"Ülkelerine Emlak Tabelası Astırdılar"

Bursa'da katıldığı bir toplantıda konuşan Devlet Bakanı Faruk Çelik, Yunanistan Başbakanı Yorgo Papandreu'nun Erzurum'daki konuşmasına, "Türkiye'nin Kıbras'taki işgali devam ettiği sürece AB üyeliği olamaz" şeklindeki sözlerine göndermede bulunarak, "Kendi ülkesini emlakçılara verecek kadar, tabela astıracak noktaya düşürenlerin, Türkiye ile ilgili bir şey söylemeye hakları yoktur" dedi.

Bursa'da Müstakil Sanayici ve İş Adamları Derneği Bursa Şubesi'nin 15'nci Olağan Genel Kurulu'nda konuşan Devlet Bakanı Faruk Çelik, Erzurum'da Başbakan Erdoğanla yaptığı görüşmenin ardından katıldığı konferansta, Türkiye'yi Kıbrısta işgalci olarak gösteren Yunanistan Başbakanı Yorgo Papandreu'nun sözlerine sert tepki gösterdi. Papandreu'nun, "Türkiye'nin AB üyeliği herkesin menfaatine olacaktır. Türkiye'nin de bölgenin de bizim ilişkilerimizin de. Kıbrıs meselesi önemli rol oynamakta. Türkiye'nin işgali devam ettiği sürece AB üyeliği olamaz. Hristofyas'ın gerçek bir muhataba ihtiyaç var" şeklindeki sözlerinin, tam bir hayal kırıklığı olduğunu ifade eden Devlet Bakanı Faruk Çelik, "Dün komşu ülkenin başbakanı ile başbakanımız biraraya geldi. Bakınız, bir taraftan çöken bir yapı var. Çöken bir ekonomi var. Bu çöken ekonomik yapı, aslında AB'ye bir yük. Çünkü bu ülke AB ülkesi. Diğer taraftan AB'ye giriş için önüne engeller konan Türkiye ise, güçlü, ayakta durabilen yük olan değil yük alma noktasında olan bir Türkiye. Şimdi kalkıp bu liderlerin Türkiye ile ilgili ulu orta konuşmaları, başta Başbakan olmak üzere 73 milyonu rahatsız etmektedir" dedi.

KENDİ ÜLKESİNİ EMLAKÇİLERE TESLİM EDENLERİN, TÜRKİYE HAKKINDA SÖZ SÖYLEMEYE HAKKI YOK"

Türkiye'nin AB için yük değil, AB'nin yükünü hafifleteceğini belirten Çelik, "Kendi ülkesini emlakçılara verecek kadar, tabela astıracak noktaya düşürenlerin Türkiye ile ilgili bir şey söylemeye hakları yoktur. Kıbrıs'ta bizim varlığımız uluslar arası hukukin bir gereğidir. Biz Kıbrısta keyfimizden bulunmuyoruz. Garantörlük olarak bize düşen sorumluluklar vardır. Bu ucuz politikalarla ancak kendi ekonomilerini tahrip ederler. Hangi Avrupa ülkesinde ne gibi sıkıntıların olduğu dünya insanlarına neler hediye edecekleri henüz meçhuldür" diye konuştu.

"SEÇİM EKONOMİSİ UYGULAMAYACAĞIZ"

Türkiye'nin imkanlarının sağlıklı bir şekilde kullanıldığını, har vurup harman savurmadıklarını ifade eden Bakan Çelik, "Beş ay sonra seçim var diye seçim ekonomisi uygulanmıyor. Bu kazanımlarla ilgili politikamıza baktığınız zaman alnımız açıktır. Bağkur, çiftçi ve memur emeklisine varıncaya kadar çalışanlarımızın ücretlerini 2002 ve öncesine kıyasladığınız zaman kaynakları herkese eşit ve rasyonel olarak paylaştırdığını görürsünüz. Hiç kimse enflasyona ezdirilmemiştir" dedi. Türkiyenin dünyada yaşanan ekonomik krizden etkilenmediğini, aksine krizi avantaja dönüştürdüğünü de vurgulayan Çelik, "İhracatta hedefi aştık. 114 milyara dayandı. İşsizlik kontrol altında. Türkiye diğer ülkelerle mukayese edilemeyecek bir noktada başarıları gerçekleştirdi. Borç stokunun gayri safi milli hasılaya oranı 2002'de yüzde 73 olan oran bugün yüzde 45'e, 2010 rakamının da yüzde 42'ye düşeceğine inanıyorum. Türkiye, istikrar ve istikbal oylamasına doğru hızla koşuyoruz. 12 Haziran'da istikbal ve istikrar oylanacak. Tercih vatandaşımızındır" şeklinde konuştu.

