Haberler

Dha Yurt Bülteni-8

CUMHURBAŞKANI' NA SUİKAST TİMİ DAVASI DEVAM EDİYOR1)BİNBAŞI TANER BERBER: POLİS KİMLİĞİNİ GÖRÜNCEYE KADAR OLAYI BİLMİYORDUMCUMHURBAŞKANI Recep Tayyip Erdoğan'ın Marmaris'te kaldığı otele, 15 Temmuz darbe girişimi gecesi saldırı düzenleyen 1'i firari 37 darbeci askerin aralarında bulunduğu...

CUMHURBAŞKANI' NA SUİKAST TİMİ DAVASI DEVAM EDİYOR

1)BİNBAŞI TANER BERBER: POLİS KİMLİĞİNİ GÖRÜNCEYE KADAR OLAYI BİLMİYORDUM

CUMHURBAŞKANI Recep Tayyip Erdoğan'ın Marmaris'te kaldığı otele, 15 Temmuz darbe girişimi gecesi saldırı düzenleyen 1'i firari 37 darbeci askerin aralarında bulunduğu 47 kişinin yargılanmasına Muğla 2'nci Ağır Ceza Mahkemesi'nde devam edildi. Duruşmada ifade veren Binbaşı Taner Berber, FETÖ'yle kendisinin ve tutuklu bulunan grubun alakasının olmadığını, olayın mahiyetinin Marmaris'teki polisin kimliğini gördükten sonra anladıklarını, arazide firar etmelerinden de pişman olmadığını söyledi.

Geçen 15 Temmuz'daki darbe girişimi sırasında, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın Marmaris'te kaldığı otele saldırı düzenleyen Özel Kuvvetler ve Muharebe Arama Kurtarma (MAK) timlerininin de aralarında bulunduğu 44 tutuklu sanığın yargılanmasına Muğla 2'nci Ağır Ceza Mahkemesi'nde devam edildi. Yoklamayla başlayan duruşmada ilk olarak sanıklardan darbe öncesinde Çiğli 2'nci Ana Jet Üs Komutanlığı MAK timleri birlik komutanı Binbaşı Taner Berber verdi. Suikast girişimin planlayıcısı Gökhan Şahin Sönmezateş ile darbe teşebbüsü günü ilk kez buluştuğunu söyleyen Taner Berber, "Polis ifademde daha önce Ankara'da buluştuğumuzu anlattım. Ancak beni ailemle tehdit ettiler. Bende bunun üzerine ifademde böyle bir kurgu yaptım. Bayramda sadece kutlama için aradım. Gökhan general havalimanından geldikten sonra kendisinin yanına gittim. Bana terör operasyonu olabileceğini söyledi ve ekip kurmamı istedi" dedi. Darbe teşebbüsü günü bombayla kapı açma eğitimi aldıklarını da kabul eden ancak bunun Marmaris olayıyla ilgisi bulunmadığını ileri süren Berber, "12 kişilik bir ekip oluşturdum. Bunları mesai sonrası olduğu için birliğe çağırdım. Kuzu başçavuşumla, Gökhan generalin yanına gittim. İstanbul'dan özel kuvvetlere bağlı bir ekibin geleceğini, bizimde onların emniyetini almamızı istedi. Bende Kuzu başçavuşumla yanından ayrıldım. Personelimin yanına gittim. Telefonlarını arabalarına bırakmalarını istedim. Ben dahil herkes bıraktı. Sonra da depoda buluştuk. Ben Gökhan generale olayın mahiyetini sorduğum zaman terör operasyonu olduğunu söyledi. Ben de bu bilgiyi ekibime verdim. Telefonları da bilgi güvenliği önemli olduğu için bıraktık" dedi. Taner Berber, ekibiyle yaptığı toplantıda, çatışmaya girmeyeceklerini ancak isteyen olması durumunda evine dönebileceklerini söylediğini de ifade etti.

