Ankara: DYP'den Kürt Kökenli Vatandaşlarla İlgili Anket

DYP Genel Başkanı Mehmet Ağar'ın "PKK dağda silahla gezeceğine, ovada siyaset yapsın" yönündeki sözleriyle ilgili tartışma sıcaklığını korurken, DYP Ankara İl Başkanlığı, Ankara'nın köylerinde yaşayan Kürt kökenlilerin sorunlara bakışını belirlemek üzere anket yaptı.

Ankete göre, Ankaralı Kürt kökenliler en büyük sorunun işsizlik olduğunu, Doğu ve Güneydoğu Anadolu'daki olayların dış güçlerin oyunu olduğunu düşünüyor.

Ankara İl Başkanı Bülent Kuşoğlu tarafından düzenlenen basın toplantısıyla kamuoyuna duyurulan anketin amacı, Ankara'nın Haymana, Polatlı, Bala ve Şereflikoçhisar İlçeleri'ne bağlı yerleşim birimlerindeki Kürt kökenli vatandaşların çeşitli sosyal ve siyasi konulara ilişkin görüşlerini tespit etmek olarak belirlendi. 803 katılımcının 500'ünü erkek, 303'ünü kadınların oluşturduğu ankette görüş bildirilenler, bölgelerinin en önemli sorunu olarak yüzde 41.6 ile içme suyu, yüzde 13.7 ile yol-asfalt-ulaşım, yüzde 10.3 ile sağlık ocağı-sağlık personeli konularını ifade etti. Dini hassasiyetlerin düzeyi anlamak amacıyla yöneltilen soruya verilen cevaplara göre, araştırmaya katılanların yüzde 41.7'si 5 vakit namazını kıldığını ifade ederken, hiç namaz kılmadığını söyleyenlerin oranı yüzde 29.6 oldu. Katımcılar, gelecek konusunda nispeten ümitli bir tutum içinde olduğu gözlenirken, gelecekten umutsuz olanların oranı yüzde 13.3 olarak tespit edildi. Ankaralı Kürtler, en büyük sorunu yüzde 71.5'i işsizlik, yüzde 8.2'si bölücü terör, yüzde 9.6'sı yolsuzluk, yüzde 1.5'si dış politikadaki başarısız olarak gösterirken, kendileri için daha öncelikli konunun yüzde 36.5 ile ekonomik sorunların giderilmesi, yüzde 35 işsizliğin azaltılması, yüzde 7.3 terörün azaltılması olduğunu belirtti.

Araştırmaya katılanların yüzde 47.5'i Doğu ve Güneydoğudaki olayları dış güçlerin işi olarak tanımlarken, yüzde 13.9'u bölgenin uzun yıllardır ihmal edilmişliğinin sonucu olarak değerlendirdi. Olayları bölge halkını siyasi çözüm arayışının ürünü olarak ifade edenler yüzde 1.2, olayların az sayıdaki bölücünün işi olduğunu söyleyenler ise yüzde 1.9'da kaldı. Ankara'da yaşayan Kürtler'in yüzde 63.5'i Doğu ve Güneydoğu bölgesindeki terör olaylarıyla örgütün amacına ulaşamadığını ifade ederken, bu sorunun yüzde 28.9 oranında cevapsız bırakılmış olması, yüzde 7.6 oranında da örgütün, çeşitli düzeylerde başarıya ulaştığının ifade edilmesi dikkat çekti. Katılımcıların yüzde 61.4'ü Doğu ve Güneydoğu bölgesindeki terör olaylarından en büyük zararı bölge halkının, yüzde 26.5'i ise Türk devletinin gördüğünü ifade etti.

Araştırmanın sonuç bölümünde ise şöyle denildi:

"Orta Anadolu'nun Kürt kökenli olmayan diğer köylerinde nispeten yüksek hassasiyetle karşılanan bölücü terör konusunun, bu köylerde yerini ekonomik içerikli sorunlara bırakıyor olması dikkat çekicidir. Bölücü terörün dış güçlerin işi olarak tanımlanması ve Türkiye'nin Irak politikasına yönelik düşük sorun atıfları yanında, terör örgütünün amacına ilişkin soruların yüksek oranda cevapsız bırakılmış olması, bu çerçevede, diğer köylere göre farklı bir algılamanın varlığına işaret etmektedir. Bölge halkının, İç Anadolu'daki benzer şartlara sahip köylerle aynı sosyo-ekonomik düzeyde bir yaşam biçimine sahip olduğu halde, kendini diğer yerlerdeki insanlardan daha ihmal edilmiş gördüğü, bu ihmal edilmişlik psikolojisinin, insanların Kürtçe başta olmak üzere, kültürel kökenleri ile birleşerek, kendileriyle doğu ve güneydoğu bölgesinde yaşayanlar arasında duygusal paralellik oluşturduğu, duygusal paralelliğe karşılık, hemen hiç kimsenin fiilen bölgede yaşamayı düşünmediği söylenebilir".

Haberler