17 Şubat Libya Devriminin Başarı ve Başarısızlıkları" Sempozyumu

Libya Stratejik Araştırmalar Merkezi, "17 Şubat Libya Devriminin başarıları ve başarısızlıkları" sempozyumu düzenledi.

Wyndham Otel'de, MEDİASAT ve ARRAED televizyonlarının desteğiyle düzenlenen program, Libya milli marşının okunmasıyla başladı.

Libya Stratejik Araştırmalar Merkezi Başkanı Awad el-Bur'asi burada yaptığı konuşmada, devrimin 5 yıl önce başladığını ve çok sayıda şehit verildiğini söyledi.

Bur'asi, diktatör bir rejimden kurtulmak için devrim başlatıldığını ve devrim boyunca başarı ve başarısızlıkları da tartışmak gerektiğini ifade etti.

Dünya Müslüman Alimler Birliği Üyesi Venis el-Mebruk ise eski Birleşmiş Milletler Libya Temsilcisi Tarık Metri'nin başarılı işler yaptığını anlattı.

Devrimleri, değişimin bir aracı olarak değerlendiren Mebruk, şöyle konuştu:

"Devrimler aynı zamanda bir neticedir. Devrimin uzun süreçlerden oluştuğunu görmemek yanlış olur. Libya halkı, tarihi boyunca boyun eğmiş, sadece 17 Şubat'ta ayaklanmış bir halk değildir. Gençler, Tunus ve Mısır'da devrim yaptılar. Kaddafi'nin resimleri ayaklar altına alındı. 17 Şubat çok önemlidir. Devrim sayesinde Libyalılar siyasi bir bilinçlenmeye ulaştı. Libya'da birçok platformda devrim hareketleri başladı. Sosyal medya bu süreçte çok iyi kullanıldı. Bir putun devrilmesi için çalışıldı. Bu devrimi halk istedi."

Mebruk, sürgünden dönüp Bingazi'ye gittiğinde, kabile toplumundan oluşan Libyalıları tek bir yürek halinde gördüğünü, devrimi Libya siyaset aleminde kaynama olarak değerlendirdiğini kaydetti.

Mebruk, "Batı insanı biz Doğuluları çöl insanı olarak görüyordu ancak 17 Şubat devrimi sonrası Arapların özgürlük istediklerini ve özgürlük yolunda fedakarlık yapabildiklerini gördüler. Ancak bu devrimde gerçek vizyon sahibi devrimci liderler ortaya çıkmadı. Ümitvar olmamız lazım. En kötü mikrop, ümitsiz olmaktır" değerlendirmesinde bulundu.

"Rejim, küçücük bir hikmet taşısaydı halkını tehdit etmezdi?"

Libya'nın eski Kuveyt Büyükelçisi Muhammed Amiş ise Libyalıların zulme karşı direndiğini ve devrimin başladığı günlerde Kaddafi'nin herkesle görüşmeye çalıştığını söyledi.

Rejimin, Mısır'ın Tahrir Meydanı'nda olan gelişmelerden korkmaya başladığını aktaran Amiş, "Eğer rejim, küçücük bir hikmet taşısaydı halkını tehdit etmezdi. Kaddafi'nin oğlu Seyfülislam Kaddafi televizyonda halka hitap etti, işte o tehditten anladım ki Libya'da bir devrim gerçekleşecek" diye konuştu.

Birleşmiş Milletler Seyfülislam Kaddafi Libya Politika Güncel Haberler