Haberler

4.İstanbul Finans Zirvesi SPK Başkanı Ertaş."Amacımız, Sadece Belirli Finansal Ürünlere ya da...

Sermaye Piyasası Kurulu (SPK) Başkanı Vahdettin Ertaş, "Amacımız, sadece belirli finansal ürünlere ya da vergisel teşviklere odaklanmış bir finans merkezi değil, finansın tüm araç ve kurumlarının global ölçekte mevcut olduğu ve dünya ile rekabet edebildiği bir finans merkezi oluşturmaktır" dedi.

Sermaye Piyasası Kurulu (SPK) Başkanı Vahdettin Ertaş, "Amacımız, sadece belirli finansal ürünlere ya da vergisel teşviklere odaklanmış bir finans merkezi değil, finansın tüm araç ve kurumlarının global ölçekte mevcut olduğu ve dünya ile rekabet edebildiği bir finans merkezi oluşturmaktır" dedi.

SPK Başkanı Ertaş, Anadolu Ajansı'nın (AA) resmi iletişim sponsorluğunda düzenlenen İstanbul Finans Zirvesi'nin ikinci gün programının açılışında yaptığı konuşmada, son 10 yılın hem Türkiye hem de tüm dünya sermaye piyasaları açısından büyük bir değişim ve dönüşümün yaşandığı, aynı zamanda yüzyılın en büyük krizinin gerçekleştiği bir dönem olduğunu söyledi.

Amerika Birleşik Devletleri'nin (ABD) başlattığı, Avrupa Birliği (AB) ve diğer merkez bankalarının takip ettiği aşırı likidite politikasının bu döneme damgasını vuran en belirgin politika aracı olduğunu belirten Ertaş, 2000 yılında küresel sermaye akımlarının sadece yüzde 5'i gelişmekte olan ekonomilere yönelirken, izlenen likiditeye dayalı politikalar sonucunda bu oranın 2012 yılında yüzde 32'ye yükseldiğini anımsattı.

İzlenen likidite kaynaklı politikaların kısa vadeli rahatlama sağlamış gözükse de yatırımcılara risk yönetimini unutturduğunu ve varlık fiyatlarında da rasyonellikten uzaklaştırdığını dile getiren Ertaş, likidite kaynaklı çözüm arayışlarının uzun vadede sürdürülebilir olmadığı, ülke içinde bir problemi çözerken başka problemlere yol açtığı ya da küresel boyutta dünyanın diğer bölgelerinde farklı sorunlara neden olduğunun bugün yaşanarak kanıtlandığını ifade etti.

"2023 yılına kadar İstanbul'u dünyanın ilk 10 finans merkezinden biri yapmak hedefiyle yola çıktık"

Ertaş, krizin gelişmekte olan ülkeler açısından hem riskler hem de fırsatlar oluşturduğunu belirterek, "Bu dönemde büyük miktardaki likiditenin gelişmiş pazarlardan gelişmekte olan pazarlara yönelmesi yeni finans merkezlerinin ortaya çıkmasına fırsat sağlamıştır. Biz de Türkiye olarak, 2023 yılına kadar İstanbul'u dünyanın ilk 10 finans merkezinden biri yapmak hedefiyle yola çıktık" diye konuştu.

ABD Merkez Bankası'nın (Fed) 22 Mayıs'ta yaptığı açıklamadan bu yana dünya finans piyasalarında bir yön değişikliği yaşandığını ifade eden Ertaş, bu değişikliğin hemen hemen bütün ülkelerde faiz, kur ve borsa endekslerinde dalgalanmaya yol açtığını söyledi.

Ertaş, orta ve uzun vadede gelişmekte olan ülkelerin dünya ekonomisinden ve küresel sermayeden aldıkları payın artmaya devam edeceğini de dile getirdi.

SPK Başkanı Ertaş, "Global likidite koşullarına ilişkin belirsizliklerin arttığı bugünlerde ülkemiz düşük kamu borcu, düşük bütçe açığı, ihraç pazarlarının çeşitliliği, güçlü bankacılık sistemi, projelendirilmiş büyük altyapı yatırımları, genç ve dinamik nüfusu, nitelikli işgücü, jeopolitik konumu ve 11 yıldır sağladığı siyasi istikrar ile sağlam, dinamik ve geniş yatırım imkanları sunan bir ekonomi konumundadır. Bu avantajların bizi 2023 hedefimize ulaştırmada büyük katkı sağlayacağına inanıyoruz. Amacımız, sadece belirli finansal ürünlere ya da vergisel teşviklere odaklanmış bir finans merkezi değil, finansın tüm araç ve kurumlarının global ölçekte mevcut olduğu ve dünya ile rekabet edebildiği bir finans merkezi oluşturmaktır" ifadelerini kullandı.

