KKTC'nin Kuruluşunun 42'nci Yıl Dönümü Ankara'da Kutlandı
KKTC'nin Ankara Büyükelçisi İsmet Korukoğlu, KKTC'nin kuruluşunun 42'nci yıl dönümü dolayısıyla düzenlenen resepsiyonda, "Seçimlerin hemen ardından Sayın Cumhurbaşkanımız Tufan Erhürman'ın ifade ettikleri gibi KKTC, Türkiye Cumhuriyeti ile ilişkileri benzersiz bir dayanışma ve iş birliği örneğini temsil etmektedir. Şüphesiz, Kıbrıs meselesindeki pozisyonumuz her zaman olduğu üzere Türkiye Cumhuriyeti ile yakın istişare ve uyum içerisinde sürecek" dedi. Hazine ve Maliye Bakanı Mehmet Şimşek, "Tarihimizden aldığımız kuvvetle milli davamız Kıbrıs meselesine ve Kıbrıs Türk halkının egemenliğinin en önemli tezahürü olan KKTC'ye milletçe ve devletçe sahip çıkmaya devam edeceği" diye konuştu.
(ANKARA) - KKTC'nin Ankara Büyükelçisi İsmet Korukoğlu, KKTC'nin kuruluşunun 42'nci yıl dönümü dolayısıyla düzenlenen resepsiyonda, "Seçimlerin hemen ardından Sayın Cumhurbaşkanımız Tufan Erhürman'ın ifade ettikleri gibi KKTC, Türkiye Cumhuriyeti ile ilişkileri benzersiz bir dayanışma ve iş birliği örneğini temsil etmektedir. Şüphesiz, Kıbrıs meselesindeki pozisyonumuz her zaman olduğu üzere Türkiye Cumhuriyeti ile yakın istişare ve uyum içerisinde sürecek" dedi. Hazine ve Maliye Bakanı Mehmet Şimşek, "Tarihimizden aldığımız kuvvetle milli davamız Kıbrıs meselesine ve Kıbrıs Türk halkının egemenliğinin en önemli tezahürü olan KKTC'ye milletçe ve devletçe sahip çıkmaya devam edeceği" diye konuştu.
KKTC'nin kuruluşunun 42'nci yıl dönümünü, Ankara'da Divan Otel'de düzenlenen resepsiyon ile kutlandı. KKTC'nin Ankara Büyükelçiliği'nin ev sahipliğinde düzenlenen resepsiyona yabancı misyon temsilcileri ve siyasetçiler katıldı.
Saygı duruşu ve İstiklal Marşı'nın okunmasının ardından açılış konuşmalarına geçildi. KKTC'nin Ankara Büyükelçisi İsmet Korukoğlu, TSK'ya ait bir C130 kargo uçağının Azerbaycan'dan Türkiye'ye dönüş yolunda Gürcistan-Azerbaycan sınırında düşmesi sonucu 20 askerin şehit olması nedeniyle başsağlığı diledi.
Bugün Ankara'da düzenlenen resepsiyonun herhangi bir merasim olmadığını kaydeden Korukoğlu, "Bir halkın mükadderatının sembolüdür. 42 yıl önce kendi mükadderatını tayin eden bir halkın milli idaresinin iradesinin sembolüdür. Bu halk, Kıbrıs Türk halkıdır" ifadelerini kullandı.
"Hürriyete olan tutkumuzu KKTC'yi kurarak gösterdik"
Türkiye'de görev yapmanın her Kıbrıslı Türk diplomat için muazzam bir onur ve ayrıcalık olduğuna değinen Korukoğlu, şöyle konuştu:
"Bu vesileyle Türkiye Cumhuriyeti Devleti'nin yetkililerine ve Türk halkına göstermiş oldukları ilgi, samimiyet ve destek için en içten teşekkürlerimi sunuyorum. KKTC, Kıbrıs Türk halkının onurlu varoluş mücadelesinin en değerli eseridir. 20 Temmuz 1974 Mutlu Barış Harekatı ile özgürlüğüne kavuşan Kıbrıs Türk halkı, anavatan Türkiye'nin desteğiyle varlığını, egemenliğini ve haklarını korumak için yıllarca kararlı bir mücadele yürütmektedir. Kendi kaderini tayin etme hakkını kullanarak 15 Kasım 1983'de KKTC'yi ilan eden Kıbrıs Türk halkı 42 yıldır özgürce yaşadığı bağımsızlığı ve bekasını güvence altına alan devletinin Türkiye Cumhuriyeti Devleti ve halkının güç ve desteğiyle geleceğe emin adımlarla taşımaktadır. İstiklal ve istikbal tutkumuzdur. Hürriyete olan tutkumuzu KKTC'yi kurarak gösterdik."
"Kıbrıs meselesindeki pozisyonumuz Türkiye ile yakın istişare içerisinde sürecek"
Korukoğlu, 19 Ekim'de yapılan seçimlerin Kıbrıs Türk halkının yerleşmiş demokratik kültürünü temsil eden başka bir örnek olduğunu dile getirdi. Korukoğlu, "Cumhuriyetimizin ilkeleri ve halkımızın laik ve demokratik özelliğini yaşatmak vazifemizdir. Seçimlerin hemen ardından Sayın Cumhurbaşkanımız Tufan Erhürman'ın ifade ettikleri gibi KKTC, Türkiye Cumhuriyeti ile ilişkileri benzersiz bir dayanışma ve iş birliği örneğini temsil etmektedir. Şüphesiz, Kıbrıs meselesindeki pozisyonumuz her zaman olduğu üzere Türkiye Cumhuriyeti ile yakın istişare ve uyum içerisinde sürecek, ayrıca güçlendirilecektir. Bu anlayış bizim devlet geleneğimizdir" ifadelerini kullandı.
