Lefkoşa: Rum Yönetimi Lideri Papadopulos'tan Açıklamalar

Rum Yönetimi Başkanı Tasos Papadopulos, "Rum yönetimi, Türkiye'nin Avrupa Birliği üyelik sürecinde, herhangi bir krizi önlemeye çalışmaktadır" dedi.

Rum radyosunun haberine göre; Tasos Papadopulos Asya-Avrupa 6. dönem toplantılarına katılmak üzere Helsinki'ye hareketi öncesinde bu sabah Larnaka Havaalanı'nda bir açıklama yaptı. Güney Kıbrıs Rum Yönetimi'nin, Türkiye'nin AB üyelik sürecinde herhangi bir krizi önleme çabasında olduğunu savunan Papadopulos, "Türkiye'nin; AB'ye karşı yükümlülüklerini yerine getirmeden de üyelik sürecine engelsiz devam edebileceği izlenimi verilmesi çok daha kötü olur. Çünkü böyle bir şey Avrupa Birliği'nin (AB) itibarını zedeler ve Türkiye'nin AB üyelik sürecinin devamında daha çok husumetlerin başlangıcı olur. Türkiye AB'ye karşı üstlendiği yükümlülüklerine saygı göstermek zorundadır, yoksa üyelik prosedürünün bütününe hoş olmayan etkileri olacak" şeklinde konuştu.

Türkiye'nin Kıbrıs'ta üstlendiği sorumlulukları yerine getirmesi gerektiğini söyleyen Rum lider, "Defalarca dile getirildiği üzere AB'nin tutumu; 21 Eylül 2005 tarihli karşı-deklarasyonda da yer alan; Türkiye'nin de imzalayarak kabul etmiş olduğu Müzakere Çerçevesi uyarınca Türkiye'nin, AB'ye ve Kıbrıs'a karşı üstlendiği yükümlülüklerini yerine getirmek zorunda olduğu şeklindedir. Bizim çabamız; herhangi bir krizi önlemektir. Çünkü Avrupa'daki; Türkiye'nin müzakere sürecinde aşılmaz zorluklarla karşılaşmasının kötü gelişme olacağı şeklinde genel bir izlenim olduğuna inanıyorum. Bu, aralarında Kıbrıs'ın da bulunduğu bütün müdahil taraflar için kötü olacak. Bundan daha da beteri var: Türkiye'nin AB'ye karşı yükümlüklerini yerine getirmeden de üyelik sürecini engelsiz bir şekilde sürdürebileceği izlenimi verilmesi. Böyle bir şey; üyelik sürecinin devamında çok daha fazla husumetin başlangıcı olur. Avrupa ve bölgemiz için önemi ne kadar büyük olursa olsun, Türkiye'ye özel muamele yapılamaz" ifadelerini kullandı.

Teknik Komitelerle ilgili neler olduğu ve Rum muhalefetinin bu konuda yönelttiği eleştirilerle ilgili bir soruya da Tasos Papadopulos, "İki taraf olmadan görüşmelerin yapılabileceği bir yol bilmiyorum. Eğer her iki taraf da; iyi niyete sahip olur ve Kıbrıs sorununun esasına ilişkin konuların uzmanlar düzeyinde iyi bir ön hazırlığının yapılması gerektiğinin, aynı zamanda ve paralel olarak; iyi ortamın oluşturulmasına katkı sağlayacağı kuşkusuz olan gündelik konuların da ele alınacağının açıkça belirtildiği 8 Temmuz Beyanına uyarsa... Ancak iyi ortam tek başına yeterli değildir ve müzakereler şu iki nedenden dolayı başlayamaz. Birincisi Birleşmiş Milletler (BM) Genel Sekreteri, her iki tarafta da iyi niyet saptamaması ve esasa ilişkin konuların ileri götürülmesinde zemine ilişkin ilerleme sağlanmaması durumunda yeni inisiyatif üstlenmeye niyetli olmadığını açıkça söyledi. İkincisi de Kıbrıs sorununun esasına ilişkin konuların ön hazırlık, analiz, araştırma yapılmadan ele alınması için iki toplum liderinin bir veya daha fazla bir araya gelmesi ve esasa ilişkin konuları müzakere etmesinin yeni bir çıkmazla sonuçlanması kaçınılmazdır. Yeni bir çabanın daha çıkmaza sürüklenmesi Kıbrıs için çok kötü bir gelişme olacak. Çünkü Kıbrıs sorununun çözümsüz olduğu, varabileceği tek sonucun da ya mevcut durumun idamesi veya taksim olabileceği gibi yanlış mesajlar verir" yanıtını verdi.

Haberler