihtiyaç duymayacak şekilde 'TAMAM' diye ifade ettiğimiz, temizlik, maske ve mesafe kurallarına sıkı bir şekilde riayet etmelerini bekliyorum. Bugünkü toplantımızda salgınla mücadelede geldiğimiz yeri tekrar değerlendirdik. Gelişmelerin ümitvar olduğunu gördük. Bu çerçevede okullarımızdaki yüz yüze eğitime verdiğimiz arayı 15 Şubat 2021'e kadar uzatıyoruz."

(Bitti)

Kaynak: AA / Politika

Recep Tayyip Erdoğan Türkiye Haberler

title