Haberler

Cumhurbaşkanı ve AK Parti Genel Başkanı Erdoğan, Genişletilmiş İl Başkanları Toplantısı'nda konuştu: (3)

Güncelleme:

Cumhurbaşkanı ve AK Parti Genel Başkanı Recep Tayyip Erdoğan, "Kimsenin eski Türkiye'nin o karanlık siyasi ve ekonomik iklimini geri getirmesine izin vermeyeceğiz.

Cumhurbaşkanı ve AK Parti Genel Başkanı Recep Tayyip Erdoğan, "Kimsenin eski Türkiye'nin o karanlık siyasi ve ekonomik iklimini geri getirmesine izin vermeyeceğiz. Bugünlerde yaşanan sıkıntılar gelip geçicidir." dedi.

Cumhurbaşkanı Erdoğan, parti genel merkezindeki 152. AK Parti Genişletilmiş İl Başkanları Toplantısı'nda, milletin çelikten iradesini, terör, vesayet, darbe ve tehditle kıramayanların son çare olarak ekonomi kozunu sahaya sürdüğünü söyledi. Oynanan oyunun farkında olduklarını vurgulayan Erdoğan, bu oyunun unsurlarından birinin de Türkiye'yi yaşanmaz bir yer gibi göstererek gençler başta olmak üzere insanların moralini bozmak olduğunu belirtti. Erdoğan, sıkıntılara karşın ellerindeki imkanların ve sahip oldukları avantajların çok daha fazla, çok daha kıymetli olduğuna dikkati çekerek şöyle konuştu:

"Allah'a şükür Türkiye, vatandaşları can ve mal güvenliği endişesi taşımayan, huzur özlemi ve gelecek kaygısıyla yanıp tutuşmayan bir ülkedir. Allah'a şükür Türkiye, artık 30 milyona dayanan istihdamıyla insanlarının çalışacak iş sıkıntısı çekmediği, günü kurtarma tasasıyla kıvranmadığı bir ülkedir. Allah'a şükür Türkiye, gelişmiş ve gelişmekte olan ülkelerin kendi içlerine kapandığı bir dönemde krizi fırsata dönüştürerek sürekli hedef büyüten, vites yükselten bir ülkedir. Allah'a şükür Türkiye, sınırları içerisindeki hiç kimseyi aç açıkta, sahipsiz bırakmayacak sosyal destek, sağlık, eğitim sistemiyle kimsesizlerin kimsesi olmayı ilk önceliği olarak belirlemiş bir ülkedir. Türkiye bugünkü konumuna o kadar da kolay ulaşmamıştır. Osmanlı'dan devir alınan mirasın üzerinde Cumhuriyet'in kuruluşuyla yeni bir safhaya geçen, rahmetli Menderes ve Özal ile yeniden harlanan uzun demokrasi ve kalkınma yolculuğumuzda nice anılar çekmiş, nice sorunlar göğüslenmiş, nice bedeller ödenmiştir. AK Parti olarak son dönemde de Cumhur İttifakı ile bu asırlara sari demokrasi ve kalkınma mücadelesini tarihimizin en üst seviyesine çıkartmayı biz başardık."

"Biz milletimize ne söz verdiysek yaptık"

Cumhurbaşkanı Erdoğan, "Ülkemize asırlık sorunlarını çözerek nasıl çağ atlattıysak inşallah bugünkü sıkıntıların üstesinden de yine biz geleceğiz. AK Parti gelecek." ifadelerini kullanarak şunları söyledi:

"Ülkemizin dünyanın 10 büyük ekonomisinden biri haline getirmeden bu mücadeleyi bırakmayacağız. Milletimizin hayallerini gerçeğe dönüştürene kadar bu çabayı, bu gayreti göstereceğiz. Bizim sözümüz öyle kifayetsiz muhteris üfürmesi değildir. Biz milletimize ne söz verdiysek yaptık. Bu sözümüzü de yerine getireceğiz. Evlatlarımıza 2053 vizyonlarını hayata geçirebilecekleri büyük ve güçlü Türkiye'yi emanet edene kadar durmayacağız, duraksamayacağız. Bu böyle biline."

