Haberler

(Özel Haber) Mısır Araştırma Enstitüsü Türk Tarımının Gücüne Güç Katıyor

Mustafa Kemal Atatürk'ün talimatıyla Sakarya'nın Arifiye ilçesinde kurulan Sakarya Mısır Araştırma İstasyonu, kurulduğu 1926 yılından bu yana Ar-Ge çalışmaları yaparak geliştirdiği farklı türdeki mısırlarla Türk tarımının gücüne güç katıyor.

Mustafa Kemal Atatürk'ün talimatıyla Sakarya'nın Arifiye ilçesinde kurulan Sakarya Mısır Araştırma İstasyonu, kurulduğu 1926 yılından bu yana Ar-Ge çalışmaları yaparak geliştirdiği farklı türdeki mısırlarla Türk tarımının gücüne güç katıyor.

Sakarya'nın Arifiye ilçesinde faaliyet gösteren araştırma istasyonu, Türkiye'nin mısır konusunda koordinatör enstitüsü konumunda bulunuyor. Enstitüye ait arazilerde geliştirilen özel hatlardaki ıslah işlemleriyle üretilen mısır tohumları, tescillendikten sonra ihaleyle özel tohum firmalarına satılıyor. Mısır Araştırma İstasyonunun amacı, bölge çiftçisine yeni teknik ve teknolojileri aktarmak olduğu belirtiliyor.

Hastalıklara dayanıklı, üstün kalite ve verime sahip yeni mısır çeşitleri geliştirilen istasyonda fasulye, kabak gibi sebze türü bitki tohumları ıslah ediliyor. İstasyonda bugüne kadar 24 çeşit mısır tohumu, 33 çeşit buğday tohumu ıslahı gerçekleştirildi. 10 binin üzerinde hat elde edildi.

Koordine görevi gören istasyona bağlı Türkiye'de 6 istasyon bulunuyor. İstasyonun sorumluluk alanı içerisinde Zonguldak, Çanakkale, İzmit, Düzce ve Sakarya'nın aralarında bulunduğu Kuzey Ege ve Marmara'nın bazı illeri yer alıyor.

Dünyadaki mısır ıslah çalışmalarının 1800'lü yıllarda başladığına dikkat çeken Sakarya Mısır Araştırma Enstitüsü Müdürü Yavuz Ağı, ülke olarak ıslah çalışmalarına 150 yıl sonra başlamamıza rağmen geliştirilen çeşitlerle yabancı türlerle yarışabilecek durumda olduğumuzu kaydetti. Merkezi Meksika'da bulunan Uluslararası Mısır ve Buğday Geliştirme Merkezi'yle buğday konusunda 1970'li yıllardan beri materyal alışveriş yapıldığını anlatan Ağı, şöyle konuştu: "Gerek istasyonda elde edilen yerli hatlardan 16 ülkeye, gerek 16 ülkeden ülkemize gelen genetik materyallerle yapılan melezleme neticesinde çok sayıda çeşit piyasaya sürüldü. Pakistan ve Sudan gibi birçok ülkeye tohum ihracatı gerçekleştiriyoruz."

Ağı, yaptığı açıklamada, müdürlüğün 1926 yılında ulu önder Atatürk tarafından çiftçilerimize yeni teknik ve teknolojileri aktarmak için ülkemizde kurulan kuruluşlardan biri olarak Sakarya'da kurulduğunu bildirdi. O günden bugüne kadar müdürlüğün 8 defa isim değişikliğine uğradığını anlatan Ağı, sözlerini şöyle sürdürdü: "Tarım Bakanlığının kuruluş kanununun değişmesiyle birlikte Mısır Araştırma İstasyonu olarak çalışmalarımıza devam etmekteyiz. 1926 yılında yurt dışından gen materyaller getirtilmiş. Bunlar ülkemizde adapte edilmiş. Çalışmalara devam edilmiş. Bugüne kadar buğdayda 34 çeşit, mısır da 21 çeşit kestane ve buğdayda bir olmak üzere çalışmalarda bulunmaktayız. Yeni geliştirdiğimiz tohumları ihale yoluyla tohum firmalarına satıyoruz. Satılan bu üretim hakları neticesinde tohum firmaları üretimlerini yaparak belli bir kısmını geri gönderme yapıyor. Ticareti tamamen tohum firmaları kanalıyla yapılmış oluyor. Çiftçilerimize de bu sayede bizim yeni geliştirdiğimiz tohumlar ulaşmış oluyor. Buğdayda 6, Mısır'da 4 çeşidimizin şu an itibariyle tohum firmaları kanalıyla üretimleri yapılmaktadır. Yine buğdayda iki çeşidimiz tescildedir. Mısırda da gelecek yıl 3 çeşidimiz tescil edilecektir. Böylece mısırda 25 buğdayda da 36 çeşide ulaşmış olacağız."

Enstitüde görevli yüksek ziraat mühendisi Rahime Cengiz ise, MAİ'nin Türkiye'de kamuda yürütülen mısır ıslah çalışmaları agronomi -biyoteknoloji gibi diğer araştırma alanlarında projeleri koordine eden, yeni projelerin üretilmesini sağlayan bir enstitü olduğunu belirterek şunları söyledi: "Bizim haricimizde 5 enstitü daha yürütüyor. 10 enstitü Agronomi çalışmaları devam ediyor. Onların ıslah çalışmalarını gerektiren materyaller buradan geliştirilerek enstitülere gönderiliyor. Klasik yöntemle geliştiriyoruz. 2010 yılından bu yana TÜBİTAK'tan aldığımız destekle innova denilen yeni teknikle entegre ettik. Bununla melez mısır çalışma geliştirmesinde kullanılan ebeveyn hatları daha kısa sürede elde edebiliyoruz. Klasik yöntemle bunları elde etmek 6-8 yılımızı alıyor fakat innova teknikle 1-2 yıl gibi kısa sürede bu ebeveyn hatları elde edebiliyorsunuz." - SAKARYA

Kaynak: İhlas Haber Ajansı / Güncel

Mustafa Kemal Atatürk Arifiye Sakarya Politika Güncel Haberler

500
Yazılan yorumlar hiçbir şekilde Haberler.com’un görüş ve düşüncelerini yansıtmamaktadır. Yorumlar, yazan kişiyi bağlayıcı niteliktedir.
title