Haberler

AB Yolunda 'Tam Yol İleri'

Avrupa Birliği Genel Sekreteri Oğuz Demiralp, Avrupa Birliği'nin 2008'e Kadar Düşünme Dönemine Girip, İçine Kapandığını Vurgulayarak, "2007 Yılı Türkiye İçin Seçim Yılı da Olsa, Biz Hız Kesmeyeceğiz" Dedi.

Avrupa Birliği Genel Sekreteri Oğuz Demiralp, Avrupa Birliği'nin 2008'e kadar düşünme dönemine girip, içine kapandığını vurgulayarak, "2007 yılı Türkiye için seçim yılı da olsa, biz hız kesmeyeceğiz" dedi.

Avrupa Birliği Genel Sekreteri Oğuz Demiralp, yazılı medya kuruluşlarının Ankara temsilcileri ile düzenlediği toplantıda, Türkiye-Avrupa Birliği ilişkileri ve müzakere süreci ile ilgili bilgiler verdi. İhlas Holding Ankara Medya Grup Başkanı Nuri Elibol'un da katıldığı toplantıda, Demiralp ile Başbakanlık, Dışişleri Bakanlığı ve Avrupa Birliği Genel Sekreterliği bürokratlarının da bulunduğu heyet, Avrupa Birliği ile ilişkiler konusunda yaşanan süreci ve geleceği yönelik stratejileri anlattı. Toplantıda, Avrupa Birliği'nin 2008'e kadar düşünme sürecine girdiğinin ve içine kapandığının altı çizilen açıklamalar sırasında, Birliğin yaşaması için genişlemek zorunda olduğu belirtildi. Geçtiğimiz yıl yaşanan tarama sürecinin, Türkiye'nin eksikliklerinin görülmesi açısından büyük önem taşıdığına vurgu yapılan açıklamalar sırasında, Türkiye'nin, "Kıbrıs konusu nedeniyle müzakere süreci yavaşlamış da olsa" tespit edilen eksiklikleri gidermek için çaba harcayacağı belirtildi. Türkiye'nin 2007'ye dönük stratejisinin de ayrıntılı olarak anlatıldığı toplantıda, herşeye rağmen tüm alanlarda Avrupa Birliği standartlarına ulaşmak için 'çabaların sürdürüleceğine işaret edildi. "Kıbrıs kararı çıktı diye, Hijyen yasası'nı çıkarmayacak halimiz yok" görüşünün dile getirildiği toplantıda, Türkiye'nin, Avrupa Birliği'nin zorlaması olmadan da Avrupa Birliği standartlarına ulaşma çabasının herkes tarafından görüleceği belirtildi. Özellikle Kıbrıs nedeniyle AB'ye karşı soğuk bakan toplumun ilgisin artırmak için insanların hayat standartlarını yükseltecek AB kriterlerinin yerine getirilmesinin önemine dikkat çekildi. Bu kapsamda özellikle AB ile müzakerelerin yürütüldüğü bakanlıklarda 2007 yılı içerisinde kanunlardan daha çok uygulamaya yönelik olarak yüzlerce genelge ve yönetmelik çıkarılacağın belirtilen toplantıda, bu kapsamda her bakanlıktan ve kurumdan 2013 yılına kadar ki programlarını hazırlanmasının istendiği ifade edildi. "2007 seçim yılı diye gevşeyemeyiz, gelişerek, değişerek reformlara devam edeceğiz" denilen toplantıda, AB'nin itmesi, zorlaması olmadan da referandum yapılabileceğini tüm dünyaya gösterecekleri bildirildi. Toplantıda ayrıca 40 yıldır Türkiye'nin AB kapısında beklemesinde AB'nin ayak sürtmesinin yanında Türkiye'nin de bazı eksikliklerinin olduğuna dikkat çekilerek, AB'nin 2008 yılına kadar düşünme sürecine girdiğini, bu süreç içerisinde Türkiye'nin kendisini hazırlayacağı belirtildi.

Kıbrıs konusunu anlamaya başlayan AB ülkelerinin bu sorunun BM'ye sevk edilmesi düşünmelerinin olumlu bir gelişme olarak ifade edilen toplantıda, Kıbrıs'ta izolasyonlar kalkmadan Türkiye'nin Ek Protokol'ün gereklerini

yerine getirmeyeceğinin altını çizildi. Toplantıda ayrıca, Ek Protokolü imzalamanın Rum kesimini tanımak anlamına geldiği eleştirilerinin de doğru olmadığını belirtilerek, "Eğer Ek Protokol Rum kesimini tanımak anlamına

gelseydi AB bugün Rum Kesimini tanıyın diye baskı yapmazdı" denildi. Ayrıca, Türkiye'nin AB ile müzakereleri başlamak için Ek Protokolü teknik olarak imzalamak zorunda olduğuna da dikkat çekildi. Türkiye'nin 2007 yılı seçim yılı da olsa hız kesmeyeceği vurgulanan toplantıda ayrıca, Türkiye'nin kendisini değiştirme ve geliştirmesi konusunda toplumun canlı tutulması için medyaya da büyük görevler düştüğü de dile getirildi.

(SC-ÖK-Y)

Kaynak: İhlas Haber Ajansı / Güncel

Haberler

500
Yazılan yorumlar hiçbir şekilde Haberler.com’un görüş ve düşüncelerini yansıtmamaktadır. Yorumlar, yazan kişiyi bağlayıcı niteliktedir.
title