ÖZEL KUVVETLER SİLAHLARINI ÇİĞLİ'DEN KAYIT DIŞI ALMIŞ

Özel kuvvetlere bağlı ekibin saat 22.30 gibi Çiğli'ye geldiğini söyleyen Taner Berber, Şükrü Seymen'le muhatap olduğunu, hiç silahlarının olmadığını söylemesi üzerine de, kendi silahlarından verdiklerini anlattı. Bu sırada araya giren Mahkeme Başkanı Emirşah Baştoğ, bu tür operasyonları neden üstlerine haber vermediğini ve kendisinden sorumlu olmayan bir kişiden emir aldığını sordu. Taner Berber bunun üzerine, "Kendisi Genelkurmay'da görevliydi. Bu nedenle de üstüme bunu bildirmedim. Ayrıca kendisi de o sırada üstü bulunmuyordu. Nerede bulunduğunu da bilmiyordum. Bu operasyonu ben biliyorsam, üstlerimin de bilgisinin olabileceğini düşündüm" dedi. Bu kez Mahkeme Başkanı, silahların zimmetsiz olarak verilmesinin askeriyede uygun olup olmadığını sordu. Berber bu soruya da, "Zimmete kaydetmemiz lazımdı ama sonuçta operasyona gidiyoruz. ve onların hiç malzemesi yoktu. Ayrıca orada da böyle bir ortam olmadı. Silah verme yetkimiz yok ancak aciliyet varsa olabilir" dedi.

DEPODA DARBEYİ ÖĞRENMİŞLER

Tamer Berber, suikast için gerekli hazırlıklar sürdüğü sırada Gökhan Şahin Sözmezateş'in depoda kendilerine TSK'nın emir komuta içerisinde yönetime el koyduğunu, emirlerin artık Genelkurmay Başbakanı'ndan alınacağını, operasyonlarının da devam edeceğini söylediğini anlattı. Mahkeme Başkanı'nın 'Ülkede bu kadar karışıklık var. TSK el koymuş, biz neden terör operasyonu yapıyoruz diye sormadın mı? " yönündeki sorusuna Taner Berber, "Bunları soracak ortam olmadı" yanıtını verdi.

POLİSİN KİMLİĞİNİ GÖRÜNCE ANLAMIŞ

Marmaris'e gitmek için yaptıkları hazırlıkları da ifadesinde söyleyen Taner Berber, emir komutanın Şükrü Seymen'de olduğunu, görev paylaşımı yaptıklarını, yaklaşık yarım saat helikopterde bekledikten sonra hareket ettiklerini anlattı. Özel kuvvetler için tedbir amaçlı, makinalı tüfekler ile 25 bin mermiyi sandıklar içerisinde yanlarına aldıklarını da öne süren Taner Berber, "İlla kullanacağız diye almadık. Sandıkta ne varsa aldık. Gideceğimiz yerin sadece Marmaris olduğunu biliyorduk. Başka bir şey bilmiyorduk. Görevi de kimin verdiğini bilmiyorum. Saat 02.20 gibi havalandık Marmaris'te oteller bölgesine indik. Seri şekilde helikopteri terk ettik. Ben bu sırada havaya ateş açtım. Şükrü Seymen'in uyarısı üzerine de bıraktım. Ekibin emniyetini aldık" dedi. Bir süre sonra silah seslerini duyduğunu ifade eden Taner Berber, "Çatışma bölgesiyle aramda 250 - 300 metre vardı. Yaşananlara çok vakıf olmadım. Geri çekildiğimiz sırada yanımıza üç kişinin geldiğini gördüm. Onlardan kimlikleri sordum. Bana polis kimliğini gösterdi. Onu gördüğüm zaman olayların bizim bildiğimizden çok farklı olduğunu cereyan ettiğini, anladım. Olayın vehametini gördüm ama iş işten geçmişti" dedi.

