Baykal-barroso Görüşmesi Sona Erdi

CHP Genel Başkanı Deniz Baykal, AB Komisyonu Başkanı Jose Manual Borroso ile görüşmesinde AK Parti'ye yönelik kapatma davasının gündeme gelmediğini belirterek, "Hiçbir şekilde parti kapatma sözü ağzından çıkmadı, ben de bir hesap sorma anlayışı içine girmedim. Diplomatik nezaketin gereğini yaptık" dedi. Baykal, görüşmede laiklik ve demokrasi vurgusu yaptığını da kaydetti.

AB Komisyonu Başkanı Jose Manual Borroso, CHP Genel Başkanı Deniz Baykal'ı TBMM'deki makamında ziyaret etti. Yaklaşık 35 dakika süren görüşmenin ardından Baykal bir açıklama yaptı. Borroso'nun görüşme öncesinde Genel Kurul'da yaptığı konuşmanın da 'kendisinden beklenebilecek bir konuşma' olduğunu belirten Baykal, "Türkiye'deki yargı sürecine yönelik bir değerlendirme yapılmaması gerektiğine ilişkin anlayışımızı bu konuşmaya yansımış gördük, doğrusu buydu" dedi. Daha önce farklı platformlarda bu konuda yapılan açıklamaların TBMM'ye taşınmamış olmasının memnuniyet verici olduğunu kaydeden Baykal, "Bizim konuşmamız da dengeli ve yararlı bir görüşme oldu. Türkiye'nin AB ile ilişkileri konusunda partimizin anlayışını ifade etmek imkanı buldum. Samimi bir şekilde Türkiye'nin AB ile ilişkilerinde karşılaştığı sorunları, sıkıntıları, AB'den kaynaklanan güçlüklerin, engellerin üzüntü verici olduğunu ayrıntılı şekilde yansıttık" diye konuştu. Türkiye'nin AB ile ilişkisi konusundaki CHP'nin anlayışını bir kez daha ifade etmek imkanı bulduklarını belirten Baykal, şunları kaydetti:

"Ayrıca demokrasi ve laiklik gibi konulara ilişkin anlayışımızı da yansıtmak imkanı bulduk. Türkiye'nin demokratikleşme anlayışı ve kararlılığının çok daha önceden, AB daha kurulmadan başlamış olduğunu, bu doğrultuda Türkiye'nin ve CHP'nin hepimizin kurum ve şahıslar olarak Türkiye'de demokrasiyi geliştirmek, güçlendirmek konusunda kararlı bir mücadelenin içinden geçmekte olduğumuzu ifade ettik. Türkiye'nin demokratik bir toplum olarak yaşama kararlılığını, bunda da AB'nin desteği olmasa da bizim anlayışımızı sürdüreceğimiz çok net bir şekilde ortaya koyduk. Laikliğin Türkiye bakımından, Türkiye'de demokrasi bakımından taşıdığı önemi anlattık. Bu konuda bütün dünyanın Türkiye'nin demokrasi, laikliğin ve hukukun üstünlüğü anlayışının bir arada yaşatmak için ortaya çıkan güçlükleri göğüsleyerek kendi kuralları içinde, kendi gerçekleri üzerinde çalışmakta olduğunu anlaması gerektiğini ve dünyanın bu yaklaşıma saygı göstermesi gerektiğini ifade ettik. Barraso Genel Kurul'da gösterdiği özeni, dikkati bizimle görüşmesinde de aynen sürdürdü." AK Parti'yi kapatma davasının görüşmede gündeme gelip gelmediğinin sorulması üzerine Baykal, "İçerde diplomatik nezaket içinde sadece orada önümüze gelen konularla ilgili değerlendirme yaptık. Sayın Barroso da Genel Kurul'daki yaklaşımını aynen sürdürdü. Hiçbir şekilde parti kapatma sözü ağzından çıkmadı, ben de bir hesap sorma anlayışı içine girmedim. Diplomatik nezaketin gereğini yaptık" dedi.

Görüşmede 301. maddenin de gündeme gelmediğini belirten Baykal, "Sadece genel, demokratikleşme, laiklik ve hukukun üstünlüğü konularının Türkiye'de bir arada yürütülmesinin bizim açımızdan ne anlama geldiğini, demokratikleşme kararımızın bizim için çok temel, köklü bir karar olduğunu, laiklik kararımızın yine Türkiye gerçeklerinden yola çıkarak alınmış çok köklü, temel, kritik, stratejik bir karar olduğunu; laikliğin ortadan kalkması halinde Türkiye'de demokrasinin işlemesinin mümkün olamayacağını; hukuka saygı anlayışının, hukukun üstünlüğü anlayışının Türkiye'de çok sağlam ve köklü bir gelenek olduğunu ve yine herkesin buna saygı göstermesi gerektiğini, bütün bunları bir arada yaşatmakta zaman zaman güçlüklerimizin olduğunu, ama o güçlükleri kendi olanaklarımızla aşma çabası içinde olduğumuz ve herkesin de bunu böyle değerlendirmesini beklediğimizi ifade ettik" şeklinde konuştu.

(MÜG-NÇ-Y)

Haberler