Dha yurt bülteni - 6
HDP önünde eylem yapan baba: Teröristler oğlum için 20 bin lira istediAğrı'daki evinin kapısını kilit vurup, geldiği Diyarbakır'da terör örgütü tarafından kaçırılan oğlu Ömer için HDP il binası önündeki oturma eylemine katılan çoban Salih Gökçe, oğlunu geri almak için teröristlere 20 bin lira...
HDP önünde eylem yapan baba: Teröristler oğlum için 20 bin lira istedi
Ağrı'daki evinin kapısını kilit vurup, geldiği Diyarbakır'da terör örgütü tarafından kaçırılan oğlu Ömer için HDP il binası önündeki oturma eylemine katılan çoban Salih Gökçe, oğlunu geri almak için teröristlere 20 bin lira para verdiğini söyledi.
Ağrılı Salih Gökçe'nin oğlu Ömer Gökçe(24), 5 yıl önce İstanbul'da çalıştığı ve askere gitmek için hazırlık yaptığı dönemde terör örgütü PKK tarafından kaçırılıp, Suriye'ye götürüldü. Taşlıçay ilçesine bağlı Aşağıtoklu köyünde tek başına yaşayan ve çobanlık yaparak geçini sağlayan Salih Gökçe, 17 Eylül günü Diyarbakır'a gelerek, HDP il binası önündeki oturma eylemine katıldı.
'BENİ KAMPLARDA GEZDİRDİLER'
Baba Gökçe, Ömer'in Suriye'nin Kobani kentine gezmek amaçlı götürüldüğünü ardından da terör örgütü PKK/PYD tarafından 30 kişiyle birlikte kaçırıldığını anlattı. Oğlunu bulmak için Kobani'ye gittiğini ifade eden baba, burada görüştüğü teröristlerin kendisinden 20 bin lira talep ettiğini kaydetti. 4 çocuk babası Salih Gökçe, "Şanlıurfa'nın Akçakale ilçesine gittim. Akçakale'den beni Suriye'ye geçirdiler. Teröristler benden '5 bin lira ver, senin oğlunu vereceğiz' dediler. Parayı verdikten sonra kampları gezdik, gittiğimiz kampın etrafını dolaştırdılar, meğerse çocuğum oradaymış ama haberim yok. Ertesi gün yine gittik bu defa 15 bin lira istediler yine verdim. Oradayken bir bomba patladı beni gönderdiler. Bazen gizli numaradan biri arıyor. Ben konuşuyorum, ağlıyorum telefonu kapatıyor, tekrar arıyor. Orada olduğunu biliyorum, bana bulunduğu yerin sesleri geliyor, dinlettiriyorlar sadece" dedi.
'KAPIMI KİLİTLEDİM AĞLAYA AĞLAYA BOYNUMU BÜKE BÜKE GELDİM'
Halen bir oğlunun askerde olduğunu, bir oğlunun da İstanbul'da çalıştığını ifade eden baba Gökçe, kızının ise Rize'de üniversite okuduğunu söyledi. Oğlu Ömer'in gelmesi için çağrı yapan baba, şöyle konuştu:
"Ömer'im kınalı kuzum, kurban olayım sana, bak iki ayaklı kurtlar seni götürdü. Senin bir kardeşin askerdi. Diğeri de şimdi asker. Benim sesimi duyuyorsan gel ne olur. Bak anneniz yok. 16 senedir ben evlenmedim, yavrularıma üvey anne bakmasın diye. Ben sizi büyüttüm, aç kaldım, susuz kaldım, şimdi seni bana versinler, deseler kendini ateşe at, vallahi kendimi atarım, yeter ki evine dön gel. Kapıyı kilitledim geldim Ömer. Sen gel ben çalışıp yine size bakarım. Kapımı kilitledim ağlaya ağlaya boynumu büke büke geldim. Hiçbir zaman bizim kapımız kilitlenmemişti. Evin kapısını kilitledim bıraktım. Köyde komşulara teslim etmişim, komşular da gidip bakar mı bakmaz mı bilmiyorum."
