Haberler

Cumhurbaşkanı'na Suikast Timi Davasına Geniş Güvenlik Önlemleri Altında Devam Edildi (3)

"TÜRK PİLOTU TEK BAŞIMA SİLAH KULLANMADAN KURTARMIŞTIM"Muğla 2'inci Ağır Ceza Mahkemesi'ndeki davanın duruşmasında taleplerini dile getiren FETÖ'nün Çiğli imamı olarak bilinen Astsubay Başçavuş Zekeriya Kuzu bu sırada kendisini anlatırken, "Milliyetçi ve muhafazakar olduğum için cezalar aldım.

"TÜRK PİLOTU TEK BAŞIMA SİLAH KULLANMADAN KURTARMIŞTIM"

Muğla 2'inci Ağır Ceza Mahkemesi'ndeki davanın duruşmasında taleplerini dile getiren FETÖ'nün Çiğli imamı olarak bilinen Astsubay Başçavuş Zekeriya Kuzu bu sırada kendisini anlatırken, "Milliyetçi ve muhafazakar olduğum için cezalar aldım. Ege'de problemli sularda, Türk-Yunan F16'larının çarpışması olayında Türk pilotu tek başıma silah kullanmadan kurtarmıştım. Böylece olası bir savaşı önlediğim söylenmişti. Hatta silahım olmadan aşağı inmem eleştirilmişti" dedi.

"BULUNDUĞUMUZ HELİKOPTERİN İNCELENMESİNİ İSTİYORUM"

Muğla 2'inci Ağır Ceza Mahkemesi'ndeki davaya verilen aranın ardından tutuklu sanıklardan İstanbul'daki Harp Akademileri Komutanlığı'nda görevli Yüzbaşı Mehmet Cantaz'ın talebinin alınmasıyla devam edildi. Savuma hakkının kısıtlandığını öne süren Yüzbaşı Cantaz, "Bu nedenle yeterli savunma yapamadık. Bulunduğumuz helikopterin incelenmesini istiyorum. Babamın telefon numarasını kullanıyorum. FETÖ ile ilgim yok. Bu bile belki delil olabilir" dedi.

"OTURUP ÇOCUKLAR GİBİ AĞLAYACAK HALİM YOK"

Daha sonra Binbaşı Şükrü Seymen'in talebi alındı. Kanun Hükmünde Kararname (KHK) ile sanıklara kendilerini üçten fazla avukatla savunamama kısıtlaması getirildiğine dikkati çeken Binbaşı Seymen, şunları söyledi:

"Adil yargılanma gereği müşteki olan Cumhurbaşkanı'nın avukatlarının da üç kişi ile sınırlandırılmasını talep ediyorum. Müşteki avukatlarının iddialarının tamamını reddediyorum. Meclis'in ve özel harekatın bombalanması gibi konuların dava ile ne ilgisi var? Asker olduğumu, bana verilen emiri yerine getirdiğimi, darbede bulunduğumu söyledim. Oturup çocuklar gibi ağlayacak halim yok. İddianamedeki ifadelerimiz baskı, tehdit ve şantajla, doğru olmayan suçlamalarla alındı. İleride bugün ile ilgili belgeseller çekilecek, kitaplar yazılacak, oturumlar yapılacak. Çocuğum bana, 'Baba, bu haksızlığa nasıl boyun eğdin' derse, 'Allah'tan başka kimseye boyun eğmedim' diyeceğim. Hakkımda sahte rapor düzenleten polis ve resmi yetkililer hakkında sonuna kadar mücadele edeceğim. Darbeyi cuma sabahı öğrendim ve 12 kişiyi de ben seçtim. Ancak ben helikoptere ateş etmedim. İddianamedeki tutanaklara göre helikoptere ateş ettiğim ve bir kurşun isabet ettirdiğim yazılı. Bu bana hakarettir. Benim seviyemde biri o helikoptere ateş etseydi, en az 28-30 mermi isabet ettirirdi."

"TUTUKLULUĞUMUN DEVAMINI TALEP EDİYORUM"

Sanık Astsubay İlyas Yaşar da "Cumhurbaşkanına bu suikast girişiminin gerçeklerinin ortaya çıkarılmasını talep ediyorum. Binlerce kişinin hayatını ve ülkenin geleceğini tehlikeye atarak bize bu tuzağı kuranlar, elini kolunu sallayarak dışarıda gezerken, biz burada savunma yapıyoruz. 'Gerçekler ortaya çıksın' diye mücadele etmek için, tutukluğumun devamını talep ediyorum" dedi.

"MAÇ 90 DAKİKA HENÜZ BİTMEDİ MESAJINI BEN YAZMADIM"

Astsubay Yaşar'ın talebinin alınmasının ardından iddianameyi hazırlayan savcı Ali Cenk, sanık Yüzbaşı Mehmet Öztürk'ten cezaevinde kendisi ile aynı suçtan tutuklu olan kişilere yazdığı ve gönderirken yakalandığı "15 Temmuz bir son değil başlangıçtır. Maç 90 dakika henüz bitmedi" mesajını açıklamasını istedi. Yüzbaşı Öztürk, bunun üzerine "Yazı bana ait değil, iftira atılıyor" diye yanıt verdi.

"NİHAT DOĞAN GİBİ GİYİNDİK"

Tutuklu sanıklardan son olarak Yüzbaşı Özay Cödel'in talepleri dinlendi. Yüzbaşı Cödel, şunları söyledi:

"Cezaevinden gelirken takım elbise kravat takmamızın engellenmesinin anlamını kavrayamadık. Bunun otobüsteki mini etekli kadını tekmeleyen zihniyetten farkı yok. Neden bunu bize yapıyorlar? Nihat Doğan gibi giyinip mahkemeye gelmek hoşumuza gitmiyor. Arkadaşım yanımda şehit oldu. Ben ölseydim, 'şehit' diyeceklerdi. Şimdi, 'Vatan haini' diyorlar. FETÖ'cü değilim, vatan haini değilim, vatanımı çok seviyorum. Elimde savunma için kelimelerden başka gücüm yok. İnsani değerleri kaybetmiş bir zihniyetle karşı karşıya kaldığımı düşünüyorum. Bana, 'Vatan haini, darbeci' diyen, küfür edenlere 'Kendinizi bizim yerimize koyun. Kabul ederseniz bunları yapmaya devam edin' diyorum."

Mahkeme Başkanı Emirşah Baştoğ, duruşmayı ara kararını vermek üzere yarın saat 15.00'e erteledi.

Kaynak: Demirören Haber Ajansı / Güncel

Çiğli Muğla Ege Politika Güncel Haberler

Bakmadan Geçme

title