Haberler

Başbakan Erdoğan (2): Merhum Alparslan Türkeş Daha Özgürlükçüydü

AKP Genel Başkanı ve Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, "Merhum Alparslan Türkeş'in Hoşgörülü Yapıcı Birleştirici Tutumu Hatırlatıldığında, Sayın Bahçeli Öfkeleniyor, Hop Oturuyor Hop Kalkıyor. Merhum Alparslan Türkeş'in Meseleye İlişkin Yıllar Önce Dile Getirdiği Tespitler, Bugün Mirasçılarının Tutum ve Davranışlarından Fersah Fersah İleridedir, Özgürlükçüdür, Açılımcıdır" Diye Konuştu.

AKP Genel Başkanı ve Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, "Merhum Alparslan Türkeş'in hoşgörülü yapıcı birleştirici tutumu hatırlatıldığında, Sayın Bahçeli öfkeleniyor, hop oturuyor hop kalkıyor. Merhum Alparslan Türkeş'in meseleye ilişkin yıllar önce dile getirdiği tespitler, bugün mirasçılarının tutum ve davranışlarından fersah fersah ileridedir, özgürlükçüdür, açılımcıdır" diye konuştu.

Başbakan Erdoğan, parti genel merkezinde düzenlenen Genişletilmiş İl Başkanları Toplantısı'na katıldı. Burada konuşan Erdoğan, "Sıkıştıkları her yerde Atatürk'ün arkasına saklanıyorlar, kendi köhne zihniyetlerini Atatürk'ü istismar ederek perdelemek istiyorlar" dedi. Erdoğan, konuşmasını şöyle sürdürdü:

"'Atam İzindeyiz' pankartlarının arkasına gizlenince, milletin görüş alanından çıktıklarını zannediyorlar. Eminim ki benim aziz milletim bu istismarın cevabını en güzel şekilde verecektir. İnanıyorum ki benim Alevi kardeşim bu istismarcıların gerçek yüzünü görecektir. Bakınız çok samimi olarak söylüyorum, biz, bir dil sürçmesinin, yanlış anlamanın, algının peşine düşen, onu istismar eden siyasetçilerden olmadık, olmuyoruz. Siyasi tarihimiz boyunca sözlerimizin nasıl çarpıtıldığını, nasıl yanlış aksettirildiğini defalarca yaşadık, gördük. Ancak burada, bir dil sürçmesi, bir yanlış anlama, bir yanlış aksettirme durumu yok. Burada, bir zihniyetin, bir niyetin, bir bakış açısının dışa vurumu var.

Nitekim, şu ana kadar samimi bir şekilde özür dilemek yerine sözlerinin arkasında durdular. Atatürk'ü istismar ettiler ve koltuklarında durmaya devam ediyorlar. Ne yazık ki bakıyorsunuz Tuncelili, Nazimiyeli, o da tutmuş oradan bu sözleri alkışlıyor. Daha sonra manevra yapıyor. Daha sonra tepkiler gelince 'bizde biat kültürü yok' diyor. Ama arkasından hemen gerekli olan şeyler yapılınca bu sefer yeni bir manevra yapıyor. Yani bir ileri iki geri, böyle bir durum işte biz bu üsluba karşıyız işte biz bu tavra, tutuma, davranışlara karşıyız. Ülkem de karşı.

Bize bölücü yaftasını yakıştırmaya çalışanların ta kendisi aynada kendilerini seyrediyorlar. Asıl bölücü onlar, ortaya bunu koydular da asıl bu tür kampanyaları sürdüren ana muhalefettir, muhalefettir. Çünkü sen eğer 81 vilayette halkınla kucaklaşamıyorsan, halkınla bütünleşemiyorsan, 'Ben Türkiye'nin partisiyim' diyemezsin. 'Biz hep birlikte Türkiyeyiz' diyoruz. Ama bunlar diyemez. Niye vaka o değil de onun için. Bunu görmek lazım bu lafla olmuyor uygulamayla oluyor. Şu anda vaka nedir, Türkiye'nin 81 vilayetinde, evet bütünüyle olabilen tek parti AK Parti'dir bundan başka gerçek yok. Çünkü biz halkımızın arasında en ufak bir ayrıma gitmedik asla böyle bir şey düşünmedik, düşünmüyoruz. Ülkemizin gerçeklerini görerek, tespitlerimizi yaptık ve buna göre hareket ettik. İşte bu tutarsızlıkları görüp, asıl niyetlerinin, asıl hedeflerinin ne olduğunu tek tek milletimizle paylaşmamız gerekiyor. Bu kadro bunu yapacaktır."

