Aba Altından Sopa Çıktı

"BİZİM ÇAĞRIMIZ AKP HÜKÜMETİNEDİR. LÜTFEN SOMUT ADIM. LÜTFEN BU ÜLKENİN EVLATLARINA ARTIK KIYMAYIN".

"ERBAKAN MÜCADELE ADAMIYDI. ERBAKAN'A BİR KEZ DAHA ALLAH'TAN RAHMET DİLİYOR. AİLESİNE VE BÜTÜN SEVENLERİNE. PARTİLİLERİNE BAŞSAĞLIĞI DİLİYORUZ"

BDP Genel Başkanı Selahattin Demirtaş, terör örgütü PKK'nın sözde 'eylemsizlik' kararını bitirebileceği yönündeki açıklamasını karşısında endişeli olduklarını, Başbakan Erdoğan'ın derhal açıklama yaparak, somut adımlar atmasını istedi. Kürtlerin kendi elleriyle, kendi çözümlerini yaratacağını savunan Demirtaş, "Bölge şu anda barut fıçısıdır. Patlama noktasına gelmiş, kimse bunun farkında değil. Bu insanlar bir gün bir yerde kesintisiz isyana başlarsa kimse bunu durduramaz. Böyle bir patlama noktası biz görüyoruz. Ama bu nasıl bir toplumsal etki yaratır, doğrusu biz kaygıyla izliyoruz. Siyaset olarak çözüm arıyoruzö dedi.

BDP Genel Başkanı Selahattin Demirtaş, partisinin Diyarbakır'da gerçekleştirilen MYK toplantısının ardından, basın toplantısı düzenledi. BDP Genel Başkan Yardımcısı Gültan Kışanak, Batman Milletvekilleri Ayla Akat Ata ve Bengi Yıldız ile birlikte parti binasında kameraların karşısına geçen Demirtaş, MYK toplantısındaki değerlendirmeleri paylaşacaklarını söyledi.

ERBAKAN MÜCADELE ADAMIYDI

Hayatını kaybeden eski Başbakanlardan SP lideri Necmettin Erban'ın ailesine, yakınlarına ve Saadet Partisi'ne başsağlığı dileyen Demirtaş, "Türkiye siyasetinin son 40 yılına damgasını vurmuş, emeği geçmiş merhum Erbakan'a bir kez daha Allah'tan rahmet diliyor. Ailesine ve bütün sevenlerine. Partililerine başsağlığı diliyoruz. Umud ediyoruz ki Necmettin Erbakan gibi bir siyasi kişilin bu güne kadar kendi çizgisinde, kendi mücadelesinde yürüttüğü, yarattığı değerler bundan sonra da Türkiye'de demokratik siyasetin gelişmesine katkı sunar. Her şeyden önce bir mücadele insanıydı. Siyasi çizgimizi uyuşmasa da, dünya görüşmelerimiz uyuşmasa da, bir mücadele adamı. Yaşamının son gününe kadar da çizgisini korumuş bir mücadele adamı, saygın bir siyasetçi olarak kendisini anacağız. Yad edeceğiz" dedi.

'28 ŞUBATIN KAYDEDENİ ERBAKAN, KAZANANI ERDOĞAN'

28 Şubat'n mağdurunun rahmetli Erbakan, kazanının ise Başbakan Erdoğan olduğunu belirten Demirtaş şöyle dedi:

"AKP 28 Şubat darbesinin ürünüdür. Dolayısıyla darbeyle gelmiş bir iktidardır bize göre. 28 Şubat darbesinin nimetlerinden faydalınmış, iktidar olmuştur. 28 Şubatla asla yüzleşmemiş, hesaplaşmamıştır. Darbeyi yapanlarla AKP bu güne kadar tek bir sorun yaşamamıştır. Uzlaşma içinde bu güne kadar gelmiştir. Dolayısıyla 28 Şubat zihniyetiyle uzlaşan bir zihniyetin, 12 Eylül ve geçmiş darbelerle hesaplaşmasını kimse beklememelidir. Bizim beklentimiz 28 dahil bütün darbeci zihniyetleriyle gelenekleriyle hesap sormaktır. 28 Şubat belki bir iktidarı deviren bir süreç oldu ama ortaya çıkan tablo bu gün itibariyle 28 Şubatın aslında hayata geçtiğini ve AKP'nin de bunu beslediğini gösteriyor. Darbe geleneği Türkiye'de hala sürüyor"

'KÜRT HALKI KENDİ ÇÖZÜMÜNÜ KENDİ YARATACAKTIR'

Terör örgütü PKK'nın sözde 'eylemsizlik' süreciyle ilgili gelişmeleri de değerlendiren BDP Genel Başkanı Selahattin Demirtaş, süreci belirleyecek olanın hükümet olduğunu kaydetti.

