Başbakan Erdoğan: Siyaset Utanılacak Bir Şey Değilse Siz Niye Meydanda Yoksunuz?
AK Parti'nin cumhurbaşkanı adayı ve Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, cumhurbaşkanının siyaset üstü olması ya da siyasetin dışından olması görüşünü şimdiye kadar hep darbecilerin söylediğini kaydederek, "Bunlara sormak lazım, siyaset utanılacak bir şey mi? Eğer siyaset utanılacak bir şeyse, siz bu siyaseti niye yapıyorsunuz? Eğer utanılacak bir şey değilse siz niye meydanda yoksunuz? Halkın tercihte bulunması, halkın ülkenin geleceğini tayin etmesi utanılacak bir durum mu?" dedi.
AK Parti'nin cumhurbaşkanı adayı ve Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, cumhurbaşkanının siyaset üstü olması ya da siyasetin dışından olması görüşünü şimdiye kadar hep darbecilerin söylediğini kaydederek, "Bunlara sormak lazım, siyaset utanılacak bir şey mi? Eğer siyaset utanılacak bir şeyse, siz bu siyaseti niye yapıyorsunuz? Eğer utanılacak bir şey değilse siz niye meydanda yoksunuz? Halkın tercihte bulunması, halkın ülkenin geleceğini tayin etmesi utanılacak bir durum mu?" dedi.
Başbakan Erdoğan, Anadolu Aslanları İşadamları Derneği (ASKON) tarafından Haliç Kongre Merkezi'nde düzenlenen iftar programına katıldı. Burada bir konuşma yapan Erdoğan, Ramazan'ın tüm ASKON mensuplarına hayırlı olmasını Allah'tan diledi.
10 Haziran'da Musul'da 32 TIR şoförünün kaçırıldığı haberini aldığını kaydeden Erdoğan, ilk andan itibaren devletin tüm kurumlarının yakın işbirliği içerisinde bu sorunu çözmek ve vatandaşları burunları bile kanamadan ailelerine kavuşturmak için çaba gösterdiklerini belirtti. Bu süre zarfında ailelerle sürekli temas halinde olduklarını kaydeden Erdoğan, "Dışişleri Bakanlığımızın yoğun bir işbirliği oldu. Onlarla görüşmelerini bu şekilde devam ettirdi. Şoförlerimizin bağlı bulunduğu şirketle, hatta bizzat şoförlerimizle temas ederek, sağ salim kurtulmaları için gerekli her türlü girişimi yaptık. 22 gün sonra dün akşam iyi haberi aldık. Bugün Erbil Başkonsolosumuz şoförlerimizi sağ salim teslim aldı. Şoförlerimiz için özel olarak Erbil'e gönderilen bir Türk Hava Yolları uçağı şoförlerimizi Şanlıurfa'ya getirdi" dedi.
Şoförlerin Şanlıurfa'dan da ailelerine verildiğini kaydeden Erdoğan, "En kısa sürede Musul Başkonsolosluğumuz personeline ilişkin inşallah iyi haberleri vermeyi de ayrıca umuyoruz. Şoförlerimize, "hoş geldiniz, geçmiş olsun. Ailelerinin ve milletimizin gözü aydın olsun' diyorum" ifadelerini kullandı.
-"KAMBURLARIN KALKMASI, SON VESAYET KALESİNİN DE YIKILMASI"-
Salı günü düzenlenen bir toplantı ile Türkiye Cumhuriyeti'nin 12. Cumhurbaşkanlığı için adaylığının açıklandığını kaydeden Erdoğan, "3 Kasım 2002'de başlayan milletimize hizmet süreci artık yeni bir kulvara geçti, yeni bir sürece girdi. Buradan öncelikle 12 yıl boyunca birlikte elde ettiğimiz tüm başarılardan dolayı sizlere, yani ASKON ve tüm ASKON mensuplarına gönülden teşekkür etmek istiyorum" diye konuştu.
Cumhurbaşkanlığı adaylığının açıklandığı toplantıda da ifade ettiği gibi önlerindeki sürecin bir son, bir bitiş, bir ayrılık olmadığını belirten Erdoğan, "İnşallah Türkiye için yeni bir başlangıç olacak. Halkın oylarıyla seçilmiş bir cumhurbaşkanı, halkın oylarıyla iş başına gelmiş bir iktidar inşallah Türkiye'nin çok daha hızlı şekilde büyümesine, kalkınmasına, standartlarını çok daha yükseltmesine zemin hazırlayacak" şeklinde konuştu.
10 Ağustos 2014 tarihinin Türkiye'nin en önemli dönüm noktalarından biri olarak hafızalardan silinmeyeceğini kaydeden Erdoğan, "10 Ağustos 2014, yani cumhurbaşkanının halk tarafından seçilmesi, demokrasimizin üzerindeki kamburların kalkması, son vesayet kalesinin de yıkılması noktasında son derece önemlidir. Bildiğiniz gibi şu anda mevcut Cumhurbaşkanımız Sayın Abdullah Gül'ün seçilmesi olayında parlamentoda neler oldu neler. Önceki cumhurbaşkanlarına uygulanmayan engellemeleri o zaman Abdullah Bey'in seçiminde, güçlü bir ekseriyete sahip olduğumuz halde, ondan önceki uygulamalar birinci, ikinci ve üçüncü turda salt çoğunlukla seçilmesi gerekirken ona akla hayale gelmez engeller koydular" değerlendirmesinde bulundu.
-"EĞER UTANILACAK BİR ŞEY DEĞİLSE SİZ NİYE MEYDANDA YOKSUNUZ?"-
Türkiye'de 1960 müdahalesinden itibaren cumhurbaşkanlığı makamının vesayet sisteminin bir sigortası olarak görüldüğünü kaydeden Erdoğan, "Halkın seçtikleri karşısında devleti temsil eden cumhurbaşkanlığı makamı vardı. Cumhurbaşkanlığı makamı, halkın tercihlerini, isteklerini, taleplerini adeta frenleyecek, halkın tüm süreçlere egemen olmasını engelleyecek şekilde konumlandırılmıştı. Milletin ve milli iradenin bütün karar süreçlerine tam olarak egemen olması, Türkiye'nin istikametinin belirlenmesinde yegane söz sahibi olması her zaman engellendi. Cumhurbaşkanlığı makamı da işte milli irade karşısında devlet iradesini temsil eden bir makam oldu" diye konuştu.
"Cumhurbaşkanı siyasetin üzerinde olsun" görüşünü eleştiren Erdoğan, bu görüşün aslında, "Cumhurbaşkanı halkın, halkın tercihlerinin, taleplerinin, arzularının üzerinde olsun" diye tanımlandığını kaydetti.
Cumhurbaşkanının siyaset üstü olması ya da siyasetin dışından olması görüşünü şimdiye kadar hep darbecilerin söylediğini kaydeden Erdoğan, "Bunlara sormak lazım, siyaset, utanılacak bir şey mi? Eğer siyaset utanılacak bir şeyse, siz bu siyaseti niye yapıyorsunuz? Eğer utanılacak bir şey değilse siz niye meydanda yoksunuz? Halkın tercihte bulunması, halkın ülkenin geleceğini tayin etmesi utanılacak bir durum mu?" sözlerini kullandı.