TÜM KATEGORİLER
23. Dünya Enerji Kongresi
Uluslararası Enerji Ajansı (IEA) İcra Direktörü Fatih Birol, enerji sektörü için en büyük güçlüğün iklim değişikliği olduğunu belirterek, "Emisyonların üçte ikisi iklim değişikliğine neden olan enerji sektöründen geliyor.
Uluslararası Enerji Ajansı (IEA) İcra Direktörü Fatih Birol, enerji sektörü için en büyük güçlüğün iklim değişikliği olduğunu belirterek, "Emisyonların üçte ikisi iklim değişikliğine neden olan enerji sektöründen geliyor. Enerji sektöründeki bu sorunu çözmeden hiçbir şekilde iklim sorununu çözemeyiz." dedi.
Anadolu Ajansı'nın (AA) Global İletişim Ortağı olduğu 23. Dünya Enerji Kongresi kapsamında gerçekleştirilen "2060 Senaryoları: Büyük Dönüşüm" temalı oturumda konuşan Birol, Türkiye'nin üreticiler ve tüketiciler arasında bir geçiş ülkesi olduğunu ve Dünya Enerji Kongresi ile hem üretici hem tüketici ülkeleri bir araya getirdiğini söyledi.
Birol, Boğaz'a bakıldığında üç köprü görüldüğünü ve belki dördüncü köprünün de enerji köprüsü olacağını ifade ederek, bunun İstanbul'da gerçekleşmesinin önemine işaret etti.
2060 yılı projeksiyonunda iklim değişikliliğinin enerji sektöründeki en önemli güçlük olduğunu anlatan Birol, "Enerji ve çevreden bahsettiğimizde iklim değişikliğine ilaveten en az onun kadar önemli olan bir başka boyut da var. O da hava kirliliği konusu. Günümüzde 6 buçuk milyon insan, enerji sektörünün ürettiği hava kirliliği sebebiyle erkenden ölüyor." diye konuştu.
Birol, enerji sektörü için üç önemli nokta olduğunu vurgulayarak, şöyle devam etti:
"İlk olarak, petrol ve doğalgazdan önce tartışmamız gereken konu enerji verimliliği. IEA için enerji verimliliği bir numaralı önceliktir. Ne yazık ki biz yeteri kadar enerji verimliliği potansiyelinden yararlanmıyoruz. Çin örnek olarak enerji verimliliğinde şampiyon bir ülke ve Çinliler bu yönde ilerliyorlar. Araçları daha verimli kullanıyorlar. Çin ekonomisi için çok önemli bunlar. Çünkü paradan tasarruf etmiş oluyorlar ama aynı zamanda küresel enerji pazarlarını da değiştirmiş oluyorlar. İkinci nokta, enerji sektörü için en büyük güçlük iklim değişikliği. Emisyonların üçte ikisi iklim değişikliğine neden olan enerji sektöründen geliyor. Enerji sektöründeki bu sorunu çözmeden hiçbir şekilde iklim sorununu çözemeyiz."
"Lütfen nükleer enerjiyi unutmayalım"
Enerji verimliliğinde yenilenebilir enerjinin önemli bir yer tuttuğunu ifade eden Birol, nükleer enerji teknolojisinin yerinin ise unutmaması gerektiğini söyledi.
Birol, nükleer enerjinin son derece önemli bir enerji kaynağı olduğuna dikkati çekerek, "Özellikle de elektrik talebinin çok arttığı ülkelerde. Nükleer güç kesintisiz olarak elektrik üretebilir, hiçbir karbondioksit emisyonu yapmadan ve hava kirliliğine etkisi olmadan elektrik üretir. Lütfen nükleer enerjiyi unutmayalım. Nükleer enerji kabul edilen ülkelerde emisyonları azaltmak ve enerji güvenliğini arttırmak açısından önemli bir teknolojidir." ifadelerini kullandı.
"Daha temiz enerji için altyapıya yatırım yapılmalı"
Dünya Enerji Kongresi Dünya Enerji Senaryoları Başkanı Gerald Davis de 2060 senaryosunda öncelikle en üst düzeyde talep ve petrol ihtiyacına bakılması gerektiğini vurguladı. On yıl içinde enerji talebinin en üst düzeye ulaşacağı ve sonra yavaşlamaya başlayacağını savunan Davis, bunun için talep tarafında daha sıkı enerji politikaları oluşturulması gerektiğini vurguladı.
İkinci olarak yeni teknolojilere yönelmenin önemini anlatan Davis, "Yıllık enerji talebi iki katına çıkacak. Elektriğe olan talebin iki katına çıkması ile enerjinin daha temiz kaynaklardan sağlanması için altyapıya yatırım yapılması gerekiyor." dedi.
Elektrik talebinin iki katına çıkmasıyla geleneksel enerji sistemlerinin bozulacağını öngörüsünde bulunan Davis, "Bunun sonucunda fosil olmayan enerji kaynaklarına talep olacak. Bu da rüzgar ve güneş enerjisinden elektrik üretiminde fosil yakıtların geride bırakılacağı anlamına geliyor. Bu dönemin sonunda güneş enerjisinde maliyetler yüzde 70 oranında azalacak." değerlendirmesinde bulundu.
