Dha Yurt Bülteni-3

BAR CİNAYETİ İLE İLGİLİ YENİ GÖRÜNTÜLER ORTAYA ÇIKTI

1)CİNAYET SONRASI GÜVENLİK KAMERASI KEŞFİ YAPMIŞLAR

ADANA'da 17 Kasım'da bar sahibi Tuğba Çelik'i (35) öldürmekle suçlanan Hamza Işık (19), azmettirici olduğu iddia edilen üvey oğlu Mazlum Oğuz (26) ve olayda gözcülük yapan Müslim Sönmez'in cinayettin ardından, çevredeki apartmanların güvenlik kamerası olup olmadığı yönünde keşif yapmak için olay yerine döndüğü ortaya çıktı.

Olay, merkez Seyhan İlçesi Tellidere Mahallesi'nde meydana geldi. Ortağı olduğu bardan çıkıp evine gelen Tuğba Çelik, kapıdan girdiği sırada silahlı saldırıya uğradı. Pompalı tüfekten çıkan saçmalarla vücudunun çeşitli yerlerinden yaralanan Çelik, hayatını kaybetti. Cinayet anı ise güvenlik kameraları tarafından görüntülendi. Cinayetten sonra kaçan 3 şüpheli, 1 arkadaşlarını daha yanlarına alarak saldırıyı düzenledikleri yere tekrar geldi. Tuğba Çelik'in önünde yattığı apartmanın çevresindeki binaların güvenlik kameralarının yönlerini inceleyen şüpheliler, girdikleri bir binanın kamerasına yakalandı ancak onu fark etmedi. Şüpheliler, herhangi bir kameraya yakalanmadıklarını düşünerek olay yerinden ayrıldı. Bu arada Cinayet Büro Amirliği polisleri, Tuğba Çelik'in eve giriş saatini bilen yakın çevresini incelemeye aldı. Ayrıca soruşturma sırasında Tuğba Çelik'in nikahsız yaşadığı eşi Nurettin Oğuz'un oğlu Mazlum Oğuz'un sürekli kendisinden para istediğini, aralarında bu yüzden devamlı kavga çıktığını da öğrendi. Bu detayları belirleyen polis, Mazlum Oğuz'un olay günü birlikte olduğu arkadaşları Hamza Işık ve Müslim Sönmez'i gözaltına aldı. Hamza Işık sorgusunda, cinayeti kendisinin işlediğini arkadaşı Mazlum Oğuz'un azmettirdiğini söyledi. O sırada Müslim Sönmez'in ise gözcülük yaptığını anlattı. 3 zanlı çıkarıldıkları mahkemece tutuklandı.

Görüntü Dökümü

----------------------

**Güvenlik kamerası**

Şahsın keşif yaparken görüntüsü

Şahsın Adli Tıp Birimi'ni girişi

Şahsın Adli Tıp Birimi'nden çıkışı

Mermilerin duvara isabet etmiş görüntüsü

Apartmanın dış görüntüsü

Sağlık fotoğrafları

**ARŞİV**

SÜRE: 03'51" BOYUT: 235MB

Haber-Kamera: Çağlar ÖZTÜRK/ADANA,

==========================================================

(ÖZEL HABER)

2)KAZDAĞLARI'NIN ETEKLERİNDE ZEYTİN BEREKETİ

ÇANAKKALE'de Kazdağları'nın kuzey yamaçlarında kalan Bayramiç ilçesinin köylerinde, yaz mevsimindeki bol yağışlar nedeniyle zeytin bolluğu yaşanıyor. Zeytinyağı fabrikaları, toplanan ürünlerin yağını çıkarmak için yoğun çalışırken, üreticiler ise fiyatların düşük olmasından yakındı. Kazdağları'nın eteklerindeki Bayramiç ilçesine bağlı köylerde yaşayan çiftçiler, zeytinliklerde hummalı bir çalışma içine girdi. Zeytinler toplanmaya devam ederken, ürünün yağa dönüştüğü fabrikalarda aşırı bir yoğunluk yaşanıyor. Aynı anda toplanan zeytinler, çiftçiler tarafından yağ çıkarılması için traktörlerle fabrikalara taşınıyor. Zeytinin bol olması nedeniyle sıkmaya yetişemeyen fabrikaların bahçelerinde, çuvallar dolusu tonlarca zeytin işlem için sıra bekliyor.

