TÜM KATEGORİLER
Cezayir'deki seçimlerde sahtecilik ve dolandırıcılık suçlamasıyla 35 kişi tutuklandı
Cezayir Adalet Bakanlığı, ülkede yaklaşık 10 gün önce gerçekleştirilen genel seçimlerde "sahtecilik ve dolandırıcılığa teşebbüs" suçlamasıyla 35 kişinin tutuklandığını duyurdu.
Cezayir Adalet Bakanlığı, ülkede yaklaşık 10 gün önce gerçekleştirilen genel seçimlerde "sahtecilik ve dolandırıcılığa teşebbüs" suçlamasıyla 35 kişinin tutuklandığını duyurdu.
Bakanlıktan yapılan yazılı açıklamada, 12 Haziran'da gerçekleştirilen genel seçimlerin güvence altına alınması kapsamında gerekli yasal tedbirlerin uygulamaya konulduğu belirtildi.
Alınan tedbirler çerçevesinde seçimlerde "sahtecilik ve dolandırıcılığa teşebbüs" suçlamasıyla 35 kişinin tutuklandığı, 10 kişinin de adli gözetim altına alındığı ifade edildi.
Açıklamada, bazı tutuklular hakkında 6 ile 18 ay arasında değişen hapis cezasının yanı sıra 100 bin dinar (yaklaşık 700 dolar) para cezası verildiği aktarıldı.
Seçim sürecinin ihlali kapsamında 67 kişiye atfedilen 86 olayla ilgili ülkenin tamamında soruşturmaların yürütüldüğü belirtilen açıklamada, yargı işlemleriyle ilgili olayların, "seçim kampanyasına ilişkin belgelerin seçim günü dağıtılması, seçim merkezinde huzurun bozulması, merkezlere izinsiz girilmesi gibi eylemleri" kapsadığı bildirildi.
Ayrıca seçim merkezinden oy pusulalarının çalınması, seçmenin oyunu etkilemek için nakit bağış yapılması, seçmen olmaksızın oy kullanılması ve benzeri eylemlerin de ihlaller kapsamında değerlendirildiği aktarıldı.
Cezayir'de düşük katılımlı genel seçim
Cezayir'de 12 Haziran'da yapılan Ulusal Halk Meclisi seçimlerinde, 24 milyondan fazla kayıtlı seçmenin sadece yüzde 30,2'si oy kullandı.
Resmi sonuçlara göre, seçimlerde en çok oyu alan Ulusal Kurtuluş Cephesi 105 milletvekili çıkarırken, bağımsızlar 78, İslami eğilimli Barış Toplumu Hareketi 64, rejim yanlısı Demokratik Ulusal Birlik Partisi 57, Gelecek Partisi 48, Ulusal Bina Hareketi de 40 sandalye kazandı.
Muhaliflerin bir kesiminin boykot çağrısı yaptığı seçimlerde geleneksel partiler olarak kabul edilen Ulusal Kurtuluş Cephesi ve Demokratik Ulusal Birlik'in Meclisteki temsil gücü gerilerken, İslami eğilimli partiler yükselişe geçti.