Bursa'da katıldığı bir toplantıda konuşan Devlet Bakanı Faruk Çelik, Yunanistan Başbakanı Yorgo Papandreu'nun Erzurum'daki konuşmasına, "Türkiye'nin Kıbras'taki işgali devam ettiği sürece AB üyeliği olamaz" şeklindeki sözlerine göndermede bulunarak, "Kendi ülkesini emlakçılara verecek kadar, tabela astıracak noktaya düşürenlerin, Türkiye ile ilgili bir şey söylemeye hakları yoktur" dedi.

Bursa'da Müstakil Sanayici ve İş Adamları Derneği Bursa Şubesi'nin 15'inci Olağan Genel Kurulunda konuşan Devlet Bakanı Faruk Çelik, Erzurum'da Başbakan Erdoğanla yaptığı görüşmenin ardından katıldığı konferansta, Türkiye'yi Kıbrısta işgalci olarak gösteren Yunanistan Başbakanı Yorgo Papandreu'nun sözlerine sert tepki gösterdi. Papandreu'nun, 'Türkiye'nin AB üyeliği herkesin menfaatine olacaktır. Türkiye'nin de bölgenin de bizim ilişkilerimizin de. Kıbrıs meselesi önemli rol oynamakta. Türkiye'nin işgali devam ettiği sürece AB üyeliği olamaz. Hristofyas'ın gerçek bir muhataba ihtiyaç varö şeklindeki sözlerinin, tam bir hayal kırıklığı olduğunu ifade eden Devlet Bakanı Faruk Çelik, "Dün komşu ülkenin Başbakanı ile Başbakanımız bir araya geldi. Bakınız bir taraftan çöken bir yapı var. Çöken bir ekonomi var. Bu çöken ekonomik yapı, aslında AB'ye bir yük. Çünkü bu ülke AB ülkesi. Diğer taraftan AB'ye giriş için önüne engeller konan Türkiye ise, güçlü, ayakta durabilen yük olan değil yük alma noktasında olan bir Türkiye. Şimdi kalkıp bu liderlerin Türkiye ile ilgili ulu orta konuşmaları, başta Başbakan olmak üzere 73 milyonu rahatsız etmektedir" dedi.

KENDİ ÜLKESİNİ EMLAKÇİLERE TESLİM EDENLERİN, TÜRKİYE HAKKINDA SÖZ SÖYLEMEYE HAKKI YOK

Türkiye'nin AB için yük değil, AB'nin yükünü hafifleteceğini belirten Çelik, "Kendi ülkesini emlakçılara verecek kadar, tabela astıracak noktaya düşürenlerin Türkiye ile ilgili bir şey söylemeye hakları yoktur. Kıbrıs'ta bizim varlığımız uluslar arası hukukin bir gereğidir. Biz Kıbrısta keyfimizden bulunmuyoruz. Garantörlük olarak bize düşen sorumluluklar vardır. Bu ucuz politikalarla ancak kendi ekonomilerini tahrip ederler. Hangi Avrupa ülkesinde ne gibi sıkıntıların olduğu dünya insanlarına neler hediye edecekleri henüz meçhuldür" diye konuştu.

SEÇİM EKONOMİSİ UYGULAMAYACAĞIZ

Türkiye'nin imkanlarının sağlıklı bir şekilde kullanıldığını, har vurup harman savurmadıklarını ifade eden Bakan Çelik, "Beş ay sonra seçim var diye seçim ekonomisi uygulanmıyor. Bu kazanımlarla ilgili politikamıza baktığınız zaman alnımız açıktır. Bağkur, çiftçi ve memur emeklisine varıncaya kadar çalışanlarımızın üçretlerini 2002 ve öncesine kıyasladığınız zaman kaynakları herkese eşit ve rasyonel olarak paylaştırdığını görürsünüz. Hiç kimse enflasyona ezdirilmemiştir" dedi. Türkiyenin dünyada yaşanan ekonomik krizden etkilenmediğini, aksine krizi avantaja dönüştürdüğünü de vurgulayan Çelik, "İhracatta hedefi aştık. 114 milyara dayandı. İşsizlik kontrol altında. Türkiye diğer ülkelerle mukayese edilemeyecek bir noktada başarıları gerçekleştirdi. Borç stokunun gayri safi milli hasılaya oranı 2002'de yüzde 73 olan oran bugün yüzde 45'e 2010 rakamının da yüzde 42'ye düşeceğine inanıyorum. Türkiye, istikrar ve istikbal oylamasına doğru hızla koşuyoruz. 12 Haziran'da istikbal ve istikrar oylanacak. Tercih vatandaşımızındır" şeklinde konuştu.

Güncel Haberler