İzmir Valiliği'nce Kurulan Kaynak Verimliliği Merkezi Tanıtıldı

Güncelleme:
Facebook'da Paylaş Twitter'da Paylaş WhatsApp'da Paylaş Google News'de Paylaş

İzmir Valiliği tarafından kurulan İzmir Kaynak Verimliliği Merkezi tanıtıldı. Vali Süleyman Elban, merkezin yeşil ve dijital dönüşüm açısından kritik bir boşluğu dolduracağını vurguladı.

(İZMİR) – İzmir Valiliği tarafından kurulan İzmir Kaynak Verimliliği Merkezi tanıtıldı. Vali Süleyman Elban, merkezin yeşil ve dijital dönüşüm açısından kritik bir boşluğu dolduracağını vurguladı.

İzmir Valiliği öncülüğünde kurulan ve Türkiye'de valilik bünyesinde hayata geçirilen ilk ve tek merkez olan İzmir Kaynak Verimliliği Merkezi, İzmir İktisat Kongre Merkezi'nde düzenlenen toplantıyla tanıtıldı. Programda konuşan İzmir Valisi Süleyman Elban, merkezin kuruluş gerekçelerini, hedeflerini ve Türkiye ekonomisi açısından taşıdığı önemi anlattı.

Vali Elban, merkezin özellikle sanayi ve tarım sektörlerinde faaliyet gösteren işletmelere yeşil dönüşüm, temiz enerji, karbon yönetimi ve dijital dönüşüm alanlarında destek sunacağını belirterek küresel ölçekte artan çevre sorunlarına dikkat çekti.

Dünyanın karşı karşıya olduğu küresel ısınma, iklim krizi, çevre kirliliği ve azalan doğal kaynakların artık yeni üretim modellerini zorunlu kıldığını belirten Vali Elban, şunları söyledi:

"Özellikle küresel ısınma, iklim krizi, çevre kirliliği gibi sorunlar nedeniyle dünyada kaynaklar gittikçe azalmaya başladı. Azalan kaynakların üzerine çevre kirliliği ve çevre sorunları da eklenince insanlık hem bu sorunlarla baş etmek hem de kaynakları daha verimli kullanmak amacıyla çeşitli çalışmalar yürütmek zorunda kaldı. Bu çalışmalar sonucunda bilindik üretim tekniklerinden vazgeçilip daha çevreci ve çevreyi korumaya yönelik tekniklere yönelme mecburiyeti ortaya çıktı. Bunların en önemlilerinden biri geri dönüşümün ön plana çıkmasıdır. Artık üretimde ne kadar geri dönüştürülmüş malzeme kullandığınız büyük önem taşıyor. Bu süreçler çeşitli regülasyonlarla ve fonlarla destekleniyor. Diğer tarafta üretim süreçlerinde karbon salımının ne kadar azaltıldığı, üretirken ne kadar az enerji tüketildiği, ne kadar az emek ve kaynak harcandığı da çok önemli hale geldi. Bütün bunları destekleyen, kaynak verimliliğini artıran, enerji kullanımını ve karbon ayak izini azaltan uygulamaların en önemlilerinden biri de dijital dönüşümdür.

Üretimde ne kadar çok dijital dönüşüm yaparsak, o kadar kaynak verimliliği elde etmiş, daha az karbon salınımı ve enerji tüketmiş oluruz. Ayrıca daha az hatayla üretiriz. Çünkü hatalı üretim de aynı zamanda israftır; daha fazla karbon salınımına ve kaynak tüketimine neden olur. Dolayısıyla hataların azaltılması, daha verimli üretim yapılması için dijital dönüşüme geçmek zorundayız. Hem çevreci bir bakışla lineer ekonomiden döngüsel ekonomiye hem de dijital dönüşümle daha az karbon ayak izi bırakan, daha az emek ve kaynak kullanan yeni teknolojilerle üretim ilişkilerine geçme zorunluluğu ortaya çıktı. Bunun yanı sıra zorlayıcı düzenlemeler de gündeme geldi.

"Çevreci, verimli ve teknolojik bir üretim yapamazsak rekabet gücümüz azalacak"

Avrupa Birliği müktesebatı kapsamında 1 Ocak 2026'dan itibaren sınırda karbon düzenlemesi uygulanmaya başlıyor. Bazı ürünlerde başlayacak olan bu uygulama 2030'a kadar artarak devam edecek. Avrupa Birliği'ne ihraç edeceğimiz ürünlerde karbon ayak izinin düşük olduğunu ve çevreci teknolojiler kullandığımızı ispatlamak zorundayız. Aksi takdirde ek ücret ödemek zorunda kalacağız. Eğer çevreci, verimli ve teknolojik bir üretim yapamazsak rekabet gücümüz azalacak; çünkü bu ek tarifeler maliyetlerimizi artıracak.