-"ANINDA CEVAP VERECEĞİZ"-

Erdoğan, geçtiğimiz hafta 81 vilayeti dolaştıklarını ve "Milli birlik ve kardeşlik projesini ve demokratik açılım sürecini" anlattıklarını belirterek, şöyle devam etti:

"Milli birlik ve kardeşliğe aykırı düşünenler. Ne istiyorlar? Milli birliği istemiyorlar. Onlar başka bir şey istiyorlar. Kardeşliği istemiyorlar. Demek başka bir şey istiyorlar, o zaman diyoruz ki 'çıkın ne istediğinizi söyleyin'. Ne istediklerini söylüyorlar mı? Hayır, söyledikleri hep şu 'hani siz gene bir şey getirmediniz ki'. Ya biz getiriyoruz da senin gözlerin görmüyor, kulakların duymuyor, dilin gerçekleri söyleyemiyor. Ben ne yapayım. Rahatsızlık burada, bu sürece başladığı andan itibaren bizim birleştirici, bütünleştirici yapıcı üslubumuza, söylemimize karşı sürekli yakıcı, tahrip edici, tahrik edici ayrıştırıcı bir üslup kullandılar.

Geçen hafta her iki meclis oturumunda da Salı ve Cuma, CHP ve MHP liderlerinin ve milletvekillerinin kullandığı ifadeleri şöyle alt alta koyup lütfen bakınız. Benim burada o ifadeleri tekrar etmeye terbiyem müsaade etmiyor ve buradan bizi izleyen tüm vatandaşlarıma da samimi bir ricada bulunuyorum. Lütfen bu liderler konuşurken, çocuklarınızı televizyon başından uzaklaştırın, lütfen. Lütfen bu öfkeyi, bu nefreti, bu seviyesiz üslubu görmesinler. Ağza alınamayacak kelimelerin meclis kürsüsünden pervasızca serdedildiğini, lütfen çocuklarımız duymasınlar. Geleceğin nesillerinde siyasetle ilgili olarak böyle bir imaj oluşmasın. Yine buradan bir kez daha tekrar ediyorum. Ne de teşkilatımın herhangi bir mensubu bu dili bu üslubu, asla kullanmayacaktır, kullanamaz. Atılan her iftiraya anında cevap vereceğiz, her ithamı anında yanıtlayacağız, her iddianın gerçek boyutunu hızlı bir şekilde ortaya koyacağız.

Merhum Alparslan Türkeş'in hoşgörülü yapıcı, birleştirici tutumu hatırlatıldığında, Sayın Bahçeli öfkeleniyor, hop oturuyor hop kalkıyor. Merhum Alparslan Türkeş'in meseleye ilişkin yıllar önce dile getirdiği tespitler, bugün mirasçılarının tutum ve davranışlarından fersah fersah ilerdedir, özgürlükçüdür, açılımcıdır. Bu kadar da değil birinci, ikinci ve üçüncü uyum paketleri DSP, MHP ve ANAP koalisyonunda çıkarıldı. Sadece üçüncü uyum paketinden bir örnek vermek istiyorum. Delillerle konuşacağız, belgeyle konuşacağız öyle afaki değil. Tarihi hiç bir zaman affetmez. İşte bunları da affetmiyor. Ne söylediniz bunların hepsi kayıt kuyut altında, bir yere kaçamazsınız. Ama hafıza-i beşer nisyan ile maluldür. Nasıl olsa biz 'unuttururuz' ve böylece de 'yuttururuz' diyorlar."(ANKA/SÜRECEK)

(ÖÜ/BÜN)

Kaynak: ANKA / Güncel

Haberler

500
Yazılan yorumlar hiçbir şekilde Haberler.com’un görüş ve düşüncelerini yansıtmamaktadır. Yorumlar, yazan kişiyi bağlayıcı niteliktedir.
title