ZEYTİNLER 20 GÜNDÜR SIKIM SIRASI BEKLİYOR

Zeytin bolluğunun yaşandığı ve sıkma işi için fabrika önünde uzun kuyruğun oluştuğu yerlerden birisi de Bayramiç'in Kutluoba Köyü. Köye ait zeytinyağı fabrikasının bahçesi, üreticilerin toplayıp yağını çıkartmak için getirdiği zeytin çuvallarıyla dolup taştı. Zeytin çuvalları bahçeye sığmayınca, bazı üreticiler ürünlerini traktör römorklarının üzerinde fabrika dışında bekletmek zorunda kaldı. Kutluoba Köyü'nde çiftçilik yapan Ali Koçer, zeytin hasadından ve kalitesinden çok memnun olduklarını söyledi. Fabrikaya getirdikleri zeytinlerin sıkılması için 15-20 gündür beklediklerini vurgulayan Koçer, "Mahsul çok olduğundan fabrikada yoğun oluyor. Havalar da güzel gidiyor ve çiftçiler sürekli zeytin topluyor. Arada yağış olsa zeytin toplamaya ara verilir ve fabrikanın yoğunluğu azalır. Ancak verim çok olduğu için şuan fabrika da sıkmaya yetiştirmekte zorlanıyor. Ancak zeytinyağı fiyat bakımından tatmin edici değil. Şu anda litresi 15 TL'den satılıyor. Üreticinin emeğinin karşılığını alması için litresi 20 TL'den aşağıya olmaması lazım" dedi.

"YILLIK ÜRETİM 3'E KATLANDI"

Kutluoba Köyü Muhtarı Zafer Sezer ise, bölgede yaz mevsiminin yağışlı geçmesinin zeytinin bol ve kalitesinin yüksek olmasına yaradığını belirterek, şöyle konuştu:

"Köyümüz tüzel kişiliğine ait olan zeytinyağı fabrikasıyla köy halkımıza ve çevre köylerdeki üreticilere hizmet veriyoruz. Bu yıl köyümüzde ve çevre köylerde rekolte çok yüksek. İhtiyaca cevap veremez hale geldik. Yıllık üretim 1000 ton civarındayken bu sene 2'ye, 3'e katlamış olabilir. Fabrikanın bahçesinde ve yanındaki tarlada sıkılmayı bekleyen yaklaşık 500 ton zeytin var. Ürününü sıktırmak için bekleyen kişi sayısı da 250- 300 civarında. Günlük 50 ton zeytin işliyoruz, 10 ton yağ çıkıyor. Sezon uzun sürecek ve fabrikada işler şubat ayına kadar devam edecek gibi görünüyor."

Görüntü Dökümü

------------------------

-Kutluoba Köyü'ndeki zeytin ağaçlarından genel ve detay görüntü,

-Kutluoba Köyü'ndeki fabrikadan ve bahçesindeki zeytin çuvallarından görüntü,

-Zeytinlerin sıkıldığı makinelerden ve çıkan zeytinyağından görüntü,

-Ali Koçer ile röp,

-Muhtar Zafer Sezer ile röp.

Haber: Burak GEZEN- Kamera: Fatih DALDAL / ÇANAKKALE,

==================================================

3)OTELİN ORTASINDA SELÇUKLU KALE KAPISI

KONYA'da kent merkezindeki bir otelin ortasındaki Selçuklu Devleti tarafından yaptırılan kalenin bir kapısı ve surları dikkat çekti. Otelin inşaat çalışması sırasında Selçuklu Devleti tarafından kenti, Moğol istilasından korumak için yapılan kalenin 12 kapısından biri olan Ertaş Kapısı'na rastlandı. Bunun üzerine o alan koruma altına alınıp inşaata devam edildi. Şu an 'Müze Otel' statüsünde hizmeti veren otelin ortasında lobinin alt katında kalenin surları görülebilirken, lobiye yapılan cam köprünün üzerinde de otel misafirleri surları izleyebiliyor. Karatay İlçesi'nde 5 yıl önce otel inşaatının hafriyat çalışması sırasında tarihi bir yapıya rastlandı. Otel yetkilileri durumu Konya Kültür ve Tabiat Varlıklarını Koruma Bölge Kurulu Müdürlüğü'ne bildirdi. 8 metre derinliğinde kazılan otel inşaatının temelinde, yaklaşık 2,5 yıl arkeolojik kazılar yapan uzmanlar, Selçuklu Devleti kale kapısına rastladı. Selçuklu Sultanı 1'inci Alaeddin Keykubat'ın 1221 yılında şehri Moğol saldırılarından korumak amacıyla yaptırdığı, Konya kent merkezini çevreleyen kalenin 12 kapısından biri olan Ertaş kapısı gün yüzüne çıkartıldı. Bunun üzerine ortaya çıkan kale kapısı korunarak otel inşaatına devam edildi. 5 yılda tamamlanan otel, kale kapısına göre dizayn edildi. Tarihi yapıda kullanılan bazı taşlarda haç işaretlerinin olması dikkat çekti. Otelin lobisinde 8 metre derinliğinde bir müze hazırlandı. 'Müze Otel' statüsünde 1 yıldır hizmet veren otele gelen müşteriler, tarihi yapıya büyük ilgi gösteriyor.