ARİZİYE KAÇTIĞIM İÇİN PİŞMAN DEĞİLİM

Saldırı sonrası yaşanan çatışmalar ve kaçışlarını da anlatan Taner Berber, kimseyi öldürmek gibi kasıtlarının olmadığını isteselerdi daha fazla ölüm olabileceğini ileri sürdü. Mahkeme Başkanı Melihşah Baştoğ, olayın gerçek yüzünü gördüğü halde neden teslim olmadığını sorması üzerine Taner Berber, "Bunun iki nedeni var. Birincisi grup psikolojisi, ayrı hareket etmek istemedim. İkincisi de teslim olduktan sonra polislerce birçok askerin öldürüldüğünü duydum. Ellerinden vurulduğunu parmaklarının koptuğunu öğrendim. Bunun içinde teslim olmadığım için iyi yapmışım. Araziye çıktığım için pişman değilim" dedi. Taner Berber, Mahkeme Başkanı'nın neden polislere hemen teslim olmadığına yönelik sorusunu yinelemesi üzerine, "Aslında daha sonra yatıştıktan teslim olmayı düşünüyordum" dedi.

BEN BİR TEK CAMİ İMAMI TANIRIM

Mahkeme Başkanı'nın FETÖ üyesi olup olmadığına yönelik sorusunu da yanıtlayan Taner Berber, "FETÖ imamı olarak kimseyi bilmem. Örgütünün işleyişini de bilmiyorum bir tek imam bilirim o da camı imamı" yanıtını verdi. Taner Berber ifadesinde ayrıca, "İddianamenin önemli kısmı FETÖ faaliyetinde bu darbe girişiminin yapıldığı, kamuoyunda da bu yönde mutabakat olduğu iddia ediliyor. Bizlerin de bu örgütün üyesi olduğumuz iddia ediliyor. Bizden askeri okuldan bu yana çeşitli araştırmalara tabi tutulduk. Örgütle irtibatımız olsaydı, ortaya çıkardı. Ben dahil hiçbirimizin örgütle alakası yok. Bu oluşumla ilgisi olmayacak birisi varsa, arkamda duran gruptur. ByLock'un varlığını polisteki ifadem sırasında öğrendim. Okullarına gitmedim. Bankalarında hesabım yok. Vatanını seven, Atatürk ilkelerine bağlı milliyetçi bir subayım. Örgütle bağım yok" dedi. Zekeriya Kuzu'nun kendisiyle ilgili FETÖ üyesi olabileceğini yönelik iddiasına ise, onun kendi düşüncesini aktırdığına inandığını söyledi.

NEDEN ÇİĞLİ ÜS OLARAK SEÇİLMİŞ

Mahkeme Başkanı savunmasının sonlarına doğru Taner Berber'e 'herkesin farklı noktalardan geldiğini ve neden Çiğli'nin üs olarak seçildiği' sorusunu yöneltti. Taner Berber bu soruya, "Askerliğin esası disiplindir. Emirlere riayet etmektir. Ben de emirlereuydum. Birde birliğime tecrübe olur diye düşündüm" dedi.

KUTU

DAVANIN GEÇMİŞİ

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'a, FETÖ'nün 15 Temmuz'daki darbe girişimi sırasında kendisine suikast düzenleyen 44'ü tutuklu 47 kişi hakkında, Muğla Cumhuriyet Başsavcılığı da, soruşturmanın ardından iddianameyi tamamladı. Sanıkların her biri için 6 kez ağırlaştırılmış müebbet hapis cezası istenen iddianame, mahkeme tarafından kabul edildi. Örgüt lideri Fethullah Gülen'in de bulunduğu, 3'ü firari toplam 47 kişi hakkında 'Cumhurbaşkanına suikast', 'anayasayı ihlal', 'yasama organına karşı suç', 'hükümete karşı suç', 'silahlı terör örgütü yöneticisi olma', 'yerine getirdiği kamu görevi nedeniyle kasten öldürme', 'yerine getirdiği kamu görevi nedeniyle kasten öldürmeye teşebbüs etme', 'kasten öldürmeye teşebbüs', 'zincirleme şekilde cebir ve tehdit kullanarak kişiyi hürriyetinden yoksun kılma neticesi sebebiyle ağırlaşmış yaralama', 'zincirleme şekilde silahla tehdit', 'Cumhurbaşkanına hakaret', 'zincirleme şekilde kamu görevlisine görevi nedeniyle hakaret', 'kamu malına zarar verme, mala zarar verme, nitelikli olarak konut dokunulmazlığının ihlali ve nitelikli yağma' suçlarından 6'şar kez müebbet hapis cezasına çarptırılması istendi. Soruşturma sürecinde, 73'ü mağdur ve müşteki ile 86'sı tanık olmak üzere toplam 203 kişinin ifadesine başvuruldu.

