TÜM KATEGORİLER
Taksim'de Nükleere Karşı Maskeli Yürüyüş
*grup, Başbakan Erdoğan ile Japonya Başbakanına Mektup Yolladı.
*Grup, Başbakan Erdoğan ile Japonya başbakanına mektup yolladı.
İstanbul Nükleer Karşıtı Platform ile 7 ayrı meslek örgütünün içinde yer aldığı İstanbul Meslek Odaları Koordinasyonu üyesi 100 kişi, Japonya'daki nükleer sızıntıya dikkat çekerek Türkiye'de kurulması düşünülen Nükleer Santralden vazgeçilmesi için Beyoğlu'nda eylem yaptı. Grup eylemin ardından Japonya Başbakanı Naoto Kan ile Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'a birer mektup gönderdi.
Taksim Meydanı'nda toplanan Nükleer karşıtı yaklaşık 100 kişilik grup, ağızlarına maske takarak, ?Nükleer sevdalısı mezar kazıcılarımızı durduralım", ?Nükleer ölümdür, acıdır, insanlığın felaketidir" yazılı döviz ve pankartlar taşıdı. Taksim'den Galatasaray Meydanı'na yürüyen kalabalık grup, ?Tüpçü başbakan istemiyoruz" sloganları attı. Grup daha sonra Galatasaray Postanesi'nden Japon ve Türk başbakanlarına gönderecekleri mektupları okudular. Japonya Başbakanı Naoto Kan'a yazılan mektupta, yaşanan deprem ve tsunami felaketlerinden dolayı Japon halkıyla dayanışma içinde olduklarını belirten grup, Japonya'nın atom bombası felaketinden de ders çıkarmadıklarını dile getirdiler. Grup açıklamaların ardından Galatasaray Postanesi'ne giderek mektupları gönderdiler.
MEKTUP
Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'a gönderilen mektupta ise şu ifadelere yer verildi.
?Japonya depremi sonrası nükleer santrallerde meydana gelen patlamalar felaketin boyutunu kat be kat artırırken, nükleer santraller hakkında öngörülen tüm olumsuzlukları bir kez daha ortaya sermiştir. Ancak görünen odur ki, ne 1986 Çernobil patlaması, ne de bulunduğu bölge halkı ve tüm uygarlık için bir facia olacağı tahmin edilen Fukişima nükleer reaktör yıkımı başta siz sayın başbakan olmak üzere ülkemizi yönetenler açısından yeterince uyarıcı olmamış durumdadır. Yaşanan örnekler bizlere çok açıklıkla göstermiştir ki, nükleer santral kaza ve sızıntıları binlerce insanın ölümüne yüzbinlerce insanın sakatlanmasına ve gelecek nesillere devredilecek çok tehlikeli ve ölümcül bir genetik mirasa yol açarak tüp gaz patlamaları ile kıyaslanamayacak bir yıkım tablosu ortaya çıkaran felaketlerdir"