Bu maliyetlerden kaçınmak, daha ucuza mal etmek ve ilave tarifeler ödememek için karbon ayak izini azaltma, çevreci üretim ve dijitalleşme konusunda hızlı şekilde adım atmamız gerekiyordu. Ülkemizde bireysel çabalar var; şirketlerin, uzmanların, üniversitelerin çalışmaları var. Ancak bunların bir bütün halinde yürütüldüğü bir yapı yok. Biz de istedik ki şirketler karbon ayak izini azaltma konusunda nasıl bir çalışma yapacaklarını sorduklarında onlara danışmanlık ve mentör desteği verelim. Dijital dönüşüm yaparken bunu nasıl karbon ayak izini azaltacak şekilde gerçekleştireceklerini anlatalım. Aynı zamanda ihracatçılarımıza ve ihracatçıya yarı mamul sağlayan firmalara da bu regülasyonlara takılmamaları için gerekli şartları nasıl sağlayacaklarına dair destek olalım. Çünkü bilimsel bir raporlama ve uzman eliyle hazırlanmış belgeler olmadan Avrupa Birliği'ndeki akredite kuruluşlardan onay almak mümkün olmayacak.

"Türkiye'de ilk ve tek olan İzmir Kaynak Verimliliği Merkezini kurduk"

Bu nedenle Kaynak Verimliliği Merkezimizde firmalarımıza karbon ayak izi azaltımının ne anlama geldiğini, nasıl raporlanması gerektiğini anlatmak ve bu konuda destek vermek istiyoruz. İlimizde ve bölgemizde uzmanların yetişmesine de katkı sunmayı amaçlıyoruz. Bu nedenle ilimizde böyle bir merkeze ihtiyaç olduğunu gördük. Sanayicilerimiz ve ihracatçılarımızla iş birliği yaparak kurulması için çaba sarf ettik ancak arzu ettiğimiz sonucu alamadık. 26 gün sonra regülasyonlar başlayacağı için hızlı bir şekilde eyleme geçmemiz gerekiyordu. "Bu işi yapması gereken çok kurum varken neden valilik yapıyor?" derseniz; birinin bu işe öncülük etmesi gerekiyordu. Biz de bu sorumluluğu üstlendik. Türkiye'de ilk ve tek olan İzmir Kaynak Verimliliği Merkezini kurduk.

Bu merkezin diğerlerinden farklı bir yönü daha var. Kalkınma Ajansımız, Sanayi Bakanlığımızın desteğiyle yıllardır 'eko-cycle' üzerine bir çalışma yürütüyor. Yani endüstriyel simbiyoz: Herkesin endüstriyel atığının bir online sisteme dahil edilmesi… Bugün popüler olan alışveriş siteleri gibi girip ihtiyacımız olan malzemeyi görebiliyoruz. Bu dijital platform hayata geçmişti fakat kullanıcılarla yeterince buluşamadı. Bu nedenle Eko Cycle'ı da Kaynak Verimliliği Merkezimizin içine aldık. Eko Cycle'da herkes ürettiği atığı sisteme girecek; ihtiyacı olan da oradan görecek ve talep edecek. Bu proje yeşil dönüşümün tam kendisi. Ne kadar çok geri dönüşümlü malzeme kullanılırsa karbon ayak izi o kadar azalacak. 'Bu atık malzemeyi nereden bulacağım?' dediğinizde bu platform devreye girecek.

"Bu konu ileriye dönük olarak hep gündemimizde olacak"

Uzmanların da bizimle iş birliği yapmasını, bize destek vermesini, bizim de onlara destek olarak uzmanlık kapasitelerinin artmasına katkı sunmayı diliyoruz. Üniversitelerden beklentimiz büyük; bu alanda yetişmiş bilim insanlarımızın bu konuda uzmanlaşmasını istiyoruz. Şu anda Sanayi Bakanlığımızın ve Kalkınma Ajanslarımızın sağladığı hibelerle bazı şirketlerimizin karbon ayak izi raporlama çalışmalarını yapıyoruz. İlk raporlamaları Kaynak Verimliliği Merkezi olarak teslim ettik; süreç devam ediyor. Avrupa Birliği ülkelerine ihracat yapsın veya yapmasın, tüm işletmeleri bu sürece dahil olmaya davet ediyoruz. Çünkü bu konu ileriye dönük olarak hep gündemimizde olacak.

Dijital dönüşüm, karbon ayak izinin azaltılması ve yeşil dönüşüm konusunda çalışmak isteyen tüm kurum, kuruluş ve işletmeleri iş birliğine bekliyoruz. Eko Cycle dahil olmak üzere her konuda destek olmak için bu merkezi kurduk. Bu merkezin kurulmasında ciddi emek veren Kalkınma Ajansımızın Genel Sekreterine ve ekibine huzurlarınızda teşekkür ediyorum. Merkezin birçok iş ve işlemini yürütmek için Balçova Termal bünyesinde bir birim kurduk. Hem ekonomik faaliyetlerin rahatça yürütülmesi hem de ekonomik bağımsızlık için bu yapıyı tercih ettik. Balçova Termal'de görev alan tüm arkadaşlarımıza da teşekkür ediyorum."

Kaynak: ANKA / Yerel
Haberler.com
500
Haberler.com'da yer alan yorumlar, kullanıcıların kişisel görüşlerini yansıtır ve haberler.com'un editöryal politikası ile örtüşmeyebilir. Yorumların hukuki sorumluluğu tamamen yazarlarına aittir.
title