Görüntü Dökümü

---------------------------

Önlemlerden görüntü.

Duruşma salonundan görüntü.

Haber: Taylan YILDIRIM - Cavit AKGÜN, Kamera: Yasin TİNBEK / MUĞLA

=========================================================

2)TÜRK ASKERİNDEN KARDAK'TA YAKIN İNCELEME

KARDAK Kayalıklarında devriye nöbetini sürdüren sahil güvenlik ekipleri, bugün 2 metre kadar yaklaşarak bot üstünden kayalıklarda inceleme yaptı, fotoğraf ve görüntü Çekti. Yunan askeri ise Türk subaylarını 1 mil uzaktan izlemekle yetindi.

Türk ve Yunan sahil güvenlik ekipleri, Muğla'nın Bodrum İlçesi'nin Gümüşlük Mahallesi'ne 3.8 mil uzaklıktaki Kardak kayalıklarında nöbetini sürdürüyor. Yalıkavak Limanı'nda konuşlu 302 nolu Türk sahil güvenlik botu, bugün saat 12.05'te, Kardak kayalıklarına 2 metre kadar yaklaştı. İki kayalığın arasında yaklaşık 10 dakika kadar sabit kalan botun üzerine 5-6 subayın çıkarak, fotoğraf ve görüntü çektiği görüldü. Yunan botu ise o anları, 1 mil uzaktan Kalalimnos Adası önlerinden izledi. Bölgede halen 2 Yunan sahil güvenlik botu ile 3 Türk sahil güvenlik botu, kayalıklara 1 mil mesafede bekleyişini sürdürüyor.

YÜK GEMİSİ HAREKETLENDİRDİ

Öte yandan Yalova'dan gelerek Mısır'a fabrika baca ve teçhizatlarını götüren 170 metre uzunluğundaki Karadeniz Powership şirketine ait 'Yasinbey' isimli yük gemisi, Kardak kayalıkları bölgesinden geçerken, Yunan botunun hareketlendiği görüldü. Aynı anda bölgede devriye görevi yürüten 101 nolu sahil güvenlik botu, kayalıklara ve Yasin beye yönelince, Yunan botu geriye dönmek zorunda kaldı. 170 metre uzunluğunda üzerinde bacalar bulunan Yasin Bey isimli geminin Kardak yakınlarından geçişinde ilginç görüntüler oluştu.

Görüntü Dökümü

--------------------------

Yasin Bey isimli dev geminin Kardak'tan geçişi, Türk ve Yunan botları

Türk botunun Kardak'a gelmesi ve subayların botun üzerine çıkarak kayalıklarda inceleme yapması

(Haber-Kamera: Yaşar ANTER / BODRUM (Muğla),

=========================================================

3)ELEKTRİKSİZ KALAN MAHALLELİLER DEDAŞ BİNASINI BASMAK İSTEDİ

BATMAN merkez Bağlar Mahallesi'nde yaşayanlar 5 gündür elektriklerinin olmamasından dolayı Dicle Elektrik Dağıtım Anonim Şirketi (DEDAŞ) Batman İl Müdürlüğü'ne gitmeleri üzerine yaşanan gerginlik, polis ekipleri tarafından yatıştırıldı.