AŞAĞITOKLU KÖYÜNDE UMUTLU BEKLEYİŞ
Salih Gökçe'nin yaşadığı Ağrı'nın Taşlıçay ilçesine 6 kilometre uzaklıktaki Aşağıtoklu köylüleri de güzel haber bekliyor. Eşi Zübeyde Gökçe'den 15 yıl önce boşanan Salih Gökçe, çocuklarına hem annelik hem de babalık yaptı. Gökçe, Diyarbakır'a gidince 75 haneli 400 nüfuslu köydeki tek katlı evinin kapısı da kilitli kaldı. Salih Gökçe'nin kuzeni Ahmet Cengiz, güzel haber beklediklerini söyledi. Cengiz, Gökçe'nin büyük zorluklarla çocuklarını büyüttüğünü belirtti.
Salih Gökçe'nin oğlu Murat'ın askerde, İbrahim'in İstanbul'da çalıştığını, kızı Sibel'in ise Rize'de üniversiteyi okuduğunı aktaran Muhtar Hakkı Demir de şunları söyledi:
"Eşi ile ayrıldıklarında çocukları çok küçüktü. Salih hepsini kendisi büyüttü. evlatlarına hem annelik hem de babalık yaptı. Salih çobanlık yaparak onları büyüttü. Maddi durumları kötüydü. Bu yüzden Ömer, İstanbul'a çalışmaya gitti, bir türlü haber alınamadı. Diyarbakır'da eyleme gidince, durumu öğrendik. Hayatını çocuklarına adadı. İnşallah evin kapısından birlikte girerler."
Görüntü Dökümü
-------
DİYARBAKIR
Gökçe'nin oturma eylemindeki görüntüleri
Gökçe ile röportaj
Röportajdan detaylar
Mehmet Mucahit CEYLAN'ın anonsu
Genel ve detay görüntüler
Haber-Kamera: Mehmet Mucahit CEYLAN-Selim KAYA/DİYARBAKIR,
GÖRÜNTÜ BOYUTU: 533 MB
---------
ERZURUM
Salih Gökçe'nin evi
Kapı kilidi
Asılı kalan montu
Muhtar Hakkı Demir ile röportaj
Köyden detay
Ahmet Cengiz ile röportaj
Muhabir Hümeyra Pardeli'nin anonsu
Köyden genel görüntü
Haber-Kamera: Turgay İPEK-Hümeyra PARDELİ/TAŞLIÇAY (Ağrı),
====================
Edirne'de yağmur etkili oldu
Edirne'de sabah saatlerinde etili olan yağmur, hayatı olumsuz etkiledi. Yağış nedeniyle cadde ve sokaklarda su birikintisi oluşurken, kentte çok sayıda maddi hazarlı kaza meydana geldi.
Edirne'de sabah saatlerinde etkili olan yağmur, cadde ve göllerde su birikintisine neden oldu. Sabah işe gitmek için evlerinden araçlarıyla çıkanlar, su birikintili yollarda ilerlemekte zorlanırken, yağış nedeniyle kayganlaşan yollarda çok sayıda maddi hasarlı kaza meydana geldi. Polis kavşaklarda önlem alarak sürücüleri dikkatli olmaları konusunda uyardı. Hava sıcaklığının 10 derece düşmesiyle 11 derece ölçüldüğü kentte, meteoroloji yetkilileri yağışın gün içinde etkili olacağını söyledi.
Görüntü Dökümü
------------
-Yağmurdan genel detay
-Şemsiye ile yürüyenler
-Camdan yağmur detayı
-Farklı açılardan genel detay
Haber-Kamera: Ali Can ZERAY/EDİRNE,
===================
PKK yaktı, devlet yaptı
Siirt'te, 6-8 Ekim 2014'teki Kobani olayları sırasında PKK'lı teröristlerin yaktığı Halk Eğitim Merkezi, yeniden inşa edilerek gençlerin hizmetine açıldı.
Siirt'te 5 yıl önce 6-8 Ekim olayları sırasında Halk Eğitim Merkezi, PKK'lı teröristlerce yağmalandıktan sonra ateşe verilerek yakıldı. Kullanılamaz hale gelen Halk Eğitim Merkezi, 14 milyon TL'lik yatırımla yeniden inşa edildi. Binanın resmi açılışının Milli Eğitim Bakanı Ziya Selçuk tarafından yapılması beklenirken, Siirt Halk Eğitim Merkezi Müdürü Mehmet Sıraç Batur, şunları söyledi:
"Halk eğitim merkezimiz 2015 yılında terör örgütü tarafından kundaklandı. Ciddi anlamda hasar gören binamız kullanılamaz hale gelmişti. Devletimiz sağ olsun. 2017 yılında binanın temeli yeniden atıldı. Bu süreçte değişik merkezlerde hizmet verdik. Yeni hizmet binamıza geçtik. Yeniden onlarca insana hizmet vermeye başladık. Tam donanımlı binamızda, 700 kişilik konferans salonu ve atölyeler ile hizmet üreteceğiz. Teröristler, daha önceki binamızda, yıllarca eğitim görmüş, orada tiyatro yapmış, herhangi bir kursa gelmiş vatandaşlarımızın sadece belgelerini yakmadılar, onların tarihini, geçmişini de yakıtılar."