TARİHİ YAPIYI HEP KORUYACAĞIZ

Otel Müdürü Mustafa Akbaş, tarihi yapıyı sürekli koruyacaklarını belirterek, şunları söyledi: "Biz bu yapıyı koruyarak, yaptığımız otelin bünyesinde müze otel haline getirmek istedik. Türkiye'de 3-4 müze otel var. Biz de onların arasına girdik. Gelen misafirler çok şaşırıyorlar. Cam köprüden geçerken inşaat devam ediyor sanıyorlar. Biz misafirlere anlatıyoruz, onlar da ilgi gösteriyor. Gelenlere burayı gezdiriyoruz. Misafirler bu yapının etkisi altında kalıyorlar. Otele gelen müşterilerimizi önce müze kısmını tanıtıyoruz. Misafirler cam köprüye adımını attıklarında bir an korkuyorlar. Yukarıdan toprak yığını gibi görünse de aşağıya indiklerinde hayretle izliyorlar. "

Ertaş Kapısının bulunduğu bölümde Selçuklu Devleti zamanın da askeri malzemelerin hazırlandığını hatırlatan Akbaş, "Burası ilk ortaya çıktığında, Konya'da bulunan tarihçiler burada incelemelerde bulundu. Yapılan inceleme sonucu tarihi yapının Selçuklu Devleti'nin Konya'yı Moğol istilasından korumak için yaptırdığı kalenin 12 kapısından biri olan Ertaş Kapısı olduğu belirlendi. Bize buranın Selçukluların askeri malzemelerinin hazırlandığı yer olduğu söylendi. Biz burayı korumaya çalışacağız." dedi.

Görüntü Dökümü

-----------------

Tarihi kale kapısından detay

Otel içinden ve lobiden detay

Mustafa Akbaş röp.

Genel ve detay

(Haber- Kamera: Hasan DÖNMEZ KONYA DHA)

=====================================================

4)İHH, SURİYE'DE 2.5 TON SARGI BEZİ ÜRETTİ

İNSAN Hak ve Hürriyetleri (İHHH), İnsani Yardım Vakfı tarafından Suriye'nin İdlib iline bağlı Atme kasabasında kurulan fabrikada 3 ayda 2,5 ton sargı bezi üretildi.

İHH Suriye Çalışmaları Medya Sorumlusu Selim Tosun, Suriye içerisindeki hastanelerde tıbbi malzeme yetersizliğinin giderek arttığını söyleyerek, Suriye içerisinde sargı bezi ihtiyacını gidermek amacıyla kurdukları fabrikada üretilen sargız bezlerinin bölgedeki hastanelere gönderildiğini söyledi. Tosun, "Eylül ayı içerisinde çalışmalara başlayan fabrikamızda şimdiye kadar 2,5 ton sargı bezini üreterek İdlib merkez ve kırsalındaki hastanelere ücretsiz bir şekilde ulaştırdık. Bu fabrikamızda günde 45 kilogram sargı bezini üreterek ihtiyaç sahibi hastanelere ulaştırarak önemli bir tıbbi ihtiyaca cevap vermiş oluyoruz. Bölgede sargı bezi ihtiyacı devam ettiği müddetçe fabrikamızda üretim devam edecektir" dedi.

Görüntü Dökümü

------------------------

Sargı bezi fabrikası binası

Girişte Arapça ve Türkçe yazılı tabela

Makinelerde üretim yapılırken

Çalışanlar

Üretilen sargı bezleri makinelerden geçirilirken

Elde edilen bezler

Kadınlar paketleme yaparken

İHH medya sorumlusu Selim Tosun açıklaması

SÜRE: 4'37" BOYUT: 147MB

Haber-Kamera: Ferhat DERVİŞOĞLU/REYHANLI(Hatay),