Yedaş, Kuraklık Nedeniyle Elektrik Üretim Maliyetlerinin Arttığını Bildirdi

AK Parti iktidarı elektriğe zam yapmama yönündeki eğilimini sürdürürken, vatandaş elektrikte tasarrufa gitmezse zammın kapıda olduğu bildirildi.

Kuraklığın ve hava sıcaklıklarının etkisiyle klima ve tarlaların sulanması için çalıştırılan su motorlarının sisteme yüklendiği, artan talebin karşılanması için barajlarda çalıştırılan türbin sayısının arttırıldığı, bunun da barajlardaki suyun azalmasına neden olduğu kaydedildi.

Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanlığı'nın "Şu anda elektrik sıkıntısı yok" demesine rağmen üretim yapmayan mobil santrallerin yöneticilerine "Hazır olun" mesajı vermesi ve diğer enerji kaynaklarına yönelmesinin halkın karanlıkta kalmaması için girişilen çabalar olduğuna dikkat çekildi.

Türkiye genelinde geçen yılın aynı dönemine göre yüzde 13 oranında azalan enerji üreten barajların doluluk oranı bu haliyle tehlike sinyali vermese de aşırı elektrik tüketiminden dolayı suyun azalmasından korkulduğuna işaret edildi.

Barajlardaki suyun tasarruf edilmesinin en güzel yolunun elektriğin az kullanılmasından geçtiğine dikkat çeken yetkililer, "Elektriği tasarruflu kullanırsak barajlardaki su yağışlar gelene kadar yeter. Ancak, klima ve su motorlarından dolayı yüklenme çok fazla ve talebi karşılayabilmek için olması gerekenden fazla türbin çalıştırılıyor. Bu da barajlardaki suyu tüketiyor. Ayrıca bu talep maliyetleri arttırıyor. Maliyetin artması zammı zorunlu kılar. Halkımız biraz daha fazla duyarlı olmalı ve tasarrufa

yönelmeli" dedi.

Yeşilırmak Elektrik Dağıtım Anonim Şirketi (YEDAŞ) 21. Bölge Müdürü Mehmet Özkan, Samsun'daki Altınkaya Barajı'nda yılda 1 milyar 632 milyon kilovat saat, Derbent Barajı'nda 257 milyon kilovat saat, Hasan Uğurlu'da 1 milyar 217 milyon kilovat saat ve Suat Uğurlu Barajı'nda 350 milyon kilovat saat olmak üzere toplam 3 milyar 106 milyon 350 bin kilovat saat elektik üretimi yapıldığını dile getirerek, "Bu enerji ulusal şebekeye aktarılıyor. Samsun olarak 2006 yılında ulusal şebekeden 1 milyar 350 bin

kilovat saat enerji alırken, bu yıl haziran sonu itibariyle 985 milyon kilovat saat enerji kullanmışız. Yüzde 13 artış söz konusu. Bu artış oranı temmuzda çok daha fazla. Samsun'un elektrik tüketimi arttı. Başlıca nedeni ise klimalardır" dedi.

Küresel ısınmanın dünyayı olduğu gibi Türkiye'yi de olumsuz etkilediğini, küresel ısınmaya karşı alınması gereken tedbirler olduğunu vurgulayan Mehmet Özkan, klimalara aşırı yüklenmeye ve kalitesiz klimaların kullanılmasına tepki gösterdi. Özkan, "Bir de bilinçsiz kullanıyoruz. Fiyatına bakıp ucuz klimaları alıyoruz, bu klima geniş mekanı soğutmuyor, uzun süre çalıştırıyoruz. Bunlar çok fazla elektrik tüketiyor. Reaktif enerji ürettiklerinden sisteme ters yönde enerji verip sistemin kapasitesini

düşürüyor ve teknik kayıplarımızı arttırıyor. TEDAŞ'ın trafolarının doluluk oranı yüzde 33. Ama bazı saatlerde bu oran yüzde 100'ü aşabiliyor. 24 saatte bir saat için kapasite artırımına gidilmez. Tavsiyemiz, kaliteli klimalar kullanılmasıdır" diye konuştu.

Enerji tüketiminin artmasının barajlardaki su seviyesini düşürdüğünü, dolayısıyla elektrik üretiminin de düştüğünü, aradaki farkın daha ucuz olan hidroelektrik santralleri yerine termik santraller ve bazı yerlerde mobil santrallere yönelindiğini açıklayan Özkan, şunları söyledi:

"Tabi termik ve mobil santrallerin tam kapasiteyle çalışması maliyeti zaten yüksek olan üretim maliyetini daha da arttırmaktadır. İşletme maliyeti arttığı için üretim maliyetinin artması ekonomimize yük bindirmektedir. Bunları abonelerimize yansıtma pozisyonuna düşebiliriz. Bu da hem elektriğe zam yapılmasına neden olmaktadır, zam yapılmazsa, ekonomimize yük binmektedir. Zam tamamıyla genel bir şey. Türkiye bazıyla ilgili. Elektriğe zam yapılacak diye bir şey diyemem ama maliyet arttıkça sattığımız

elektriğin de fiyatının artması gerekir. Üretim maliyeti arttıkça satışa da yansır. Bu ticaridir. Ancak son sözü siyasi iktidar söyler. Biz 'Elektriğe zam yapılacak' diyemeyiz."

Samsun'da "Üretime hazır olun" mesajı verilen mobil santrallerin üretim yapmasıyla ilgili de, "Mobil santraller, üretim yetmiyorsa tercih edilir. Ya elektriksiz kalırsın ya da mobil santrali kullanırsın" diyen Özkan, şöyle devam etti:

"Bugünkü noktada bana göre üretim yapmalıdır. Bir şekilde bir ihtiyacı karşılayacaksınız. İmkanları harekete geçireceksiniz. Sırayla en ucuzundan başlarsınız. Kötülerin içinden en iyisini seçersiniz. Tercih etmeniz lazım. Karanlıkta kalmak, sanayiyi durdurmaktansa mobil santrali çalıştırırsınız. Bu bir kaynaktır."

Şu anda dağıtım şirketleri ulusal enerji havuzundan elektriğin kilovat saatini 0.0102 YTL'ye alıp, tüketiciye 0.013 YTL'ye satıyor. Enerji havuzuna pahalı enerji kaynaklarından aktarım olduğunda maliyet artmış olacak. Bunun olmaması için vatandaşın tasarrufa gitmesi ve yağışlar gelene kadar barajlardaki suyun seviyesinin gereğinden fazla düşmemesi gerekiyor.

(AG-SA-SN-SN-Y)

Haberler