Borsa Uzmanı Arif Ünver Açıklaması

Eda Topçu - Borsa Uzmanı Arif Ünver, S&P'nin Türkiye'nin kredi notunu pozitiften durağana revize etmesini değerlendirirken,

"Bu noktada büyük resme bakmak gerekli, büyük resmi tasvir ettiğimizde, konunun iki bacağı olduğu açık... Birincisi siyasi, ikincisi ise yabancıların ülkemizde sermaye yatırımlarından ziyade portföy yatırımları yapmasıdır." dedi.

Ünver, AA muhabirine konuya ilişkin yaptığı açıklamada, yakın zaman da S&P'nin Türkiye'nin görünümünü olumsuz yönde revize etmesinin, ülkemizde her kesimin sert tepkisine yol açtığını ve ertesi günde Yunanistan'ın "batak bir halde" olmasına rağmen notunun olumlu yönde revize edilmesinin kamuoyunda bardağı taşıran son damla olduğunu belirtti.

"Bu noktada çok önemli bir açılım yaparak büyük resme bakmak gerekli" yorumunu yapan Ünver, şöyle devam etti:

"Büyük resmi tasvir ettiğimizde, konunun iki bacağı olduğu açık... Birincisi siyasi, ikincisi ise yabancıların ülkemizde sermaye yatırımlarından ziyade portföy yatırımları yapmasıdır. Yabancıların ülkemiz hisse senetleri piyasasında pozisyonları, yerli yatırımcıdan fazla... Yabancılar Türk hisse senetlerinin yüzde 65'ini elinde bulunduruyor. Yerli yatırımcının payı yüzde 35'ler civarında... Dolayısıyla bizim borsamızda yön belirleyen onlar..."

Ünver, işin tabiatında birinin kazancının birinin kaybı olmasının, yerli yatırımcının genellikle zarar etmesine sebep olduğuna dikkati çekerek şunları kaydetti:

"Yabancının piyasamızdaki payı yüksek olunca onların taleplerine göre düzenlemeler yapılması zaten 26 yıllık geçmişinde çok iyi tecrübeleri olmayan yerli yatırımcının İMKB'ye olan ilgisizliğinin devam etmesini sağlıyor. Ülkemizdeki toplam vadeli vadesiz mevduatlar ve Döviz Tevdiat Hesaplarının (DTH) toplamına baktığımızda sermaye piyasasına gelme potansiyelinin büyüklüğünü kavrayabilirsiniz. Eğer yerli yatırımcının sermaye piyasasına gelerek aktif-belirleyen olmasını ve yeni halka açılacak şirketlere istenilen düzeyde kaynak sağlamasını istiyorsak, yatırımcının piyasamıza gelmesini sağlayacak düzenlemelerin iyi kavranıp devreye sokulması şart."

Gelişmiş ülkelerdeki sermaye piyasası büyüklüklerinin yanında Türk sermaye piyasasının küçüklüğünün ortada olduğuna işaret eden Arif Ünver, "Apple'ın piyasa degeri,İMKB'de işlem gören tüm şirketlerin piyasa değeri toplamından büyük... İMKB'nin şu sıralar piyasa değeri 400-450 milyar lira civarında değişiyor. Yabancı yatırımcıların ülkemize gelişinde, sermaye yatırımı tarafına kaymaları yönünde aksiyonlar alınmalı. Portföy yatırımcısı şeklinde elbette gelmeliler fakat portföy yatırımlarında ağırlık yerli yatırımcı olmalı... Aksi takdirde, ağırlık olarak portföy yatırımcısı olarak gelirler ve ülkemizde manipülasyon yapar kazanç sağlar ve yerli yatırımcıya zarar verip giderler." diye konuştu.

Ünver, bu konunun sadece hisse senedi piyasasında olmadığını, işin faiz ve döviz ayağının da olduğunu bildirerek, "Eğer kendi para ve sermaye piyasalarımızda yerli yatırımcı ağırlığı olmazsa, kontrol yabancılarda olursa onların gerek siyasi gerek kazanç sağlamak adına yapacağı her türlü manipülasyonunun kurbanı oluruz. Örneğin biz not artırımı beklerken S&P adlı kurumun dayanaksız gerçeği yansıtmayan not kararlarını tartışır dururuz. Haketmediğimiz durumlara düşmemek için önce yurt içinde varolan sermayeye uygun zemin hazırlanmalı, sermaye piyasasında taraflarının asgari müşterekte buluşturulmalı... Eğer bir tarafın menfaatleri ön plana çıkarsa, sermaye piyasasının ülkemize sağlayacaklarından mahrum kalırız. Ayrıca, Avrupa'da yaşanan ekonomik sıkıntılar sebebi ile paranın güvenli liman araması konusu ve 'Aman Türkiye bu işten olumlu nasiplenmesin' diyenlerde, Türkiye'nin not hadisesini manipülasyon konusu yapıyor olabilirler." yorumunu yaptı.

- "Sermaye piyasamızın istenilen düzeye gelmesi için koşar adımlara ihtiyaç var"-

Arif Ünver, Türkiye'nin 2023 vizyonunda, sermaye piyasasının katkı ve öneminin kavranıp, gerekli aksiyonların alınması gerektiğine değinerek şöyle devam etti:

"2023 vizyon ve hedeflerine ulaşılmasında sermaye piyasasının tartışmasız katkılarından mahrum kalmamamız adına acil sermaye piyasası eylem planı ve yol haritası belirlenmeli. Sermaye piyasamızın, istenilen düzeye gelmesi için adımlardan ziyade koşar adımlara ihtiyacı var. Reel sektörün bir hayli gerisinde kalan sermaye piyasamızın ülke ekonomisine potansiyel olumlu faydalarından mahrum kalmaya artık ülkemizin tahammülü yoktur. Ülkemizin ihtiyacı ve ekonomide yaratacağı olumlu ve kayda değer katkısının bir an önce farkına varılıp, gerekli ortamın hazırlanması ivedi olup, bu kırılma noktasında kaybedilen her günün ülkemiz aleyhine işlediği unutulmamalıdır."

Türkiye'nin bölgesel güç olmaktan öte dünyanın en büyük 10 ülkesi arasına girmesi ve 2023 vizyonu hedefine ulaşmasında, ekonomik faaliyetlerin fonksiyonunun önemli olduğunu vurgulayan Ünver, "Tam da bu noktada sağlıklı temelleri olan kısa vadeli çözümler yerine uzun vadeli ve vizyonu olan, sağlam temelleri olan bir sermaye piyasası, reel sektöre gerçek anlamda kaynak sağlayarak, dünya markaları yaratmamıza imkan verecektir. Diğer taraftan ülkemizin kaynak ihtiyacı bakımından dışa bağımlılığını azaltırken, ekonomik anlamda da tam özgürlüğümüzü ilan etmiş olacağız." diye konuştu.

- İSTANBUL

Yunanistan Türkiye Ekonomi Haberler