TÜM KATEGORİLER
Renault'un Türkiye'ye Güveni Tam
Oyak Renault Genel Müdürü Alain Gabillet, Türkiye'ye Duydukları Güveni Vurgularken "Son 10 Yıldan Beri, Her Yıl Ortalama 100 Milyon Avroluk Yatırım Gerçekleştiriyoruz. 4 Yıl Öncesine Göre Personel Sayımız 2 Misline Çıkacak. Bütün Bunları Yapıyorsak, Herhalde Yarın Türkiye'den Ayrılmak İçin Yapmıyoruz" Dedi.
OYAK Renault Genel Müdürü Alain Gabillet, Türkiye'ye duydukları güveni vurgularken “Son 10 yıldan beri, her yıl ortalama 100 milyon avroluk yatırım gerçekleştiriyoruz. 4 yıl öncesine göre personel sayımız 2 misline çıkacak. Bütün bunları yapıyorsak, herhalde yarın Türkiye'den ayrılmak için yapmıyoruz” dedi.
Gabillet, yaptığı açıklamada, geçen yılı 228 bin adetik üretimle kapattıklarını anımsattı, bu yıl ise 250 bin mertebesinde bir üretim öngördüklerini belirtti. Türkiye pazarının, geçen seneye göre biraz geride kaldığını, şu anda yüzde 15'lik azalma görüldüğünü anlatan Gabillet, bu süreçte üretiminin yüzde 80'ini ihraç eden OYAK Renault'un elindeki en önemli kozun yine ihracat olduğunu vurguladı.
Gabillet, aslında önceliği iç ya da dış pazara vermek gibi bir tercihlerinin bulunmadığına işaret ederken, talebin geldiği noktada mümkün olduğu kadar esnek biçimde üretim sistemini hayata geçirmeyi amaçladıklarını ifade etti.
“BİZ NELER GÖRDÜK”
Türkiye'de son aylarda yaşanan sosyal, siyasal ve ekonomik gelişmeleri değerlendiren Gabillet, “Türkiye bunlardan daha ciddi krizleri aşmayı bilen bir ülke” dedi. Renault'un son 40 yıldır Türkiye'de faaliyet gösterdiğine dikkati çeken Gabillet, “Biz neler gördük bu dönemler içinde... Son 10 yıldan beri, her yıl ortalama 100 milyon avroluk yatırım gerçekleştiriyoruz. 4 yıl öncesine göre personel sayımız (2003-2007 döneminde) iki misline çıkacak. Dolayısıyla bütün bunları yapıyorsak herhalde yarın Türkiye'den ayrılmak için yapmıyoruz” diye konuştu.
“POTANSİYEL MÜŞTERİLER BEKLEMEYE GEÇTİ”
Gabilet buna rağmen sağlam bir sanayinin sağlam bir iç pazara dayandığının gözardı edilmemesi gerektiğini vurgulayarak, şöyle devam etti: “Tabii Türk otomotiv pazarının yüksek potansiyeli var, bunu biliyoruz. Ama en büyük özelliklerinden birisi de son derece değişken, oynak bir pazar. Birçok pazar gibi Türk otomotiv pazarı da politik, ekonomik ve sosyal istikrara kavuşması gereken bir pazar. Dolayısıyla böyle koşullarda potansiyel müşteriler, satın almaya geçmeden önce beklemeye geçtiler. Olan biteni açık şekilde görebilme, önlerini görme anlamında bekliyorlar. Evet, gerçekten de tüketiciler seçim döneminin geçmesini bekliyorlar. Seçim dönemi geçene kadar, nispeten sakin geçecek pazar, ondan sonra bir canlanma bekleniyor tabii ki.”
Yıl sonu itibariyle 250 bin adetlik hedef üretimin, yüzde 80'inin ihracata, yüzde 20'sinin de iç pazara yönelik olacağını belirten Gabillet, “İç pazar taleplerinin gidişine göre buna cevap verecek rezervimiz var” dedi.
“BURSA FABRİKASI ZİRVEDE”
Renault Grubu'nda ürün projeleri değerlendirilirken, birçok parametrenin göz önüne alındığını, ancak en yüksek rekabet gücü olan fabrikalar ve ülkelerin arandığını anlatan Gabillet, şunları söyledi: “Türkiye'de şu anda iç pazarda, hafif bir yavaşlama var. Ama çevre ülkelerde de canlı pazarlar var. Çevre ülkelerdeki otomobil talebi canlı seyrediyor. Türkiye'de üretim yapmak için, Türkiye'nin rekabet gücünün de yüksek olduğunu söylememiz gerekiyor, bu da Türkiye için önemli avantaj teşkil ediyor. Rekabet derken, bunu sadece ekonomik olarak ele almıyoruz, kalite ve süreler bakımından en rekabetçi fabrikanın öncelikli olması çok önemli. OYAK Renault, Renault'un en gözde fabrikalarından bir tanesi. Bunu başkanımız Carlos Ghosn, Renault'un Bursa fabrikasının kalite olarak, en üst düzeyde olduğunu, Renault fabrikaları içinde zirvede olduğunu belirtti. Bu da bizi gururlandırdı tabii.”
FAVORİSİ “CLIO” VE “SYMBOL”
Gabillet, otomobillerde sihirli rakamların pazar payı ve üretim miktarları olduğunu, ancak bunların arkasından müşteri memnuniyeti ve kalite gibi çok önemli faktörlerin de dikkate alınması gerektiğini ifade ederken, beğendiği modelleri de şöyle açıkladı: “Bu açılardan baktığımız zaman, son modelimizi beğeniyorum. Fakat benim manevi olarak ilgimi çeken ve benim şahsi olarak en beğendiğim modellerden birisi de Symbol. Onun nedeni, daha önce Fransa'da çalıştığım fabrikada da onun benzerini üretime almıştım. Dolayısıyla onun hayatımda önemli bir yeri var.”
Öte yandan OYAK Renault'ta yılın 4 ayında üretilen toplam 88 bin 360 adet otomobilden, 69 bin 828'i ihraç edildi.
Bu dönemde “Clio” 37 bin 660 adetlik üretimle ilk sırada yer alırken, bunu 27 bin 954 ile “Megan Sedan”, 22 bin 755 ile de “Symbol” izledi. OYAK Renault, halen haftanın 6 günü 3 vardiya üretim yapıyor.