Hükümetin ateşkes süreçlerini değerlendirmesini ve bu fırsatları Türkiye'nin demokratikleşmesi için birer hamleye dönüştürmesi gerektiğini savunan Demirtaş şöyle konuştu:

"2002'den beri hükümet bu tür ateşkes süreçlerini heba ediyor. Türkiye kamuoyu şunu iyi bilmelidir. AKP'nin 8 yıllık iktidarı döneminde AKP kesinlikle hiçbir dönem barış konusunda samimi davranmamıştır. Sadece kendi oyunu arttırabilecek. Kendi egemenliğini güçlendirebilecek bir zemin yaratmak için kullanmıştır. Bu vicdansızlıktır. Türkiye toplumuna karşıda büyük bir iki yüzlülüktür. AKP isteseydi 8 yıllık dönem içinde 80 defa Kürt sorununda barışı sağlayabilirdi, adım atabilirdi. Dolayısıyla niyetleri Kürt sorununda çözüm ve barış olsaydı, bunun en uygun koşulları, bırakın 2002'yı Haziran'dan beri vardı. Somut gelişmelerin yaşanması için en uygun sosyal, toplumsal, sosyolojik koşullar vardı. Ama AKP bunu değerlendirmek bir yana, tam tersine gerilim yaratmak için neredeyse ateşkesi sonlandırmak için elinden geleni yapıyor. Bu nasıl barış arayışıdır. Bu hükümetteki nasıl bir zihniyettir biz anlamakta zorlanıyoruz. AKP hükümetinin barış projesi maalesef yoktur. Ateşkes çağrısı yapanlar şunu iyi bilmeli ki, AKP'ye destek verenler şunu iyi bilmeliki eğer sayın başbakan istese yarın bu ülkede barış sürecini başlatabilir. Kürt halkı artık kendi çözümünü kendi elleriyle yaratacaktır. 20 yıldır meydanlarda sokaklarda yargılanacak olan her türlü baskıya şiddete katliamlara rağmen mücadelesinden vazgeçmeyen halk, artık inisiyatifi tekrar ele alacaktır. Böyle bir dönem başlayacaktır. Ben inanıyorum ki buradan da çözüm çıkacaktır. En umutlu olmamız gereken dönem budur. Burada bir zulüm ve bu zulme karşıda direniş vardır. AKP'ye karış hiçbir şekilde beklenti içinde olmayan kendi çözümünü yaratan bir direniştir.ö

BAŞBAKANA CAĞRI: ATEŞKES NASIL BAŞLADI, NASIL BİTTİ BUNU AÇIKLA

Demirtaş, PKK'nın sözde 'eylemsizlik' kararını bitireceği yönündeki açıklamalara ilişkinde, hükümetin birkaç gün içinde yapacağı açıklamaların, atacağı somut adımların, sürecin karakterini belirleyeceğini söyledi. Türkiye'nin en önemli gündeminin Kürt sorunu ve ateşkes olduğunu ileri süren Demirtaş, "Sayın başbakan bu konuda derhal açıklama yapmalıdır. Ne düşünüyor ne adım atmak istiyor Türkiye'yi yeniden bir çatışmalı sürece mi götürecek, yoksa bu soruna somut bir proje mi açıklayacak. Bunu derhal açıklamalıdır. Endişeleniyoruz. Burada çok kan döküldü. Son derece riskli ve kritik bir döneme girdiğimizi düşünüyoruz. Sayın Başbakan bu konuyu ciddiye almalıdır. Türkiye toplumu yeniden bir şiddet dalgasıyla yüz yüze mi kalacak bunları bilmek istiyoruz. Ateşkes nasıl oldu, bozulduysa nasıl bozuldu. Bunları sayın başbakanın açıklaması lazım bizde bilmek istiyoruz. Bizim çağrımız AKP hükümetinedir. Lütfen somut adım. Lütfen bu ülkenin evlatlarına artık kıymayın. Ateşkesi tekrar sağlayacak somut girişimlerde bulunun. Tatmin edici açıklamalarda bulunun. Üstünüze düşeni yapın diye hükümete çağrıda bulunuyoruzö diye konuştu.

BÖLGE BARUT FIŞIÇI GİBİ

Bir gazetecinin bölge insanın duygularında kırılma olduğunu belirterek, "Kopuş olabilir mi?" şeklindeki sorusunu yanıtlayan Demirtaş, "Doğrusu siz böyle stratejiye ve politikaya sahip değiliz. Ama gelinen noktada bu bölgedeki duyguyu, Kürtlerin yaşadığı hissiyatı, Türkiye kamuoyu bilmiyor. AKP bunu engellemek için elinden geleni yapıyor. Fakat bölge şu anda barut fıçısıdır. Patlama noktasına gelmiş, kimse bunun farkında değil. Bu insanları yıllarca oyalayarak, hakaret ederek, kandırarak sokaklarda coplayarak 'açılım yapıyorum' diyemezsiniz. Bu insanlar bir gün bir yerde kesintisiz isyana başlarsa kimse bunu durduramaz. Böyle bir patlama noktası biz görüyoruz. Ama bu nasıl bir toplumsal etki yaratır, doğruysa biz kaygıyla izliyoruz. Siyaset olarak çözüm arıyoruz. Burada hükümetin kulağı sağır, gözleri görmüyor" şeklinde konuştu.

KEMAL BURKAY'IN GERİ DÖNÜŞÜ: İKİ YÜZLÜLÜK

Demirtaş, Şivan Perver ve Kemal Burkay'ın geri dönüşlerine de değinerek, "İfade özgürlü nedeniyle yıllarca Avrupa'da sürgünde bulunanları geri çağırıyorsunuz, ama 2 bin kişi sadece ifade özgürlüğünden dolayı cezaevine attınız. Bu nasıl bir iki yüzlülüktür. Şivan'a Burkay'a çağrı yapıyorsun. Binlerce siyasetçi burada içerde. Yurtdışında sürgünde bulunan Türkiye Cumhuriyeti vatandaşı var. Çağrı yapacaksan hepsine yap. Yasa çıkar cezaevlerini de boşalt. Avrupa'da sürgünde yaşayan herkeste ülkesine geri dönsün. Gerçek anlamda bir demokrasi dertleri yok dedi.

Politika Güncel Haberler