Tunus'un Güneyindeki Gösteriler

Tunus'un güneyindeki Tatavin kentinden Aktivist Sugayyar Şamih, güvenlik güçleri ile protestocular arasında bir göstericinin hayatını kaybetmesiyle sonuçlanan olaylar hakkında hükümete provokasyon ihtimali konusunda uyarılarda bulunulduğunu söyledi.

Şamih, AA muhabirine yaptığı açıklamada, Tatavin vilayetinde "daha fazla kalkınma ve istihdam" talepleriyle başlayan protestoların, başladığı 23 Mart'tan itibaren barışçıl sürmesi yönünde karar alındığını ve titizlikle bunda ısrar edildiğini belirtti.

Başbakan Yusuf Şahid'in bölgeye geçen ay göstericilerin taleplerini dinlemek üzere yaptığı ziyarette, göstericiler yerine şehirdeki aşiret liderleriyle görüşerek göstericileri hayal kırıklığına uğrattığını aktaran Şamih, görüşmelerin ardından şehir valisinin talepler karşılanmış gibi protestoların sonlandığı açıklamasının göstericileri tahrik ettiğini söyledi.

Kentte polis merkezlerinin ve güvenlik güçlerine ait araçların yakılmasına da değinen Şamih, bu konuda göstericilerin kentin dışından gelen provokatörler tarafından kışkırtıldığını ileri sürdü. Şamih, "Gösterilerin organizatörleri, geçen haftadan itibaren bölge insanından olmayan bazı kişilerin vilayette bulunduğunu hükümete duyurdu. Organizatörler, barışçıl gösterilerin provoke edilmesi ihtimali uyarısında bulunarak gerekli önlemler için çağrı yapmıştı." dedi.

Kentin kalkınma talepleri konusunda yaralıların Tatavin vilayetinde tedavi edilememesini örnek gösteren Şamih, "Güvenlik güçleri, Kamur ve Tatavin'in merkezindeki olaylarda yaralanan güvenlik mensuplarını helikopterlerle Safaks'taki hastaneye taşıdı. Artık siz düşünün Tatavin'de tam teşekküllü bir hastane dahi yok. Tatavin bölge hastanesinde yaralananları tedavi edecek imkanların bulunmaması bölgenin ne kadar geri olduğunun bir delilidir." diye konuştu.

Şamih, kent çevresinde faaliyet gösteren yabancı petrol ve doğalgaz şirketlerini Tunus'un sömürge kalıntıları olarak değerlendirdiğini aktararak, "Petrol şirketlerinin anlaşmaları, kamuoyuyla şeffaf şekilde paylaşılmıyor. Tunus'ta Sayıştayın raporlarına göre bu şirketlere gelirlerini doğru şekilde ibraz etmedikleri gerekçesiyle birçok dava açıldı. Bölge halkının, kendilerine istihdam hakkı sağlanmazken bölgenin doğal kaynaklarını sömürdüğünü düşündüğü bu şirketlere tepkisi çok yüksek." ifadelerini kullandı.

Dün yaşanan olaylarda güvenlik güçlerinin yığınak yapması sırasında yanlarında daha önce Tatavin'deki gösterilerde görülmediği şekilde polis köpekleri getirdiklerini savunan Şamih, "Bu durum bölge insanı için bir aşağılanma hissi uyandırdı. 'Bizleri bu köpeklerle mi susturmaya geldiniz?' diyerek tepkinin artmasına neden oldu." şeklinde konuştu.

Kentteki kalkınma eksikliğinden dolayı birçok kişinin yurt dışına çalışmaya gittiğine işaret eden Şamih, "Gençlerin çoğunluğu İtalya, Fransa gibi Avrupa ülkelerinde çalışıyor. Tatavin'de halkın sadece iki geçim kaynağı var, Libya'ya sınır ticareti ve yurt dışında çalışanların yolladığı paralar. Tunus'a en çok yurt dışı döviz girdisi Tatavin vilayetinden ancak kent kalkınmada bunun karşılığını alamıyor." diye konuştu.

Tatavin kenti, yaklaşık 150 bin nüfusa sahip ve Tunus Ulusal İstatistik Kurumu'na göre ülkede en yüksek işsizliğin bulunduğu bölge.

Tatavin'de yaşanan olaylar

Tatavin kentinde yaklaşık 2 aydır kalkınma ve istihdam talebiyle devam eden gösterilerde, hafta sonu göstericiler kente 100 kilometre mesafedeki Kamur petrol ve doğalgaz dağıtım merkezine girmişti.

Dün sabah saatlerinden itibaren güvenlik güçlerinin göstericileri çıkarmak için göz yaşartıcı gaz kullanmasının ardından kentte protestocular ve güvenlik güçleri arasında çok sayıda çatışma çıkmış, olaylar vilayet merkezine ve diğer kaymakamlıklara sıçramıştı.

İçişleri Bakanlığı, gün sonunda yaptığı açıklamada olaylar sırasında iki polis merkezinin yandığını, 20'nin üzerinde güvenlik güçlerine ait aracının ateşe verildiğini açıklamıştı.

Açıklamada, Kamur bölgesinde, bir polis arazi aracının geri giderken göstericilerden birinin altında kalması sonucu hayatını kaybettiği belirtilmişti.

Kaynak: AA / Güncel