Yeni Dünya Vakfı İstişare ve Değerlendirme Toplantısı

Başbakan Yardımcısı Fikri Işık, şu anda güncel tartışmanın faiz olduğunu belirterek, "İslam iktisadı, şu anda İslam'ı çok iyi bilenler iktisat bilimine çok vakıf değil. İktisat ilmini çok iyi bilenler de maalesef İslam'ın temel ilimlere vakıf değil. Biz de bunun İslam toplumu olarak, ciddi sıkıntılarını yaşıyoruz." dedi.

Işık, Antalya'nın Belek Turizm Merkezi'nde bulanan bir otelde düzenlenen Yeni Dünya Vakfı 22. Vakıf Meclisi İstişare ve Değerlendirme Toplantısı'nda, sosyal bir varlık olan insanların bir arada yaşadığını, bir arada yaşamanın iki önemli kuralının da paylaşmak ve dayanışma içinde bulunmak olduğunu söyledi.

Paylaşma ve dayanışma içinde olmanın kurumsallaşmış halinin vakıf olduğunu ifade eden Işık, İslam kültürünün bir anlamda vakıf kültürü olduğunu, vakıf müessesesi çıkarılsa İslam medeniyetinde büyük bir boşluk doğacağını dile getirdi.

İslam medeniyetinin biçimlendirmediği bir vakıf kültürünün de çok eksik kalacağı kanaatinde olduğunu aktaran Işık, özellikle vakıf sosyalleşmenin, bir arada yaşamanın, sosyal adaletin, sosyal güvenliğin, dayanışmanın en önemli unsuru olduğunu bildirdi.

Osmanlı medeniyetinin de en belirgin kurumlarından birinin vakıf olduğuna işaret eden Işık, Osmanlı'da imamların devletten değil vakıflardan maaş aldıklarını söyledi.

Işık, Osmanlı'da muhtaçlara yardımdan şehrin emniyeti için kurulan vakıflara, çocuklara para veren vakıflardan göçmen kuşlar yararına kadar birçok vakıf bulunduğuna değindi.

Değerler eğitimi ve bilim

Şu anda Vakıflar Genel Müdürlüğüne bağlı 5 bin 123 yeni vakıf bulunduğunu, bu vakıflardan 3 bin 737'sinin eğitim alanında faaliyet verdiğini anlatan Işık, şöyle konuştu:

"Yeni Dünya Vakfının en temel önceliği eğitim. Özellikle yurtlar yapmak, öğrencilere burslar vermek, sosyo kültürel etkinliklerle öğrencilere hayata ve geleceğe hazırlamak. Bu son derece önemli bir hizmet. Özellikle eğitim alanı, geleceğimiz açısından en çok dikkat etmemiz, ihmali durumunda da en ağır bedeli ödeyeceğimiz bir alan. Şu anda yeni bir çağdayız, yeni bir çağı yaşıyoruz. Daha çok farkında değiliz ama bu çağ her şeyi baştan sona değiştiriyor. Sadece üretim biçimleri, alışveriş kültürü değişmiyor. Aynı zamanda iletişim biçimi, hayat tarzı değişiyor. Aslında sosyal alışkanlıklarımız değişiyor. Ben hiç unutmuyorum bizim ilk gençlik yıllarımızda, televizyon ilk yaygınlaşmaya başladığında, 'bütün aile bir camın önüne geçiyor, artık konuşmak mümkün olmuyor' diye baya şikayet ederlerdi. Şimdi herkesin elinde bir cep telefonu, herkes başka bir alemde. Ortak paylaştığı birkaç cümle dışında maalesef herkes kendi aleminde. Bu, yeni bir çağın çok da farkında olmadığımızın bir göstergesi."

Işık, özellikle son 20-25 yılda büyük bir hızla ilerleyen bilgisayar teknolojisinin askeri ve bilim hayatından, sivil hayata kadar her noktaya girdiğini, bunun çok önemli fırsatlar sunduğu gibi büyük tehlikelerle de insanlığı karşı karşıya bıraktığına dikkati çekerek, bugün artık "nükleer silahlar mı yoksa yapay zeka mı daha tehlikeli" tartışmalarının yapıldığını kaydetti.

Bilimi ve teknoloji takip etmenin çok önemli olduğunu, fakat insanı insan yapan değerlere de çok sıkı sarılmak gerektiğini belirten Işık, "Eğer kendi değerlerimize sahip bir nesil yetiştirmezsek dünyanın sonu felaket. Bu nedenle Türkiye'de hassasiyet taşıyan konulardan biri değerler eğitimi." diye konuştu.

Eğitimin bir bilgi dolayısıyla insan davranışlarındaki olumlu değişim anlamına geldiğini belirten Işık, "Bugün aslında en çok ihtiyaç duyduğumuz eğitim değerler eğitimidir. 'Gıybet haram' diyoruz ama maalesef gıybeti o kadar çok seviyoruz ki. Zaman zaman iftiraya varan konuşmalar o kadar çok yapılıyor ki. Ama çocuğun benliği şekillenmeye başladıktan itibaren bunlar uygulama olarak çocuğa verilse ve çocuktaki her davranış izlense, bir gelişme olup olmadığı takip edilse işte bunun adı eğitim." dedi.

"İki taraflı çözülür"

Işık, bu çağın okur yazarlığı olan dijital okur yazarlığa da sahip olmak, kodlamayı bilmek gerektiğini ifade ederek, "Hangi seviyede olursa olsun artık yavrularımızı hem değerler eğitimi noktasında son derece iyi yetiştirmek durumundayız. Hem de bu çağda bilmeyenin okur yazar sayılmadığı kod yazma, algoritma oluşturma gibi artık her alanda, sadece fen ve matematik alanlarında değil, tüm alanlarda olmazsa olmaz anlamına gelen dijital okur yazarlığı bizim mutlaka ve mutlaka en önemli önceliklerimiz arasına koyma zorunluluğumuz var." dedi.

Değerler eğitimi ve beşeri eğitimin birlikte verilmesi gerektiğinin de önemine vurgu yapan Işık, "Şu anda güncel tartışma faiz tartışması. İslam iktisadı, şu anda İslam'ı çok iyi bilenler iktisat bilimine çok vakıf değil. İktisat ilmini çok iyi bilenler de maalesef İslam'ın temel ilimlere vakıf değil. Biz de bunun İslam toplumu olarak, ciddi sıkıntılarını yaşıyoruz. İşte bu iki taraflı ancak çözülür. Yeni Dünya Vakfı'nın özellikle bu yeni çağda, çağa ve insanlığa yeni şeyler söyleyebilecek gençleri yetiştirmek için bu noktalarda hem değerler hem de beşeri ilimlerde çok iyi olan insanlar yetiştirmek gibi bir misyonu olduğunu düşünüyorum." diye konuştu.

Toplantıya, Yeni Dünya Vakfı Mütevelli Heyet Başkanı Mahmut Göksu, Antalya Valisi Münir Karaloğlu da katıldı.

Fikri Işık Antalya Belek Politika Güncel Haberler