Pilottan "Hava Sahasının Uçuşa Kapatıldığından Haberleri Olmadığı" İddiası

Fetullahçı Terör Örgütü'nün (FETÖ) 15 Temmuz 2016'daki darbe girişimine ilişkin tutuklanan dönemin 2. Birleştirilmiş Hava Harekat Merkezi Komutanı tümgeneral Atilla Darendeli, 8. Ana Jet Üssü Komutanı tuğgeneral Deniz Kartepe ve 2. Birleştirilmiş Hava Hareket Merkezi Amiri kurmay albay Bülent Gürdoğan hakkında üçer kez ağırlaştırılmış müebbet ve 7,5 yıldan 15 yıla kadar hapis cezası istemiyle açılan davada yargılanmalarına devam edildi.

Diyarbakır 8. Ağır Ceza Mahkemesinde görülen duruşmada tutuklu sanıklardan Gürdoğan salonda hazır bulunurken, Darendeli ve Kartepe Ses ve Görüntü Bilişim Sistemi (SEGBİS) aracılığıyla Adana F Tipi Kapalı Ceza İnfaz Kurumundan katıldı.

Duruşmada, başka bir FETÖ davası kapsamında tutuklu bulunduğu cezaevinden ifadesine başvurulan eski pilot yüzbaşı Yavuz İstek, darbe girişiminin olduğu gece Diyarbakır 8. Ana Jet Üs Komutanlığından Akıncı Üssü'ne terörle mücadele kapsamında gittiklerini ileri sürdü.

Hava sahasının uçuşa kapatıldığı emrinden haberleri olmamış

Sanık Kartepe'nin kesin emriyle Akıncı Üssü'ne gitmeleri yönünde talimat verildiğini ileri süren İstek, "Uçuşa kalktığımız anda bize kalkmayın emri kesinlikle verilmedi. Hava sahasının uçuşa kapatıldığına ilişkin emirden haberimiz olmadı." ifadelerini kullandı.

Darbe girişimi gecesinde pilot kurmay yüzbaşı olan Ceyhan Karakurt ise terör örgütlerine bilgi vermemek için doğrudan Irak'ın kuzeyine gidilmediğini öne sürdü. Akıncı Üssü'ne gidileceğini uçağın başına gittiği zaman öğrendiğini savunan Karakurt, uçaklar kalkarken hava sahasının uçuşa kapalı olduğunun ve uçmamaları gerektiğinin söylenmediğini iddia etti.

Akıncı Üssü davasında tutuklu sanık eski pilot kurmay yüzbaşı Yıldıray Korkmaz da tanık sıfatı ile dinlendi.

Korkmaz, uçtukları sırada herhangi bir şekilde "geri dönün" çağrısının olmadığını ileri sürerek, şunları kaydetti:

"Uçarken hava sahasının kapalı olduğu kesinlikle söylenmedi. Hava sahasının kapalı olduğunu savcılıkta öğrendim. Havadayken radarın da herhangi bir uyarısı olmadı. Diyarbakır'dan kalkıp Akıncı'ya inene kadar anormal bir şey yaşamadım."

Hakan Evrim'in uçağına lazer pod takılmış

Diyarbakır 8. Ana Jet Üssü'nde Kıdemli Başçavuş Bülent Öztürk, darbe girişimden bir gün önce eski 4. Ana Jet Üs Komutanı Tuğgeneral Hakan Evrim'in görev yaptığı üsse geldiğini bildirdi.

Uçakların silah sistemlerindeki arızalara ve mühimmat yüklemesine baktığını anlatan Öztürk, ifadesinde şöyle dedi:

"Uçağa görevliler tarafından lazer pod takılıyordu. Lazer pod güdümlü mühimmatların hedeflenmesinde, işaretlenmesinde kullanılır. Lazer pod genelde terörle mücadelede kullanılır. Ankara eğitim birliği olduğu için üs komutanının lazer podu almaya gelmesi dikkatimi çekti. Genelde daha alt rütbeli pilotlar gelir alırlar."

Semih Terzi kaçırdığı uçağın ışıklarını açmamış

Üste Kıdemli Başçavuş olarak görev yapan tanık İdris Özer de darbe girişiminde Astsubay Ömer Halisdemir tarafından öldürülen darbeci general Semih Terzi'yi tanımadığını aktardı.

Darbe girişiminin yaşandığı gece 6 uçağın pistten kalkışının ardından Skorsky tipi helikopterin piste intikal ettiğini belirten Özer, daha sonra Terzi tarafından izinsiz uçurulan casa uçağının kendini belirtmemesi için aydınlatma ışıklarını yakmadığını kaydetti.

Duruşma, yarın diğer tanıkların dinlenilmesi ile devam edecek.

İstenilen ceza

İddianamede, dönemin 2. Birleştirilmiş Hava Harekat Merkezi Komutanı tümgeneral Atilla Darendeli, 8. Ana Jet Üssü Komutanı tuğgeneral Deniz Kartepe, 2. Birleştirilmiş Hava Hareket Merkezi Amiri kurmay albay Bülent Gürdoğan hakkında, "Türkiye Cumhuriyeti hükümetini ortadan kaldırmaya veya görevini yapmasını engellemeye teşebbüs", "TBMM'yi ortadan kaldırmaya teşebbüs", "anayasal düzeni ortadan kaldırmaya teşebbüs" ve "silahlı terör örgütüne üye olmak" suçlarından üçer kez ağırlaştırılmış müebbet ile 7,5 yıldan 15 yıla kadar hapis cezası isteniyor.

Kaynak: AA / Güncel