"2014 yılından itibaren sermaye piyasalarımız çok daha kurumsal bir yapıya kavuşacaktır"

Sağlıklı işleyen bir finans sistemi için vazgeçilmez önkoşulun, yüksek standartlarda bir hukuki altyapı olduğuna dikkati çeken Ertaş, "Hem küresel finans sisteminde yaşanan gelişmelere cevap vermek hem de ülkemizin ortaya koyduğu 2023 vizyonunu gerçekleştirebilmek için yeni Sermaye Piyasası Kanunu geçen yılın son gününde yürürlüğe girmiştir. Yeni Kanunla birlikte ülkemizde yıl başından bu yana sermaye piyasalarımızı yeniden inşa ediyoruz. Bu amaçla İstanbul Menkul Kıymetler Borsası (İMKB), İstanbul Altın Borsası (İAB) ve Vadeli İşlem ve Opsiyon Borsası'ndan (VOBAŞ) oluşan ülkemizdeki mevcut üç borsayı, geçen nisan ayında Borsa İstanbul çatısı altında birleştirdik. Uluslararası işbirlikleri ve ortaklıklar için önemli aşamaya geldik. Tüm vadeli ve spot işlemlerin, emtia ve kıymetli madenlerin alınıp satıldığı bir borsa ile ulusal ve küresel yatırımcılara hizmet vermeyi planlıyoruz" değerlendirmesinde bulundu.

Aracılık sektörü ve portföy yönetimine ilişkin düzenlemeleri yenileyerek AB düzenlemeleriyle paralellik sağladıklarını ve vergi teşvikleriyle destekleyerek Türkiye'nin bir portföy yönetim merkezi olması yolunda önemli adımlar attıklarını anlatan Ertaş, şöyle devam etti:

"Şirketlerimizi banka ile finansmana bağımlılıktan kurtarmak amacıyla alternatif finansman kaynakları düzenlemeleri yaptık. Ülkemizi faizsiz finansal ürünlerin önemli küresel merkezlerinden biri yapma hedefi doğrultusunda önemli araç ve kurumlar oluşturduk. Uluslararası alanda kabul gören 5 yeni sukuk düzenlemesi yaptık. Bu yıl içinde yaptığımız yeni düzenlemeler olumlu sonuçlarını hemen göstermiştir. Geçen hafta 600 milyon dolarlık bir sukuk ihracını onayladık.

Sermaye piyasalarımızda değişim ve dönüşüm bununla sınırlı değil. Bu ay Takasbank'ın merkezi karşı taraf olmasına ilişkin ilk uygulamayı ödünç piyasasında başlattık ve aşama aşama tüm borsa işlemlerinde uygulayacağız. Global yatırımcıların şirket genel kurullarına dünyanın her tarafından elektronik ortamda katılmalarına imkan sağlayacak hukuki ve teknik alt yapıyı oluşturduk. İnanıyorum ki bu yıl sonuna kadar tamamlayacağımız diğer düzenlemelerle birlikte 2014 yılından itibaren sermaye piyasalarımız çok daha kurumsal bir yapıya kavuşacaktır."

"Sermaye piyasaları Türkiye'de gelişmenin temel itici gücü olacaktır"

Fed'in izleyeceği politikaların netlik kazanmasıyla birlikte küresel ölçekte yaşanan kur, faiz ve borsa endekslerindeki dalgalanmanın yerini daha sakin bir ortama bırakacağına inandıklarını belirten Ertaş, Türkiye'nin de içinde bulunduğu dinamik, hukuki, teknik ve kurumsal alt yapısı güçlü, fırsatları bol olan ülkelerin tekrar aranan pazarlar olacağını söyledi.

Yaşanan en sert küresel krize rağmen son 10 yılda Türkiye ekonomisinin 3 kat büyüdüğüne ve bu süreçte hiçbir Türk bankasının ve şirketinin devlet desteğine ihtiyaç duymadığına işaret eden Ertaş, "Bu başarı tablosunun ortaya çıkmasında ülkemizde sağlanan siyasi istikrar ve kurumsal alt yapının güçlü olması, büyük katkı sağlamıştır. Geçmiş 10 yılı başarıyla tamamlayan Türkiye ekonomisi, gelecek 10 yılda da yeni başarılara imza atacak ve sermaye piyasaları bu gelişmenin temel itici gücü olacaktır" dedi.

Vahdettin Ertaş, İstanbul Finans Zirvesi'nde katılımcıların ortaya koyacağı görüşlerin, küresel kriz sürecinin çözümüne katkı sağlayacağına ve Türkiye'nin sunduğu fırsatların tanınmasına önemli katkı sağlayacağına inandığını da sözlerine ekledi. - İstanbul

Kaynak: AA / Ekonomi

Sermaye Piyasası Kurulu İstanbul Finans Zirvesi Vahdettin Ertaş Türkiye Ekonomi Haberler

500
Yazılan yorumlar hiçbir şekilde Haberler.com’un görüş ve düşüncelerini yansıtmamaktadır. Yorumlar, yazan kişiyi bağlayıcı niteliktedir.
title