Merkezde Bağlar Mahallesi'nde 5 gündür sık sık elektrik kesıntilerinin yaşxanması üzerine vatandaşlar, DEDAŞ İl Müdürlüğü binasının kapısına dayanınca gerginlik yaşandı.100 kişilik mahalle sakinleri, Mahalle Muhtarı Mahzar Yiğit ile birlikte DEDAŞ İl Müdürü Yusuf Acar ile görüşmek için binaya geldi. Binadaki görevliler, vatandaşların binaya girişlerine izin vermeyince gerginlik çıktı ve İl Müdürü Acar ile muhtar Yiğit arasında itişmeler yaşandı. Kısa süreli yaşanan gerginlik polis ekiplerinin araya girmesiyle yatıştırıldı. Yaşananlara tepki gösteren Bağlar Mahallesi Muhtarı Mazhar Yiğit, elektrik kesintisinden dolayı defalarca yetkililere bildirmelerine rağmen, sorunlarının çözülmediğini öne sürdü. Yiğit, "Bağlar Mahallesi'nde 57 trafolarımız var. Sürekli elektrik kesintisi yaşanıyor. Bu durumu defalaralarsa söyledik. Astım, bronşit hastamız olduğunu söyledik. Yazışmalar yaptık. Daha sonra DEDAŞ Müdürü Yusuf Açar mahalleye geldi vatandaşlara geldi bana diyor ki 'Direği kuracaksın, çembere alacaksın ondan sonra bakarım 5 güne kadar kurabiliriz' dedi. Ben kendisine dedim ki 5 gündür elektriğimiz yok, bunu yapmayın. Gelin bu sorunu çözelim dedim. Yine ısrar etti, 'Git direğini al, kur o zaman bakarız' dedi. Vatandaş 5 gündür karanlık kalıyor, yapmamakta direniyorlar. DEDAŞ ile Bağlar Mahallesi arasında bir kilometre mesafe var. Tamam, kaçak varsa bende karşıyım ama gelin görevinizi yapın diyoruz. Bu kadar vatandaş gelmiş kapısına zahmet edip kapıya inip bir açıklama yapmıyor. Bizde bu sorun çözülmeye kadar buraya geleceğiz"dedi.

DEDAŞ yetkilileri, mahalledeki 2 trafonun aşırı yüklemeden dolayı kesintinin yaşandığın belirterek, yaşanan sorunu en kısa sürede çözeceklerini açıkladı.

Görüntü Dökümü:

--------------------

-DEDAŞ İl müdürü ile muhtar arasında itişmeler

-Vatandaşlar ile DEDAŞ ekipleri arasındaki tartışmalar

-DEDAŞ önünde toplanmalar

-Muhtar mazhar yiğit ile röportaj

-Polislerin müdahalesi

-Genel ve detay görüntü

Haber-Kamera: Arif ARSLAN-Reşat YİĞİZ/BATMAN, -

=================================================

4)TAVUK KAVGASININ KATİL ZANLISI SURİYELİ TUTUKLANDI

MERSİN'in Erdemli İlçesi'nde tavuk yüzünden çıkan kavgada bıçaklanarak öldürülen 22 yaşındaki Ahmad Hasan Bayazıd'ın katil zanlısı 25 yaşındaki Abdulkadir Şihabeddin, tutuklandı.Olay, ilçeye bağlı Alata Mahallesi Köypınarı Caddesi'nde geçtiğimiz hafta meydana geldi. İddiaya göre, Suriye uyruklu iki komşu arasında tavuğun bahçeye girmesi yüzünden kavga çıktı. Olay sırasında bıçaklanan Suriye vatandaşı Ahmad Hasan Bayazıd, yaralı olarak kaldırıldığı Erdemli Devlet Hastanesi'nde tüm müdahalelere rağmen kurtarılamayarak hayatını kaybetti. Kavgayı ayırmak isteyen Ahmad Hasan Bayazıd'ın kardeşi Hasan Bayazıd'a kolundan bıçaklandı. Cinayete karıştığı iddiasıyla yakalanan 2 kişi, sevk edildikleri adliyeden tutuksuz yargılanmak üzere serbest bırakıldı. Olay sırasında bıçağı kullandığı ileri sürülen Abdulkadir Şihabeddin, polis ekiplerinin 6 günlük takibi sonucu yakalandı. Adliyeye sevk edilen Şihabeddin, tutuklanarak cezaevine gönderildi.

