TÜM KATEGORİLER
DEİK'in "EU Talks" etkinliğinde Avrupa Yeşil Mutabakatı ve otomotiv sektörünün dönüşümü tartışıldı
Dış Ekonomik İlişkiler Kurulu (DEİK) Türkiye-Almanya İş Konseyi Başkanı Steven Young, Yeşil Mutabakat'ın, özellikle dijitalleşmeyle birlikte çok ciddi önem verdikleri konulardan olduğunu belirterek, "Bunun da tabii ki otomotiv sektörüne ciddi bir yansıması var." dedi.
Dış Ekonomik İlişkiler Kurulu (DEİK) Türkiye- Almanya İş Konseyi Başkanı Steven Young, Yeşil Mutabakat'ın, özellikle dijitalleşmeyle birlikte çok ciddi önem verdikleri konulardan olduğunu belirterek, "Bunun da tabii ki otomotiv sektörüne ciddi bir yansıması var." dedi.
DEİK/Türkiye- Almanya İş Konseyi tarafından, "EU Talks" etkinliği kapsamında, "Avrupa Yeşil Mutabakatı ve Otomotiv Sektörünün Dönüşümü" konulu çevrim içi bir seminer düzenlendi.
Young, etkinlikte yaptığı konuşmada, DEİK Türkiye- Almanya İş Konseyi'nin 1996 yılında kurulduğunu ve ikili ekonomik ilişkiler, karşılıklı yatırım ve ticari faaliyetlerin geliştirilmesi konularında çalışmalar yaptığını anlattı.
Gündemin değişmekle beraber şu anda takip ettikleri 4 ana konu bulunduğunu aktaran Young, "Bir tanesi, Alman KOBİ'leri bir varis problemi yaşıyor. Dolayısıyla biz Türk şirketleri için gerek satın almalar olsun gerek iş birlikleri olsun burada çok büyük bir imkan görüyoruz. Bu Almanya'daki şirketler için de bir imkan. O şirketi tekrar ekonomiye artan bir şekilde kazandırmak için Türk şirketleriyle iş birliği yaparak, bölgesel hitaplarını geliştirmek için de çok büyük bir iş birliği olanağı görüyoruz." ifadelerini kullandı.
Üzerinde çalıştıkları bir diğer konunun da Türkiye ile Almanya'daki KOBİ'lerin dijitalleşme konusunda iş birliği yapmalarıyla ilgili olduğunu belirten Young, "Endüstri 4.0 olsun, akıllı fabrikalar olsun... Muhtelif alanlarda bu dijitalleşen dünyada 2 ülkenin KOBİ'lerini birleştirerek iş birliği konusunda yapılacak projeler var. Tabii ki temel bir konumuz daha var. O da Gümrük Birliği'nin modernleşmesi ve güncellenmesi. Bu da bizim odağımızda tuttuğumuz konulardan bir tanesi." ifadelerini kullandı.
"Türkiye'nin Yeşil Mutabakat'a uyum sağlaması çok önemli "
Steven Young, Yeşil Mutabakat konusuna da önem verdiklerini belirterek, "Yeşil Mutabakat, özellikle dijitalleşmeyle birlikte çok ciddi önem verdiğimiz konulardan. Bunun da tabii ki otomotiv sektörüne ciddi bir yansıması var. Bu da bizim önem verdiğimiz bir konu ve Almanya'da bu konuda oldukça ciddi ve Avrupa içinde öncü kararlar alınıyor. İş Konseyi ile Türk ve Alman taraflarını bir araya getirerek, ortak çalışmalar yaparak hızlı bir şekilde, senkronize bir şekilde Almanya ve dolayısıyla AB ile bu konuyu ilerletme imkanı bulacağız." şeklinde konuştu.
Türkiye'nin Yeşil Mutabakat'a uyum sağlamasının çok önemli olduğunu vurgulayan Young, şunları kaydetti:
"Dünyanın büyük blokları buna odaklanmış durumda. Bunu görmemiz gerekiyor. Son 20-30 seneye bakarsanız ve 2050'ye bakarsanız, bir kere olayı kabul etmemiz lazım ve çok yakın zamanda bu iş bize gelecek. Bizim bununla uyum içinde olmamız lazım ve öyle bir noktaya gelecek ki gerek bu Yeşil Mutabakat konusunda gerek bu tedarik zincirleri konusunda 'ya oyunun içindesin ya da dışındasın' durumuna gelecek. Türkiye'de bu konuda ciddi bir farkındalık oluşturmamız gerekiyor. Bu farkındalığı oluşturmak sadece bir veya iki tane paydaşı değil, tüm iş dünyasını doğrudan ilgilendiriyor. İş dünyasını oluşturan STK'ları, yasa tasarlayıcı olarak hükumeti çok ilgilendiriyor. Dolayısıyla yapmamız gereken şey, bu farkındalığı oluşturarak yol haritamızı çıkartırken bu 3 ana grubun birlikte ve uyum içinde çalışmasını sağlayacak bir zemin oluşturmamız gerekiyor. "
"Bu konular ihracat yapan şirketlerimizi de çok yakından ilgilendiriyor"
Bu konuların ihracat yapan şirketleri de çok yakından ilgilendirdiğini ifade eden Young, "Yani belli bir noktadan sonra şu soru sorulacak; 'Sizin bu konudaki politikalarınız nedir?' Dolayısıyla sizler bu konuyla ilgili birtakım cevaplar vermek durumundasınız. Artık 'ben uzun üreteyim, esnek çalışayım' demenin yanında ki hala önemli konular ama bu tip konular da karşısına çıkacak ihracatçımızın..." diye konuştu.
Young, özellikle bu durumun otomotiv yan sanayicileri açısından daha acil olduğunu, bu konuda da politikaları oluşturmaları gerektiğini söyledi.
"AB, dünyada nötr olan ilk kıta haline gelmek istiyor"
Avrupa Parlamentosu Milletvekili İsmail Ertuğ ise yeni tip koronavirüs (kovid-19) salgınının daha önce konuşulan ve ileri tarih için düşünülen bütün gelişmeleri tetiklediğini ifade etti.
Otomotivin Almanya için kilit sektör olduğunu vurgulayan Ertuğ, ülkenin otomotiv sektöründe 800 binden fazla direkt çalışanı bulunduğunu bildirdi.
Sektörün önünde 2 önemli zorluk bulunduğuna işaret eden Ertuğ, bunlardan birinin daha yenilenebilir odaklı sanayilere geçiş, diğerinin de dijitalleşme süreçleri olduğunu söyledi.
Ertuğ, AB'de karbondioksit emisyonuna ilişkin yasal düzenlemelere ve hedeflere de değindi. AB'nin 2030 ve 2050 yılları için karbondioksit emisyon salınımının azaltılması noktasında belirlediği hedefler bulunduğunu aktaran Ertuğ, şunları kaydetti:
"AB, 2030 yılına kadar karbondioksit emisyon salınımını yüzde 55 azaltmayı planlıyor. 2050'de de emisyon nötr olarak gelişmek istiyor ve dünyada nötr olan ilk kıta haline gelmek istiyor. Tabii bunu kağıtlara yazması kolay ama uygulaması zor. Dolayısıyla AB olarak önümüzdeki 10 yıl hem dünyada iklimin, doğanın gelişmesi açısından hem de sanayileşme açısından bu hedefi iyi kullanmak durumundayız. Tabii ki kullanamazsak avantajlar Çin'e veya ABD'ye geçebilir. Bunu da biz AB olarak istemiyoruz."
