Zafer Partisi Genel Başkan Yardımcısı Cenkci: Onurlu Bir Sosyal Güvenlik Düzeni Kurulana Kadar Mücadelemizi Kararlılıkla Sürdüreceğiz

Güncelleme:
Facebook'da Paylaş Twitter'da Paylaş WhatsApp'da Paylaş Google News'de Paylaş

Zafer Partisi Genel Başkan Yardımcısı Mehmet Akif Cenkci, Türkiye'deki emekli maaşlarının yetersiz olduğunu ve emeklilerin hayatta kalma mücadelesi verdiğini belirterek, sosyal devlet anlayışına uymayan mevcut durumu eleştirdi. Partinin düzenlediği çalıştayda emeklilik sisteminin adaletsizlikleri ve çözüm önerileri masaya yatırıldı.

(ANKARA) - Zafer Partisi Genel Başkan Yardımcısı Mehmet Akif Cenkci, "Bugün Türkiye'de emekli, emekliliğin keyfini değil hayatta kalma mücadelesini yaşıyor. Torununa harçlık veremeyen, kurban kesemeyen, temel ihtiyaçlarını karşılayamayan bir emekli profili sosyal devletin kabul edeceği bir tablo değildir. Asgari ücret 22.104 liraya çıkarken en düşük emekli maaşının 16.881 liraya sıkıştırılması, devletin kendi emeklisine asgari yaşam hakkını dahi tanımadığını gösteriyor" dedi.

Zafer Partisi 30 Kasım'da Ankara'da, parti Genel Başkanı Ümit Özdağ'ın katılımıyla "Emekliye Adalet, Dul ve Yetim Ailelerine Ekonomik Güvence Çalıştayı"nı gerçekleştirdi. Genel Başkan Yardımcısı Mehmet Akif Cenkci, çalıştaya ilişkin yaptığı yazılı açıklamada, şunları kaydetti:

"Bu çalıştay, Türkiye'de emeklilik sisteminin bütün yönleriyle ele alındığı, geniş katılımlı ve güçlü bir toplumsal dayanışma toplantısı oldu. Biz bu çalıştayda sadece emekli maaşlarındaki adaletsizliği değil, emekliliğe giden yolu yani sistemin tamamını konuştuk. SGK'nın SSK, Bağ-Kur ve Emekli Sandığı statüleri arasındaki farklı uygulamaların yarattığı adaletsizliği, prim günlerindeki uyumsuzlukları, 2008 sonrası reformun doğurduğu gelir kayıplarını ve bugün emekli olamayan milyonların yaşadığı yapısal sorunları masaya yatırdık.

"Bu tablo sosyal devlet anlayışıyla bağdaşmıyor"

Aynı prim gününü doldurmasına rağmen farklı kurumlardan emekli olan vatandaşların bambaşka maaşlar aldığı bu düzen artık sürdürülemez. SSK'lı başka, Bağ-Kur'lu başka, Emekli Sandığı başka uygulamaya tabi tutuluyor. Bu tablo sosyal devlet anlayışıyla bağdaşmıyor. Çalıştayımızda, bu adaletsizliğin giderilmesi için kapsamlı çözüm önerileri geliştirdik. Ayrıca Türkiye'nin gündeminde yeterince yer bulmayan en kritik başlıklardan biri olan kademeli emeklilik sorununu detaylı biçimde tartıştık.

Özellikle 9 Eylül 1999–30 Nisan 2008 arasında sigorta başlangıcı olan milyonlarca vatandaşın emekliliğe erişimin yıllarca ötelenmiş olması, artık acilen çözülmesi gereken bir adaletsizliktir. Bu çalıştay, kademeli emeklilik bekleyenlerin sesini yükselten önemli bir platform olmuştur. Bugün Türkiye'de emekli, emekliliğin keyfini değil, hayatta kalma mücadelesini yaşıyor. Torununa harçlık veremeyen, kurban kesemeyen, temel ihtiyaçlarını karşılayamayan bir emekli profili sosyal devletin kabul edeceği bir tablo değildir.

"Türkiye bu adaletsiz sistemi taşımak zorunda değil"

Asgari ücret 22 bin liraya çıkarken en düşük emekli maaşının 16 bin liraya sıkıştırılması, devletin kendi emeklisine asgari yaşam hakkını dahi tanımadığını gösteriyor. Biz Zafer Partisi olarak diyoruz ki: Emekli açlık sınırında değil, onur sınırında yaşamalıdır. Ekonomik güvence emeklinin hakkıdır ve bu hakkı teslim etmek devletin sorumluluğudur. Çalıştaydan çıkan sonuçları, talepleri ve çözüm önerilerini rapor haline getirerek kamuoyuyla paylaşacağız. Türkiye bu adaletsiz sistemi taşımak zorunda değil. Emeklilerimiz, dul ve yetim ailelerimiz, staj mağdurlarımız ve çalışanlarımız için hakkaniyetli, sürdürülebilir ve onurlu bir sosyal güvenlik düzeni kurulana kadar mücadelemizi kararlılıkla sürdüreceğiz."

Kaynak: ANKA / Güncel
Haberler.com
500
Haberler.com'da yer alan yorumlar, kullanıcıların kişisel görüşlerini yansıtır ve haberler.com'un editöryal politikası ile örtüşmeyebilir. Yorumların hukuki sorumluluğu tamamen yazarlarına aittir.
title