Görüntü Dökümü

----------------------

Suriyelinin katil zanlısının Erdemli Emniyet Müdürlüğü'nden çıkartılması

Araca bindirilmesi

Sivil polis aracının emniyetten çıkması

Zanlının Erdemli Hükümet Konağındaki Cumhuriyet Savcılığına götürülmesi

Hükümet konağı tabelası ve binadan görüntü

Ölen Suriyelinin sağlık fotoğrafı

BOYUT: 116,97 MB SÜRE: 58"

Haber-Kamera: Mehmet DOĞANER/ERDEMLİ(Mersin),

==================================================

5)YANGINDA 3 YAŞINDAKİ ŞAHİN AĞIR YARALANDI

AKSARAY'da bir evde sobadan çıkan yangında 3 yaşındaki Şahin Meler ve anneannesi 60 yaşındaki Songül Arıkan yaralandı. Tedavi altına alınan Şahin'in, vücudunda ağır yanıklar olduğu belirtildi.

Olay, bugün saat 12.00 sıralarında Bayram Baba Mahallesi'nde tek katlı müstakil bir evde meydana geldi. Şahin Meler, evde odada oynadığı sırada iddiaya göre sobadan sıçrayan ateş kıvılcımı sonucu halı alev almaya başladı. Bu sırada evin önünü temizleyen anneanne Songül Arıkan, alevleri ve dumanı fark edince, odaya girip torunu Şahin'i, alevlerin arasından kurtardı. Durumu fark eden çevredekiler de itfaiye ve sağlık görevlilerine haber verdi. Vücudunda ağır yanıklar oluyan minik Şahin ile yüzünde ve elinde hafif yanıklar oluşan anneanne Songül Arıkan, ambulansla Şambaz Vehbi Ekecik Çocuk Hastanesi'ne kaldırıldı. Minik Şahin'in hayati tehlikesinin devam ettiği belirtildi. Alevler itfaiye ekipleri tarafından sündürülürken inşaat işçisi baba Ahmet ve bir lokantada çalışan anne Zeynep Meler'in, işyerlerinde çalıştıkları ve yangın haberinin ardından eve geldikleri öğrenildi.

(Görüntü Dökümü

-----------------

Evden detay

İtfaiyenin müdahalesi

Yanan odadan detay

Genel ve detay

Minik Şahin'in daha önce evde oynarken görüntüsü

Haber- Kamera: Hasan BÖLÜKBAŞ AKSARAY DHA))

======================================

6)KÖMÜRÜ ÇALINAN ENGELLİYE BURSA'DAN YARDIM GELDİ

NİĞDE'de evindeki kömürleri çalınan engelli 49 yaşındaki Yılmaz Karaman'a, Bursa'da yaşayan adının açıklanmasını istemeyen bir hayırsever, 1 ton kömür gönderdi.Tren kazası sonucu 2 bacağını kaybeden engelli 2 çocuk babası Yılmaz Karaman'ın İlhanlı Mahallesi'ndeki evinden 20 torba kömürü çalındı. Devletin verdiği destekle geçindiğini ve kış boyunca yakacak kömürü bir daha bulamayacağını söyleyen Yılmaz Karaman'ın açıklaması gazetelerde yayınlandı. Haberi okuyan Bursa'da yaşayan Niğdeli bir hayırsever, Yılmaz Karaman'a 1 ton kömür gönderdi.

Çocuklarıyla birlikte gelen kömürü karşılayan Sibel Karaman, "Bizim kömürümüz çalınmıştı. Hırsızlık haber olunca bir yardımsever, 1 ton kömür gönderdi. Bu yardımı yapan abiye çok teşekkür ederiz. Allah razı olsun" dedi.