Görüntü Dökümü
------------
-Yeni inşa edilen halk eğitim merkezi
-Halk eğitim merkezi içinden detaylar
-Binanın dış görünüşü
-Röportaj
-Genel ve detay görüntü
Haber-Kamera: Turan KOYUNCU-Mehmet Yücel DURAK/SİİRT,
===================================
Cezaevinden izinli çıktı, uyuşturucu satarken yakalandı
Çorum'da gerçekleştirilen operasyonunda uyuşturucu madde ticareti yaptığı iddia edilen ve yarı açık cezaevinden izinli çıkan hükümlü M.G., gözaltına alındı.
İl Emniyet Müdürlüğü Narkotik Suçlarla Mücadele Şubesi ekipleri, Çorum Açık Cezaevinden izinli çıkan M.D.'nin uyuşturucu madde ticareti yaptığı bilgisi üzerine harekete geçti. Hükümlünün, F.G.'ye uyuşturucu madde sattığının tespit edilmesi üzerine şüphelilere ait iki eve operasyon düzenlendi. Operasyonda 461 uyuşturucu hap, 55 gram skunk, 4 ruhsatsız av tüfeği ile 1 hassas terazi ele geçirildi. M.G. ve F.G. polis tarafından gözaltına alındı.
Polisin gerçekleştirdiği operasyon anı kameralara yansıdı.
Görüntü Dökümü
------------
-Polisin uyuşturucu satan otomobile baskın yapması
-Ev araması
-Zanlıların emniyete getirilişi
-Detaylar
Haber-Kamera: Yusuf ÇINAR/ÇORUM,
===================
'Kuş dili' ile İstiklal Marşı okuyorlar
Giresun'un Çanakçı ilçesine bağlı Kuşköy yöresine özgü, 500 yıllık tarihi geçmişe sahip, 'kuş dili' olarak da bilinen ıslıkla haberleşme yönteminin gelecek kuşaklara aktarılması için açılan kurslar, yoğun ilgi görüyor. UNESCO Acil Koruma Gerektiren Somut Olmayan Kültürel Miras Listesi'nde de yer alıp, adına düzenlenen festivallerle yaşatılan 'kuş dili' kültürünü öğrenen çocuklar da, toplu ıslık dili yöntemiyle İstiklal Marşı'nı da okuyor.
Çanakçı ilçesine bağlı Kuşköy'de arazinin dağınık ve engebeli oluşu, zamanında telefon hattı bulunmaması gibi nedenlerle 500 yılı aşkın bir süredir kullanılan ıslıkla haberleşme geleneğinin yaşatılması için harekete geçildi. Kuş sesine benzediği için 'kuş dili' olarak da adlandırılan haberleşme yönteminin, Kültür ve Turizm Bakanlığı tarafından UNESCO'nun 'İnsanlığın Somut Olmayan Kültürel Mirası' listesine alınmasının ardından, eğlence unsuru taşımadan değer görmesi ve korunması, genç kuşaklar tarafından öğrenilerek günlük hayatta kullanımının sağlanması ve gelecek nesillere aktarılması için kurs açıldı.
KUŞ DİLİ'YLE İSTİKLAL MARŞI
Yörede özellikle çocuk ve gençlere yönelik eğitim verilen kurslar, yoğun ilgi görüyor. Kurslara katılanlara, önce alfabede yar alan harfler 'kuş dili'nde öğretiliyor, ardında da toplu ıslık diliyle kısa cümleler kurup iletişim kurmaları sağlanılıyor. Köy sakinleri, çay bahçeleri ve tarlalarında iletişimlerini telefon yerine 'kuş dili' ile yaparken, kurs eğitimi alan çocukların ise, İstiklal Marşı'nın ilk kıtalarını 'kuş dili' yöntemiyle okuması ilgi odağı oluyor.
