TÜM KATEGORİLER
Haberleşme Teknolojileri Kümelenmesi Basına Tanıtıldı
Türkiye'nin haberleşme alanındaki ilk kümelenmesi olan OSTİM Haberleşme Teknolojileri Kümelenmesi (HTK) basına tanıtıldı.
Türkiye'nin haberleşme alanındaki ilk kümelenmesi olan OSTİM Haberleşme Teknolojileri Kümelenmesi (HTK) basına tanıtıldı.
OSTİM Organize Sanayi Bölgesi (OSTİM OSB) Başkanı Orhan Aydın, OSTİM Konferans Salonu'ndaki tanıtım toplantısında, Türkiye'de haberleşme alanındaki yatırımların savunma sanayisinin de üstünde olduğunu söyledi.
Savunma sanayisinde Türkiye'nin önemli yerli ve milli ürünleri bulunduğunu belirten Aydın, "O alanda birçok şeyin farkındayız. Biraz da mecburiyetten ve kurumsal yapıdan kaynaklanan bir başarı hikayesi var. Haberleşme alanı da savunma kadar stratejik çünkü savunmanın da arka planında haberleşme teknolojileri var. Eğer bu teknolojileri kendimiz yapamazsak, savunmada da bazı şeyler buraya bağımlı olduğu için birtakım kısıtlamalara gidileceği çok açık." dedi.
Haberleşme sektörünün yerli ve milli olması konusunda hassasiyetleri bulunduğunun altını çizen Aydın, "Ulaştırma, Denizcilik ve Haberleşme Bakanlığı 4,5G ihalesini yaparken şartnameye yüzde 45 yerlilik oranı koymuştu. Biz bunun bireysel çabalarla olabileceğine inanmıyoruz. Bu nedenle sektörde gerekli çabayı sarf edecek yerli ve milli bir takım kuruyoruz." diye konuştu.
"Üç tane ürün satmak için yola çıkmadık"
HTK Yönetim Kurulu Başkanı Abdullah Raşit Gülhan da şu an kümelenme üyesi 63 firma bulunduğunu, yaklaşık 2 ay sonra sayının 150'ye ulaşmasını beklediklerini bildirdi.
Kümelenmenin amacının haberleşme teknolojileri alanında sürdürülebilir bir ekosistem yaratmak olduğunun altını çizen Gülhan, "Telekom sektörünün son 10 yıldaki altyapı yatırımları 55 milyar lira. Bu yatırımda Türk şirketleri gerçekten yerli ve milli çözümlerle ne aldılar, bunu sorgulamak lazım." değerlendirmesinde bulundu.
Gülhan, Türkiye'nin bu zamana kadar 175 milyon cep telefonu ithalatı yaptığını dile getirerek, "Bununla birlikte 175 milyon şarj cihazı girdi bu ülkeye. Her şarj cihazının 10 dolar olduğunu varsaysanız 1,7 milyar dolar şarj cihazı için dışarıya para ödedik. Türkiye'de sıfır üretim var. Üç tane ürün satmak için yola çıkmadık. Bu kümelenmenin temel argümanı dünyadaki devler gibi bir marka çıkarmaktır. Markası güçlü olmayan ülkeler, gelecekte başkalarının sömürgesi haline geleceklerdir." ifadelerini kullandı.
Türkiye'nin dünyada kişi başına 10 bin dolar düzeyindeki orta gelir tuzağında en fazla kalan ülke olduğuna işaret eden Gülhan, bu durumdan kurtulmanın yolunun üretimden geçtiğini söyledi.
Sorular
Konuşmaların ardından Aydın ve Gülhan, gazetecilerin sorularını yanıtladı.
Gülhan, kümelenmeye üye firmaların Türkiye'deki haberleşme altyapısına konu ürünlerin tamamını üretebilecek kabiliyete sahip olup olmadıklarının sorulması üzerine, kümelenme üyelerinden bazılarının yurt dışında inovasyon ödülü aldıklarını belirtti. Söz konusu firmalar arasında ihracat yapanların bulunduğunu kaydeden Gülhan, "Bizim kümelenmemiz içinde küçük üniversite enstitüleri var. Antenler, mikroceller yapıyorlar. Biz bunları sürdürülebilir kılarak marka haline getirmeliyiz." dedi.
Gülhan, haberleşme alanında yerliliğin artırılması için devletin alabileceği tedbirlerle ilgili bir soruya da Dünya Ticaret Örgütü kuralları ve Gümrük Birliği Anlaşması hükümlerini hatırlatarak yanıt verdi. İthalata yasak getirmenin zorluğuna işaret eden Gülhan, "Buna karşın, domatesimizin üzerindeki ilaç ilgili ülke tarafından ithalata engel gösteriliyorsa bizim de alabileceğimiz tedbirler vardır ancak sizin bir şeyi yasaklamanızdan öte yabancı muadil ürüne aynı şekilde cevap verecek kalitede ürünler üretmeniz gerekiyor." diye konuştu.
OSTİM OSB Başkanı Orhan Aydın da kamu kesimi olarak Bilgi Teknolojileri ve İletişim Kurumunun yaptığı çalışmaları desteklediklerini söyledi.
Kümelenmeyle ilgili ayrı bir mevzuatın gerekip gerekmediğine ilişkin soruyu da yanıtlayan Aydın, kümelenmenin bölgesel kalkınma mantığıyla ortaya çıktığını dile getirdi.
Aydın, OSTİM olarak kümelenme modeline gönül verdiklerini belirterek, "Avrupa'da bu işlerin nasıl yapıldığını inceledik. Kümelenme konusunda yurt dışındaki yapılanmaları biliyoruz. Kümelenmenin tek bir modeli yok. Haberleşme kümelenmesinde de Türkiye'deki bütün paydaşları çağırdık ama iş ortada kaldı. Sahiplenmezsek gidecekti. Biz de kümeyi kurmaya karar verdik." değerlendirmesinde bulundu.