Görüntü Dökümü

--------------------------

Kömürün kamyonetle getirilmesi

Çocukların evin penceresinden bakması

Kömür indirilirken anne ve çocuklardan görüntü

Anne Sibel Karaman'ın açıklaması

Kömürü başında bekleyen anne ve çocuklardan görüntü

Kömürleri bahçeye taşıyan gazetecilerden görüntü

SÜRE: 02'00" BOYUT: 131 MB

Haber-Kamera: Ali KADI/NİĞDE,

=======================================

7)FRANKFURT BELEDİYESİ'NDEN KARDEŞ ŞEHİR ESKİŞEHİR'E ZİYARET

ALMANYA'dan gelen Frankfurt Belediye Başkanı Peter Feldmann ve beraberindeki heyet, kardeş şehirleri Eskişehir'i ziyaret etti. Frankfurt Belediye Başkanı Peter Feldmann ile beraberindeki heyet, 'Kardeş Şehir Buluşması' kapsamında Eskişehir Büyükşehir Belediye Başkanı Yılmaz Büyükerşen'i ziyaret etti. Büyükerşen, Feldmann'ı belediye binasının önünde karşıladı.

Konuk heyeti belediye meclis salonunda ağırlayan Yılmaz Büyükerşen burada yaptığı konuşmada, Frankfurt Belediye Başkanı Peter Feldmann ile aralarında bir abi-kardeş samimiyeti olduğunu belirtti. Büyükerşen şöyle devam etti:

"Feldmann bana 'abi', ben de ona 'kardeşim' diye hitap ederim. Aramızda böyle samimi bir ilişki var. Dünyada son zamanlarda çok siyasi karışıklıklar, silaha, güce dayanan karışıklar, iyi olmayan günler yaşıyoruz. Biz de 15 Temmuz günü bir olayı yaşadık. Bir darbe hareketiyle karşı karşıya kaldık. Demokrasi açısından fevkalade sıkıntılı bir davranışa kalktı bazı güçler. "

Frankfurt Belediye Başkanı Peter Feldmann da, Türkiye'de gelmekten mutluluk duyduklarını söyledi. İlk olarak İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Kadir Topbaş'ı ziyaret ettiklerini belirten Feldmann şöyle konuştu:

"Bugün buraya dayanışmamızı göstermek için geldik. Terör sadece Türkiye'de değil, Almanya'da değil. Bunun için hepimizin dayanışma içinde olacağımızı ve asla ve asla böyle tür saldırılara yer vermeyeceğimizi söylemek için buradayız. Geçen sene yaşadığınız darbe girişiminde insanların seçmiş olduğu bir hükümeti devirmenin doğru olmadığını ifade etmek istedik. Bizler kardeş şehir ilişkilerine devam edeceğiz. Önceki yıllardaki gibi yine 23 Nisan kutlamalarını yapacağız. 2017 de yine öğrenci değişimlerine devam edeceğiz."

Konuşmaların ardından Frankfurt Belediye Başkanı Peter Feldmann ile Eskişehir Büyükşehir Belediye Başkanı Yılmaz Büyükerşen birbirlerine hediyeler takdim etti.

Görüntü dökümü:

-------------------------

-Alman heyetin içinde bulunduğu otobüsün belediye önüne gelişi,

-Otobüsten inen Frankfurt Belediye Başkanı Peter Feldmann'ı Eskişehir Büyükşehir Belediye Başkanı Yılmaz Büyükerşen'in karşılaması,

-Belediye Meclis Salonunda Büyükşehir Belediye Başkanı Yılmaz Büyükerşen'in konuşması,

-Frankfurt Belediye Başkanı Peter Feldmann'ın konuşması,

-Frankfurt Belediye Başkanı Peter Feldmann ile Eskişehir Büşükşehir belediye Başkanı Yılmaz Büyükerşen'in birbirlerine hediyeler vermeleri,

-Heyetin Belediye binası önünde toplu fotoğraf çektirmeleri.)

Haber-Kamera: Hakan TÜRKTAN-Saadet YÖRÜKÇÜ-ESKİŞEHİR,

==================================================

Kaynak: Demirören Haber Ajansı / Güncel

Recep Tayyip Erdoğan Gökhan Şahin Frankfurt Marmaris Politika Güncel Haberler

500
Yazılan yorumlar hiçbir şekilde Haberler.com’un görüş ve düşüncelerini yansıtmamaktadır. Yorumlar, yazan kişiyi bağlayıcı niteliktedir.
title