'MİRASI YAŞATMAYA DEVAM EDİYORUZ'
Çanakçı İlçe Milli Eğitim Müdürü Yılmaz Genç, kurslarla 'kuş dili' mirasını yaşatmak istediklerini belirterek, "Kuşdili doğu Karadeniz'de vadiler arası iletişim aracı olarak kullanılıyor yüzyıllardır. UNESCO Somut Olmayan Kültürel Miras Listesinde yer alıp, geçmişten günümüze kadar devam eden mirası yaşatmaya devam ediyoruz. Halk Eğitim Merkezlerimizde açtığımız kurslarımızda kuşdiline meraklı olanlara, öğrenmek isteyenlere eğitim veriyoruz. Kültüre sahip çıkmaya çalıştığımız kurslar hayli ilgi görüyor" dedi.
'BU DİLİ MODÜL HALİNE GETİRDİK'
Okulda öğrencilere 'kuş dili' öğreten Çanakçı Halk Eğitim Islık Dili Usta öğreticisi Cüneyt Köse de "Bu kültür, atalarımızdan kalan mirasımız. Geçmişte çok kullanılıyordu. Günümüzde de kullanılmaya devam ediyor. Genellikle yaşlılarımızın kullandığı bu dili yeni nesillere de aktarmaya çalışıyoruz. Halk eğitim bünyesinde bu dili modül haline getirdik. Okullarda öğrencilerimize kurs olarak verip öğretmeye çalışıyoruz. 2017 yılında harf olarak çıkardık bu dili. Birinci sınıftan itibaren verdiğimiz bir ders bu. Biz anadilimiz gibi bu dili kullanıyoruz. İletişimimizi çoğunlukla bu yörede ıslık dili ile sağlıyoruzö diye konuştu.
'ISLIK DİLİ BİRİNCİSİ OLMAK İSTİYORUM'
İlkokul öğrencisi Öğrenci Elif Çakır ise düzenlenen festivaldeki yarışmada başarı elde babaannesi gibi 'kuş dili' birincisi olmayı amaçladığını kaydederek "Bir yıl önce babaannemden öğrendim ıslık dilini. Babaannem kuş dili birincisi idi. Vefat etti. Şimdi bana bıraktığı bu mirası okulda kursta pekiştiriyorum. Daha iyi bir şekilde öğreniyorum. Ailemde herkes ıslık dilini biliyor. İlerde ıslık dili birincisi olmak istiyorumö ifadelerini kullandı.
'TELEFON HER YERDE ÇEKMEZ AMA ISLIK ÇEKER'
Islık dili öğreticisi Orhan Civelek ise, "Kuş dilini bizim çocukluk dönemimizde herkes biliyordu. Büyüklerimize özenerek bizde bu dili öğrendik. O dönemlerde kimsede telefon yoktu. Islıkla haberleşiyorduk. Teknoloji ilerleyince bizim ıslık dilimizin düşmanı oldu. Şimdi ıslık dili eğitmenliği yapıyorum. Gelecek nesillerimize bu dili aktarmaya çalışıyoruz. Yaşlılarımızın çoğu telefon kullanmıyor. Burada bazı yerlerde de telefon çekmiyor. Tarlalardan bağırdığımız zaman ihtiyaçlarımızı dediklerimiz anlaşılmıyor. Ama ıslık daha etkin. Bağırsan sesin kısılır ama ıslık kısılmaz, istediğin anlaşılır. Telefon çekmeyebilir ama ıslık kalıc
GÖRÜNTÜ DÖKÜMÜ
----------
-Drone ile Kuşköyden görüntü
-Kuşköyden detaylar
-Okulda öğrencilerin kuş dili eğitiminden görüntüler
-Öğrencilerin harfleri kuş dili olarak söylemesi
-İleri derece kuş dili bilen öğrencilerin İstiklal Marşının ilk kıtasını okumaları
-Röportajlar
-Çaybahçesinde çalışan köylülerden detaylar
-Çay bahçesinde çalışanların ıslıkla haberleşmeleri
-Muhabir anonsu(Aleyna Keskin)
-Detaylar
Haber-Kamera: Selçuk BAŞAR/DHA-GİRESUN