AK Parti Genel Başkan Yardımcısı Ataş

Ak Parti Genel Başkan Yardımcısı Mustafa Ataş, " Ak Parti'nin içerisinde FETÖ'cüler ne zaman temizlenecek?" diye soranlara, "Hadi oradan, git işine bak sen. AK Parti kendi içerisinde yapması gerekenleri yapar, kimseden akıl almaya ihtiyacı yok." dedi.

Ataş, Antalya'nın Alanya ilçesindeki Kültür Merkezi'nde partisinin ilçe teşkilat toplantısında yaptığı konuşmada, darbeden başarı elde edemeyenlerin AK Partilileri birbirine düşürme gayreti içerisinde olduğunu söyledi.

Bu oyunlara gelmeyeceklerinin altını çizen Ataş, "Biz yerimizde sağlam duracağız. Sayın Cumhurbaşkanımızın ve Başbakanımızın arkasında sıra dağlar gibi duracağız. Kardeşliğimizi bozmaya çalışacaklar. Aramıza fitne çıkarmaya çalışacaklar. AK Parti ile bilgili bir sürü dedikodu ve algı oluşturma çalışıyorlar. 'AK Parti'nin içerisinde FETÖ'cüler ne zaman temizlenecek?' diyorlar. Hadi oradan, git işine bak sen. AK Parti kendi içerisinde yapması gerekenleri yapar, kimseden akıl almaya ihtiyacı yok. AK Parti her zaman kendi içerisinde ki varsa hainleri temizleme kudretine ve aklına sahip bir partidir. Hiç kimsenin aklına da iradesine de ihtiyacımız yok. Yapılması gerekenleri biz kendimiz yaparız. Değiştirilmesi gerekenleri biz değiştiririz." değerlendirmesini yaptı.

"Bir takım hainler" tarafından sanki AK Parti, "FETÖ yuvasıymış" gibi bir imaj yerleştirilmeye çalışıldığına işaret eden Ataş, partililerini bu oyuna gelmemeleri konusunda uyardı. Ataş, "Biz ahlakla bezenmiş olan siyasetimizi yapmaya devam edeceğiz." ifadesini kullandı.

"Tehlike fiili olarak geçti"

Ülkedeki terör örgütlerinden temizlenmesi gerektiğini vurgulayan Ataş, hepsinin kökünün kazınacağını dile getirdi.

Ataş, 14 yılda Türkiye'nin geldiği noktayı hazmedemeyen çevrelerin bulunduğununa değinerek coğrafi konum itibarıyla stratejik noktada bulunan gelişmiş bir Türkiye'nin istenmediğine dikkati çekti.

Bu çerçevede içeride ve dışarıda bazı planların sinsice sahneye konulmak istendiğini belirten Ataş, sözlerini şöyle sürdürdü:

"Son olaylardan sonra tehlike geçti mi? Fiili olarak şimdilik geçmiştir. Ancak başka versiyonlarla bu tehlike halen devam ediyor. Uyanık ve basiretli olmak zorundayız. Ülkemize sahip çıkma duygusunu aklımızdan hiç çıkarmadan sürekli diri tutmak durumundayız. Arkamızdan hainlik yapmak isteyenler varsa, bunları temizlemek mecburiyetindeyiz. Birliğimiz beraberliğimiz bozmak isteyenlere karşı birbirimize daha çok kenetlenmeye mecbur ve mahkumuz. Onlar bizi çökertmek istedikçe biz birbirimize daha çok kenetleneceğiz. Millet olma duygusunu daha çok ön planda tutacağız. 15 Temmuz darbe girişimi gecesinden 10 Ağustos'a kadarki 27 günlük süreç içerisinde meydanlarda nasıl ki siyasi görüş, ırk, dil ve din farklılıklarını düşünmediysek, bundan sonraki süreçte de vatanımız, milletimiz ve bayrağımız için birbirimize sıkı sıkıya kenetlenmek ve geleceğe doğru yürümek mecburiyetindeyiz."

"Darbe planı, Türkiye'yi işgal planıydı"

Mustafa Ataş, darbeyle Türkiye'yi işgal etme planının gerçekleşmemesinin ardından 15 Temmuz - 10 Ağustos tarihleri arasında duran PKK terör saldırılarının yeniden başlandığını, DAEŞ'in da Suriye'den Türkiye'ye saldırdığını hatırlattı.

Darbe girişiminin başarılı olması halinde tüm terörist grupların Türkiye'yi işgal edeceğini anlatan Ataş, "Türkiye bir aya yakındır Suriye'de ülkemizi tehdit eden terör örgütlerine karşı bir mücadele veriyor. Cerablus ve devamındaki sınır kıyısından Türkiye'yi tehdit eden terör örgütleri için o bölgenin arındırılması için bir temizlik harekatı yapıldı. Burada da Türkiye tek başına kalmıştır. Müttefiklerimiz olan ülkelerin hepsi sırtını bize dönmüştür. Buradan anlıyoruz ki Türkiye'nin Türkiye'den başka dostu yoktur." diye konuştu.

Demokratik yöntemlerle AK Parti'yi alt edemeyenlerin demokratik olmayan yöntemlere başvurduğuna değinen Ataş, AK Parti'nin 14 yıllık iktidar döneminde darbelerin Türkiye tarihinin karanlık sayfalarına gömüldüğü imajını oluştuğunun altını çizdi.

Darbe girişiminin ardından yatan planın ülkeyi işgal planı olduğunu kaydeden Ataş, "Onların hesabı vardı, milletin de hesabı vardı. Bir de Allah'ın hesabı var. Bu milletin başkomutanının hayatını yok etmek istediler. Recep Tayyip Erdoğan bu milletin nefesidir, sesidir. Onlar bu sesi kesmeye çalıştılar. Yapılmak istenen buydu. O hain emellerinin gerçekleşmesine fırsat verilmedi. Milletimize teşekkür ediyoruz. Alevisi'yle, Kürt'üyle, Çerkezi'yle... Hangi siyasi görüş olursa olsun mesele vatan, bayrak, millet ise gerisi teferruattı diyerek sokağa çıktılar." dedi.