Hiçbir zaman zihinleri, kalpleri ve gözleri başka yere bakanlar gibi çareyi dışarda aramadıklarını dile getiren Erdoğan, şunları kaydetti:

"Allah'ın yardımına güvendik, milletimizin desteğine güvendik, tarihimizin ve medeniyetimizin birikimine güvendik. İşte ülkemizi bu seviyeye getirdik. Bugün de milletimizden aldığımız güçle diplomasiden güvenliğe ve ekonomiye kadar gerektiğinde yedi düvele meydana okuma pahasına ülkemizin haklarını ve çıkarlarını savunuyoruz. Dün Türkiye'yi küçümseyerek ve bu şekilde bakanlar, müstemleke muamelesi yapanlar bugün aynı masada eşit şartlarda oturarak müzakere yürütüyor, gözümüze bakıyor, tavrımızı merak ediyor. Dün bu ülkeyi sadece Soğuk Savaş kamplaşmasının sınır muhafızı, insan gücü ihtiyacının deposu, üretiminin pazarı olarak görenler, bugün savunmadan sanayiye her konuda bizimle ortaklık arayışına girmişlerdir. Dün bu milleti geçmişinden, inanç, kültür ve medeniyet birikiminden koparmak için her yolu deneyenler, bugün yeniden özünü keşfeden bir toparlanışı, yükselişi, şahlanışı seyrediyor. Emin olun büyük ve güçlü Türkiye'nin inşasına bugün engel olamayanlar, yarın bu inkişafın ışığından yararlanmak için hepsi sıraya gireceklerdir. Çünkü dünya yeni ve köklü değişimin sancılarını yaşıyor. Küresel finans kriziyle başlayıp, küresel salgınla süren ekonomik ve sosyal boyutlarıyla giderek genişleyen bu değişimin yükselen yıldızı Türkiye'dir."

"Bunların derdi ülkeye ve millete hizmet değil"

Erdoğan, kendi ülkesinin yükselişini engellemek için paçasından sarılıp dibe çekmeye çalışanlara aldırılmaması gerektiğini belirterek şunları söyledi:

"Onların hayalindeki siyaset, tek parti faşizmi siyasettir, onların hayalindeki yönetim, darbe yönetimidir, onların hayalindeki Türkiye, siyasi ve ekonomik krizlerin pençesinde kıvranan eski Türkiye dönemdir. Dikkat ederseniz, kendilerini ne kadar tutmaya çalışırlarsa çalışsınlar, oynadıkları tiyatro oyununda mutlaka bir açık veriyorlar. ya milletin inancına, ibadetine, kıyafetine, değerlerine hakaret ediyor ya insanların alın terlerini, emeklerini, kendileri ve aileleri için gösterdikleri gayreti alaya alıyorlar ya terör örgütü yandaşlarıyla kol kola giriyor, darbecilere göz kırpıyor, Türkiye düşmanlarına selam çakıyorlar. Üstelik bunlarla da kalmıyor, hırsızlık, taciz, tecavüz, arsızlık yapan mensuplarını koruyup, kollayarak kimseyi umursamadıklarını açıkça gösteriyorlar. Çünkü bunların derdi ülkeye ve millete hizmet değildir. Eğer öyle olsaydı bunca yıldır, ülkenin ve milletin hayrına bir projelerini, bir tekliflerini, samimi bir üzüntülerini azıcık da olsa gayretlerini görürdük. Hiçbiri yok. Tek vaatleri eski Türkiye'yi geri getirmek. Biz de diyoruz ki eski hal muhal, ya yeni hal ya izmihlal. Kimsenin eski Türkiye'nin o karanlık siyasi ve ekonomik iklimini geri getirmesine izin vermeyeceğiz. Bugünlerde yaşanan sıkıntılar gelip geçicidir. Yitik bulununca emek zayi olmazmış, öyle der büyüklerimiz. İnşallah bu sıkıntıları atlatıp ülkemizi 2023 hedeflerini ulaştırdığımızda verdiğimiz tüm emeklerin, yaptığımız tüm fedakarlıkların, döktüğümüz tüm alın terlerinin karşılığını almış olacağız."

Sahip oldukları imkanlar gibi yaşanan sıkıntıların da farklında olduklarını vurgulayan Erdoğan, "Bize önce özgürlük havasını teneffüs edeceğiz, güvenlik ve huzurumuzu sağlama alacağımız güçlü bir eser ve hizmet altyapısına sahip olacağımız ülke lazım. İşte o da Türkiye'dir. Bunlar olmadığında sadece ideolojik dayatmalarla, sadece yalan yanlış bilgilerle mevcudu karalayarak, sadece siyasi ve sosyal fay hatlarını gıdıklayarak gidilecek bir yol, elde edilecek hayırlı bir netice yoktur. Biz çalışacağız, milletimiz sabredecek ve inşallah güzel günlere hep birlikte kavuşacağız. Yeter ki birliğimize, beraberliğimize, kardeşliğimize sahip çıkalım." diye konuştu.

