Türk Tavuk Sektörü Suudi Arabistan'a İhracata Hazırlanıyor

Ali Güreli - Suudi Arabistan'ın 2005 yılında ülkemizde ilk defa görülen kuş gribi vakası nedeniyle uygulamaya başlattığı Türkiye'den kanatlı et ürünlerinin ithalatı yasağını kaldırmasının ardından sektör temsilcileri ihracat için kolları sıvadı.

Beyaz Et Sanayicileri ve Damızlıkçıları Derneği (BESD-BİR) Yönetim Kurulu Başkanı Zuhal Daştan, AA muhabirine yaptığı açıklamada, Türkiye'deki kanatlı et sektörünün 1990 yılında 217 bin ton üretim seviyesinde iken, 2000 yılında 752 bin ton, 2010 yılında da 1 milyon 517 bin 500 tona çıktığını söyledi.

Geçen yıl ki üretim kapasitesinin ise 1 milyon 680 bin ton düzeyine ulaştığını bildiren Daştan, bu dönemdeki kanatlı et üretiminin 1 milyon 581 bin tonunun piliç, 34 bin tonun hindi ve 65 bin tonunun da yumurtadan kesilen diğer kanatlılardan sağlandığını ifade etti.

Daştan, yılda yaklaşık olarak üretilen 12 milyar adet yumurta da dikkate alındığında, kanatlı sektörünün ülkenin bir numaralı hayvansal protein kaynağı durumuna eriştiğini söylemenin mümkün olduğuna işaret etti.

Türkiye'nin hayvansal protein açığını kapatmada en etkili çözümün tavuk eti ve yumurta üretimi olduğunu belirten Daştan, "Kanatlı eti ve yumurta ülkemiz insanlarının dengeli beslenmeleri için stratejik öneme sahiptir" dedi.

Daştan, fert başına yıllık piliç eti tüketiminin 1990 yılında 3,8 kilo iken bu rakamın 2010'da 19 kiloya, 2011'de de 20 kiloya yükseldiğini bildirdi.

Geçen yıl kanatlı eti üretiminin yüzde 88'inin yurt içinde tüketildiğini, kalan bölümün ise ihraç edildiğini vurgulayan Daştan, şöyle konuştu:

" Türkiye'nin kanatlı kesim kapasitesi her yıl artmakla beraber, yıllık kesim kapasitesi (çift vardiya) yaklaşık 1 milyon 800 bin ton olarak, kesimhane ve yetiştirme kümeslerinde 2011 yılı kapasite kullanım oranı da yaklaşık yüzde 85 olarak tahmin ediliyor.

Kanatlı eti üretiminde dünya standartlarında üretim yapılmakta olup, üretimin yüzde 54'ü AB standartlarında gerçekleşiyor. Ruhsatlı kanatlı kesimhane sayısı 90 civarında olup, faal olanların sayısı yaklaşık 50'dir."

-İhracat-

Daştan, 2005 yılı Ekim ayında kuş gribi görülmesi nedeniyle 9 ay kadar süren kanatlı eti ihracatının bir önceki yıla kıyasla yüzde 55 artarak 46,3 bin tona ulaştığını söyledi.

2006 yılında yine kuş gribi yasaklamaları nedeniyle yaklaşık 7 ay kadar devam eden kanatlı eti ve sakatatı ihracatının 38,1 bin tona gerilediğini bildiren Daştan, "2008 yılında 80,7 bin ton olan ihracatımızın 2011 yılında üç kat artarak 247,5 bin tona çıkmış olması dikkat çekici. Krizli 2005-2006 yıllarını takip eden 4 yıllık dönemde ihracatımızda hızlı bir yükselme yaşanmış, 2009 yılında Irak'a yapılan ihracattaki gelişmenin etkisiyle 2011 yılında toplam kanatlı eti ve sakatatı ihracatımız 247,5 bin tona yükseldi. Toplam üretime göre ihracatımız yıllarca yüzde 1 civarında kalmışken, 2011 yılında yüzde 11,8 seviyesinde gerçekleşti" dedi.

Daştan, Suudi Arabistan'ın 2005 yılında ülkemizde ilk defa görülen kuş gribi vakası nedeniyle uygulamaya koyduğu Türkiye'den kanatlı eti ve ürünlerinin ithalatı yasağını kaldırmasının sevindirici bir gelişme olduğunu kaydetti.

Bu ülkenin, Türk tavuk sektörü temsilcilerinin yıllar süren taleplerine karşın yasağı sürdürdüğünü anlatan Daştan, şöyle konuştu:

"2011 yılının son günlerine kadar devam eden yasağın 4 Ocak 2012 tarihinde sona erdiği Suudi yetkililerince açıklandı. Tabii bu yasağın kaldırılması kendiliğinden olmadı. Israrlı davetlerimiz üzerine 2011 Nisan ayında ülkemize gelen Suudi Arabistan Veteriner heyeti 9 entegre firmayı ayrıntılı bir şekilde inceledi ve 8 firmadan ithalatın yapılmasına onay verdi. İki ülke bakanlık yetkilileri, yapılacak ithalatın koşulları konusunda bir ön protokol imzalayarak prosedürü tamamladı.

Yasağın 4 Ocak 2012 tarihinde kalkmış olması nedeniyle ihracatın hemen başlaması beklenemez. İki ülke ihracatçıları ve ithalatçıları henüz ilk temasları yapıyor. Bu gelişmeler ışığında iki tır yaklaşık 40 ton ileri işlenmiş kanatlı eti Suudi Arabistan'a gönderildi.

Suudi Arabistan'da mevcut piliç eti ithalatında Brezilya büyük bir yer işgal ediyor. İkinci sırada Fransa yer alıyor. Türkiye bu pazara girmeye çalışırken elbette zorlanacak. Bu pazardan ne kadar pay alabileceğimiz tahmininde bulunmak için henüz çok erken. Brezilya'nın düşük maliyetleri ve AB'nin ton başına 350-500 avro ihracat destekleriyle rekabet etmemiz kolay olmayacak."

Daştan, Irak örneğinde olduğu gibi Suudi Arabistan'a ihracatta başarılı olunması, sektörün gelişmesine, kanatlı eti üretiminin artmasına çok yararı olacağını bildirdi.

Suudi Arabistan'a ihracat onayı almış olan firmaların Banvit, Beypiliç, Şenpiliç, CP Piliç, Şekerpiliç, Keskinoğlu, Abalıoğlu (Lezita) ve Mudurnu Piliç olduğuna işaret eden Daştan, Suudi Arabistan'ın Türk kanatlı etine yasağı kaldırdığını duyan diğer 7 firmanın daha Gıda Tarım ve Hayvancılık Bakanlığına ve derneğe başvurarak, ihracat onayı alabilmek için Suudi Arabistan'dan teknik heyet davet edilmesini istediklerini kaydetti.

- ADANA

Suudi Arabistan Avrupa Birliği Türkiye Irak Yerel Haberler