Bağımsız Eğitimciler Sendikası'dan 'Zorunlu Din Dersi' Açıklaması

Bağımsız Eğitimciler Sendikası Genel Başkanı Gürkan Avcı, "Zorunlu veya seçmeli din dersi" uygulaması konusunda getirilen her türlü dayatmaya karşı olduklarını belirterek, "Din dersleri zorunlu olmaktan çıkarılarak, isteyen öğrencilere din kültürü ve ahlak bilgisi dersi daha açılımlı ve derinlikli bir şekilde verilmelidir" dedi.

'Zorunlu din dersi' uygulamasıyla ilgili sendika genel merkezinden basın toplantısı düzenleyen Avcı, kutsal bir öğreti olan din dersinin zorla ve hatta karşı olduğu bilinerek bir insana veya sorumluluğu altındaki çocuğuna dikte ettirilmesinin insan hak ve onuruyla bağdaşmadığı gibi, en başta dinin ruhuna ve pedagojisine aykırı durum sergileyeceğini söyledi. Bu yüzden din derslerinin zorunlu olmaktan çıkarılması, isteyen öğrencilere ise din kültürü ve ahlak bilgisi dersinin daha açılımlı ve derinlikli bir

şekilde verilmesi hakkı tanınması gerektiğinin altını çizen Avcı, "12 Eylül'ün bir hediyesi olan zorunlu din dersi uygulaması laik bir düzende devletin dinler karşısında tarafsız olması ilkesine aykırıdır. Öte yandan zorla ve istemeye istemeye kutsal bir öğretinin, inanca dayalı dini bilgilerin bir insana dayatılması insan onuru açısından ne denli sakıncalı bir durumdur. Laiklik, elbette ki zorunlu din dersi uygulaması anlayışıyla bağdaşamaz, fakat yine laiklik arzu eden anne babaların çocuklarına

istedikleri yaşta ve istedikleri tarzda dini eğitimi yaptırma özgürlüğünü de güvence altına almakla yükümlüdür. Öte yandan aileler çocuklarına ilkokulu bitirene kadar, yani 14 yaşına kadar dini eğitim verdiremiyor. Çocuğuna kendi kutsal kitabını öğretme hakkı bulamıyor. Gerek laiklik ve gerek insan hak ve özgürlükleri bağlamında bu olayda da inanan milyonlarca anne baba haksız, hukuksuz ve yersiz bir şekilde mağdur edilmiştir" dedi.

Şimdi gerek zorunlu din dersi uygulamasının kaldırılmasına karşı çıkan kişilere ve gerekse de Kuran kurslarına karşı çıkan kişilere 'Ailelerin çocuklarını istedikleri dini yaklaşıma göre yetiştirme hakkına saygı duymamaya daha ne kadar devam edeceksiniz? Bağnaz laikçiliğe ve bağnaz dindarlığa ne zaman dur diyeceksiniz? Devletin yahut iktidarların çocukları istediği tornadan geçirip istediği kalıba dökmesine, çocuğu devletin malı gibi gören köhnemiş anlayışlara daha ne kadar tahammül edeceksiniz?'

şeklinde soruların sorulması gerektiğini söyleyen Avcı, "Okullarda zorunlu din dersinin kaldırılmasına karşı çıkanla, ailenin çocuğuna istediği dini eğitimini verme hakkını kısıtlamak isteyen kişilerin demokrasiden nasibini alamamış yanlı ve bozuk bakış açıları birbirini besleyen toplumsal cephe oluşturma politikalardır. Toplumsal barış ve huzurumuz ancak hem zorunlu din dersinin kaldırılmasına hem de ailelerin istediği din eğitimini çocuğuna verebilmesini, ikisine birden samimi bir şekilde hoşgörü

gösterdiğimizde mümkündür" şeklinde konuştu.

(BK-NÇ-Y)

Haberler