"Öğretmen sayısı 1,2 milyona yükseldi"

Erdoğan, hükümete geldikleri günden beri önceliklerin en başına eğitimi koyduklarını anımsatarak bunun sebebini, "Türkiye'nin tarihinin en büyük demokrasi ve kalkınma hamlesini hedefine ulaştırması ancak eğitimle mümkün olabilirdi." şeklinde ifade etti.

Salgın döneminde de bu önceliklerinden taviz vermediklerini vurgulayan Erdoğan, bu yılın ilk dönemini hiç ara vermeden yüz yüze eğitimle tamamladıklarını söyledi. Erdoğan, iki haftalık yarı yıl tatili bitiminde de aynı kararlılıkla ve tüm önlemlere uyarak yüz yüze eğitime devam ettiklerini kaydetti.

Eğitimin lokomotifi olan öğretmenleri de ihmal etmediklerini belirten Erdoğan, Türkiye'nin 2000'li yıllarda 500 binlerde olan öğretmen sayısını 1,2 milyona yükselttiğini bildirdi.

Uzun yılların özlemi olan Öğretmenlik Meslek Kanunu'nu çıkardıklarını, aralık ayının son haftasında 3308 sayılı Mesleki Eğitim Kanunu'nda 3 önemli değişiklik yaptıklarını hatırlatan Erdoğan, şöyle devam etti:

"Mesleki eğitim merkezlerine devam eden öğrencilerin her ay aldıkları asgari ücretin yüzde 30'u kadar ücreti artık biz ödüyoruz. Aynı şekilde üçüncü yılın sonunda kalfaların aldıkları ücreti de asgari ücretin yarısına çıkartarak iyileştirdik. Bu düzenlemelerin ardından mesleki eğitim merkezlerindeki öğrenci sayısı 159 binden 335 bine yükseldi. İnşallah yıl sonuna kadar bu sayıyı 1 milyona çıkaracağız. Böylece hem mesleki eğitim üzerinden istihdamı artıracağız hem de 28 Şubat katsayı uygulamasının mirası olan 'Aradığım elemanı bulamıyorum' sözünü tarihin çöplüğüne atacağız."

"24 milyon yardımcı kaynak öğrencilere ulaştı"

Okulları kütüphanelerle zenginleştirdiklerini ve zenginleştireceklerini vurgulayan Erdoğan, bu kapsamda iki ay gibi kısa sürede kütüphanesi olmayan 16 bin 361 okula kütüphane yaptıklarını, kütüphanelerdeki kitap sayısını da 28 milyondan 50 milyona çıkardıklarını söyledi.

Erdoğan, yıllardan beri şikayet edilen yardımcı kaynak sorununu da çözdüklerini dile getirerek "Bakanlığımız yardımcı kaynak kitapları da tüm öğrencilerimize ücretsiz ulaştırıyor. Son 3 ayda yaklaşık 24 milyon yardımcı kaynak kitabı öğrencilerimize dağıtarak, ailelerimiz üzerindeki bir maddi külfeti daha kaldırmış olduk." dedi.

Yakında "Temel Eğitimde 10 Bin Okul Projesi"ni başlatacaklarına işaret eden Erdoğan, "Bütçesi 3 milyar lira olan bu proje kendi kapsamında 10 bin ilkokul ve ortaokulun altyapısını laboratuvarlarıyla, atölyeleriyle baştan sona güncelleyeceğiz. Amacımız çocuklarımızın Teknofest gençliği yolculuğuna çok daha donanımlı bir şekilde çıkmalarını sağlamaktır." diye konuştu.

Cumhurbaşkanı Erdoğan, diğer alanlarla birlikte eğitimde yapılan tüm bu çalışmaların vatandaşlara en güzel şekilde anlatılması ve aktarılmasını istedi.

(Bitti)

Kaynak: AA / Politika

AK Parti Türkiye Politika Haberler

500
Yazılan yorumlar hiçbir şekilde Haberler.com’un görüş ve düşüncelerini yansıtmamaktadır. Yorumlar, yazan kişiyi bağlayıcı niteliktedir.
title