Eib Başkanı Türkmenoğlu'ndan Faiz İndirim Oranına Tepki

Gazetelere tam sayfa "Yeter Artık İndirin" başlıklı ilanlar vererek, faiz oranlarını indirmesi için Merkez Bankası'na (BM) çağrıda bulunan ihracatçılar, beklentilerinin çok uzağında bir indirim oranı ile karşı karşıya kalınca Merkez Bankası'ndan umudu kestiler.

Merkez Bankası'ndan faiz oranlarında şok indirim beklerken, 0.5 puanlık indirim ile hayalkırıklığına uğrayan ihracatçıların tepkisi sürüyor. Ege İhracatçı Birlikleri (EİB) Başkanlar Kurulu Başkanı Mustafa Türkmenoğlu, Merkez Bankası Para Politikası Kurulu'nun borçlanma faiz oranını yüzde 17,25'den, 16,75'e çekmesini, "Dağ fare doğurdu. Merkez Bankası dolar çıkarken faizleri arttırma konusunda şahin gibi, dolar inerken ise faizleri düşürme konusunda güvercin gibi hareket ediyor" sözleriyle eleştirdi.

Merkez Bankası'nın 2006 Mayıs ayında dolar kurunun 1.4 YTL'den 1.7 YTL'ye çıktığında faiz oranlarını 13.25'ten arka arkaya yaptığı radikal artışlarla 17.50'ye çıkardığını hatırlatan Türkmenoğlu, "Merkez Bankası Doları kuru 1.4'lerden kısa süreliğine 1.7'lere çıktığında faiz oranlarında yüzde 4.5 yükseltmeye gitmişti. Bu sefer ise, Temmuz sonlarında 1.4'ün üzerinde olan kur 1.17'lere düştüğünde maalesef aynı hassasiyeti göremiyoruz. Yarım puanlık düşüş bile düşünülerek yapılıyor. Merkez Bankası dolar

yukarı seyir izlerken şahin, aşağı seyir izlerken ise güvercin şeklinde hareket etmektedir. Ülkemiz her geçen gün artan nüfusu, yeni işsizlerin eklenmesi nedeniyle hızlı büyümeye ve yeni yatırımların yapılmasına muhtaçtır. Yüksek faiz ise yeni reel yatırımların önündeki en temel engeldir" diye konuştu.

Merkez Bankası'nın tek hedefinin enflasyonu düşürmek olduğunu ancak bunda da tam anlamıyla başarılı olduğunu söylemenin mümkün olmadığını iddia eden Türkmenoğlu, şöyle devam etti: "Merkez Bankası faiz oranlarında; üreten, istihdam eden ve ihracat yapan kesimlerin taleplerinin aksine hareket etmekte ve ekonominin gerektirdiği indirimleri enflasyon hedefini gerekçe göstererek yapmamaktadır. Enflasyon hedefinde de ne kadar başarılı olduğu ortadadır. Üreten, istihdam sağlayan, ihracat yapan reel kesim bu

şartlarda ayakta kalamadıktan sonra enflasyonu düşürseniz bile kime ne faydası olacaktır."

"MERKEZ BANKASI TOPLUMUN TEPKİSİNİ ÖLÇEMEMİŞ"

Türkiye İhracatçılar Meclisi (TİM) başta olmak üzere değişik sivil toplum kuruluşları tarafından geçtiğimiz günlerde gazetelere verilen "Yeter Artık İndirin" başlıklı ilanın Merkez Bankası tarafından yeteri kadar algılanamadığının anlaşıldığını savunan Türkmenoğlu, MB'nin tutumunun kayıtlı ekonominin en büyük temsilcisi olan ihracat dünyasının rekabet gücünü kaybetmesine ve bütün pozitif verileri ters yüz yapabileceği uyarısında bulunmak zorunda olduklarını çünkü bıçağın kemiği keser hale geldiğini

söyledi. Türkmenoğlu şöyle konuştu: "Rekabet gücü olmayan bir sanayinin ülke ekonomisine yansımaları çok ağır bedeller getirir" diyen Türkmenoğlu, "Biz ihracatçılar döviz kurlarının normal bir seviyeye gelmesini ve rekabet gücümüzün yok olmamasını istemekteyiz. Bu gidişat emekle işveren arasında telafi edilmesi çok zor olan sorunlar yaratmaya gebe. İhracat dünyası son 5 yıldır yakalanan istikrarın devam etmesini ve yapısal reformların kesintisiz sürdürülmesini beklemektedir."

MB'nin 0.5 puanlık faiz indirim kararı ile üreten, istihdam sağlayan, ihracat yapan kesimlerin yanında değil karşısında olduğunu açıkça ortaya koyduğunu belirten EİB Başkanlar Kurulu Başkanı Mustafa Türkmenoğlu, MB'nin sağladığı bu imkanlardan faydalanan yerli ve uluslararası rantiyecilere de şöyle seslendi: "Türkiye bugün yüzde 10'u aşan reel faiz ile sıcak para cenneti haline gelmiştir. Uluslararası rantiyeciler için hatırlı müşteri konumundaki Türkiye'de durum sonsuza kadar bu şekilde devam

etmeyecektir. Üretim ve istihdam bir ekonomi için olmazsa olmazların başında gelmektedir. Yarın üretimin olmadığı bir yerde ne gayri menkulun ne de faizin getirisi devamlı olmaz. Bindiğiniz dalı kesmeyin."

TÜRKİYE 2001 KRİZİNE DEĞERLİ TL NEDENİYLE GİRDİ

Türkiye'nin son yıllarda yaşadığı en önemli ekonomik krizlerin başında gelen 2001 krizinin ana nedeninin aşırı değerli TL olduğu konusunda herkesin mutabık olduğuna işaret eden Türkmenoğlu, şu anda YTL'nin 2001 krizi öncesinden daha değerli hale geldiğini, paramızın aşırı değerli olmasından dolayı birçok malın üretiminin ülkemizden yurt dışına kaydığını, bunun da içeride iş hacminin daralmasına, dolayısı ile devletimizin vergi kaybına uğramasına neden olduğunu belirtti.

Dünyanın en büyük ekonomik gücü olan Amerika Birleşik Devletleri'nin yüksek cari açığı yüzünden parasının 2002 den bu yana yüzde 60 civarında değer kaybettiğine işaret eden Türkmenoğlu, bu ortamda ABD'nin enflasyonunun hiç yükselmediğine vurgu yaptı.

(EY-YK-HO-E)

Haberler