Şehit Kubilay'ı Anma Günü
Genelkurmay Başkanı Orgeneral Yaşar Büyükanıt, Laikliğin, Cumhuriyetin Vazgeçilmez ve Geri Dönülmez İlkesi Olduğunu Vurgulayarak, "Laikliğin Yıpratılmasının, Cumhuriyetin ve Onun Çağdaş Kazanımlarının da Yıpranması Anlamına Geldiği İse Ne Yazık Ki Dikkatlerden Kaçmaktadır. Oysaki Türkiye'de Laiklik, Ülkenin Şartlarına ve Çağın İhtiyaçlarına Uygun Bir Şekilde Akılcı Bir Devlet Yapısına Geçmek İç...
Genelkurmay Başkanı Orgeneral Yaşar Büyükanıt, laikliğin, cumhuriyetin vazgeçilmez ve geri dönülmez ilkesi olduğunu vurgulayarak, "Laikliğin yıpratılmasının, cumhuriyetin ve onun çağdaş kazanımlarının da yıpranması anlamına geldiği ise ne yazık ki dikkatlerden kaçmaktadır. Oysaki Türkiye'de laiklik, ülkenin şartlarına ve çağın ihtiyaçlarına uygun bir şekilde akılcı bir devlet yapısına geçmek için gerçekleştirilmiştir" dedi.
Orgeneral Büyükanıt, Şehit Kubilay'ı Anma Günü dolayısıyla bir mesaj yayınladı. Orgeneral Büyükanıt mesajında, Türkiye cumhuriyetinin laik yapısını, çağ dışı emellerinin önündeki en büyük engel olarak görüp bu yapıyı bozmak amacıyla yola çıkan gözü dönmüş mürtecilere karşı direnen Asteğmen Kubilay ile Hasan ve Şevki adlı iki bekçinin büyük bir vahşetle şehit edilişinin bugün 77. yıldönümü olduğunu belirtti. Atatürk ilke ve devrimlerine gönülden bağlı bu fedakar gençlerin, gerektiğinde bu uğurda ölmenin
ama asla eğilmemenin ne anlama geldiğini ortaya koyan kararlılıkları ile cumhuriyet tarihindeki müstesna yerlerini aldığına işaret eden Orgeneral Büyükanıt, "Karanlık odaklar, Türkiye cumhuriyeti kurulduğu günden itibaren, köhnemiş ve donmuş düşünceleriyle, ulusumuzun çağdaş uygarlık yolunda yürümesine engel olmaya çalışmışlar ve Atatürk ilke ve devrimleri için tehdit oluşturan girişimlerini her dönemde sürdürmüşlerdir" dedi. Laikliğin, cumhuriyetin vazgeçilmez ve geri dönülmez ilkesi olduğunu vurgulayan
Orgeneral Büyükanıt, şunları kaydetti:
"Laikliğin yıpratılmasının, cumhuriyetin ve onun çağdaş kazanımlarının da yıpranması anlamına geldiği ise ne yazık ki dikkatlerden kaçmaktadır. Oysaki Türkiye'de laiklik, ülkenin şartlarına ve çağın ihtiyaçlarına uygun bir şekilde akılcı bir devlet yapısına geçmek için gerçekleştirilmiştir. Yüzyılların eskittiği köhne zihniyetlerle geçmişe saplanmakla varlığımızı korumamızın mümkün olmadığını ifade eden Büyük Önderimiz bizlere, bilim ve aklın rehberliğinde, dogmalardan uzak bir düşünce sistemi
bırakmıştır. 'Atatürkçü Düşünce Sistemi' adı verilen bu sistem, daima ileriyi hedefleyen çağdaş bir görüşü yansıttığı için bugünün olduğu kadar yarınların da ihtiyaçlarını karşılayabilecek bir özelliğe sahiptir. Bu üstün nitelikleriyle zamanın seyri içinde, her kuşağın tutkuyla bağlanacağı yaşam tarzı olarak değerini koruyacaktır. Bağrından çıktığı yüce Türk ulusunun engin sevgi ve güvenine mazhar olan Türk Silahlı Kuvvetleri, Atatürkçü Düşünce Sistemi doğrultusunda aldığı eğitim ve sahip olduğu çağdaş
donanımla, daha iyiye ulaşmak için var gücüyle çalışmasını sürdürecektir. Türkiye cumhuriyetinin ulusal, laik ve üniter devlet yapısına kastedenler, Türk vatanseverliğinin çelikleşmiş bir ifadesi olan Türk Silahlı Kuvvetleri ve ulusumuzun kararlı duruşu sayesinde emellerine ulaşamayacaklardır."
(TAN-NÇ-Y)