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın daveti üzerine KKTC Cumhurbaşkanı Tufan Erhürman'ın Ankara'da Erdoğan ile görüşmesinin bu anlayışın bir tezahürü olduğunu kaydeden Korukoğlu, "Tecrübelerimiz göstermektedir ki Kıbrıs meselesinde adil, kalıcı ve sürdürülebilir bir anlaşma adadaki gerçekleri esas alan bir yaklaşımla yürütülür. Sorunun temelinde Ada'daki iki taraf arasında uluslararası camia tarafından yaratılan eşitsizlik yatmaktadır. Bu bağlamda Ada'daki gerçeklerle uyumlu bir anlaşma yolunu esas alan yaklaşımımız yalnızca Kıbrıs'a değil, Doğu Akdeniz'in barış, refah ve istikrarına da hizmet edecektir" dedi.
"KKTC'nin tanınması Türkiye'nin yardımlarıyla olacak"
Kıbrıs Adası'nda iki ayrı devletin bulunduğunu ve bunlardan birinin isminin KKTC olduğunu dile getiren Korukoğlu, KKTC'yi tek tanıyan devletin Türkiye olduğunu söyledi. Korukoğlu, "KKTC'nin başka devletlerce de tanınması yine Türkiye Cumhuriyeti Devleti'nin yardımlarıyla olacaktır. Kıbrıs'ta adil ve kalıcı bir anlaşma da ancak iki komşu devletin iş birliğiyle mümkündür" ifadelerini kullandı.
Güney Kıbrıs Rum Yönetimi liderliğinin silahlanmak ve askeri ittifaklar kurmak için hiçbir fırsatı kaçırmadığını ifade eden Büyükelçi Korukoğlu, "Kendi topraklarını Gazze'de masum insanların öldürülmesi için kullandırmakta da hiçbir beis görmemektedir. GKRY'nin artan silahlanma faaliyetleri karşısında Çelik Kube de dahil olmak üzere savunma sanayinde dünyada ön sıralarda yer alan Türkiye Cumhuriyeti'nin desteğiyle devletimiz gerekli her türlü tedbiri alabilecek kudrete sahip olduğumuz asla unutulmalıdır" diye konuştu.
KKTC'nin Türkiye'nin de desteğiyle Türk Devletleri Teşkilatı'nda temsil edilmeye başladığını dile getiren Korukoğlu, "KKTC'nin uluslararası toplum içinde layık olduğu yeri en kısa zamanda alacağına da inancımız tamdır" diye konuştu.
Büyükelçi Korukoğlu, "Konu Kıbrıs davası ise soy ismimiz Kuzey "Kıbrıs Türk Cumhuriyeti'dir." diyen Cumhurbaşkanı Sayın Recep Tayyip Erdoğan'ın bu sözleri Türkiye Cumhuriyeti Devleti'nin her imkanını Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti halkına hizmet hizmetine sunduğunu açıkça göstermektedir. Türkiye Cumhuriyeti, KKTC'nin ekonomik kalkınması genç nesillere daha müreffeh bir ülke inşa edebilmemiz için önemli desteklerini sürdürmektedir" dedi.
" Türkiye, Kıbrıslı Türk kardeşlerini hiçbir zaman yalnız bırakmadı ve bırakmayacak"
Konuşmasına şehitleri anarak ve başsağlığı dileyerek başlayan Bakan Şimşek, şöyle konuştu:
"Anavatan ve garantör Türkiye, Kıbrıslı Türk kardeşlerini hiçbir zaman yalnız bırakmadı ve bırakmayacak. Bir taraftan Kıbrıs meselesine adil, sürdürülebilir ve kalıcı bir çözüm bulunması için yıllardır yoğun çaba sarf ediyoruz. Diğer taraftan, Doğu Akdeniz'de istikrarın hakim olması ve Kıbrıs Türk halkının özden gelen haklarının korunması için güçlü bir irade ortaya koyuyoruz."
"KKTC'nin öne çıkması için desteğimizi kararlılıkla sürdürüyoruz"
Şimşek, KKTC'nin hak ettiği şekilde uluslararası toplumun saygın ve tanınmış bir üyesi haline gelmesi ve her alanda kalkınması, gelişmesi için fikir ve gönül birliği içinde çalışmalara devam ettiklerini kaydetti. Şimşek, şöyle konuştu:
"Nitekim, Sayın Cumhurbaşkanımız son 4 yıldır BM Genel Kurulu'nda uluslararası toplumu KKTC'yi tanımaya ve diplomatik siyasi ekonomik ilişkiler geliştirmeye davet etmektedir. Bağımsızlık ancak güçlü iktisadi ve mali temellerle kalıcı hale gelir. Böyle bir zemin, ülkeleri dünyada hak ettikleri konuma taşır. KKTC'nin özellikle turizm, eğitim, finansal hizmetler ve dijitalleşme alanlarında öne çıkmasını sağlamak için desteğimizi kararlılıkla sürdürüyoruz. Bu vizyonla KKTC'nin ihtiyaçlarına göre şekillendirdiğimiz iktisadi ve mali iş birliği anlaşmasıyla kalkınma hedeflerine çok güçlü destek veriyoruz. 2025 anlaşması Türkiye ile KKTC arasında bugüne kadar imzalanmış en kapsamlı mali iş birliği anlaşmasıdır.
Bizler tarihimizden aldığımız kuvvetle milli davamız Kıbrıs meselesine ve Kıbrıs Türk halkının egemenliğinin en önemli tezahürü olan KKTC'ye milletçe ve devletçe sahip çıkmaya devam edeceğiz."














