Haberler

Kurtulmuş: "Doğudan Gelen Mültecileri Zorla Önlemeye Çalışıyorlar"

Başbakan Yardımcısı Numan Kurtulmuş'un konuşması Başbakan Yardımcısı Numan Kurtulmuş, Avrupa ülkelerinin doğudan gelen mültecileri önlemek için sınırlarına teller, duvarlar ördüğünü belirterek, "Çok net söylüyorum, bütün sınırlarınıza çelik duvarlar koysanız hatta mümkün olsa gök kubbeyi de çelikten kubbeyle örseniz dünyadaki bu düzen böyle devam ettiği sürece kapıdan kovduğunuz mülteciler bacadan girecek, kapıdan kovduğunuz mülteciler pencereden girmeye devam edeceklerdir" dedi.

GÖRÜNTÜ DÖKÜMÜ- Başbakan Yardımcısı Numan Kurtulmuş'un konuşması Başbakan Yardımcısı Numan Kurtulmuş, Avrupa ülkelerinin doğudan gelen mültecileri önlemek için sınırlarına teller, duvarlar ördüğünü belirterek, "Çok net söylüyorum, bütün sınırlarınıza çelik duvarlar koysanız hatta mümkün olsa gök kubbeyi de çelikten kubbeyle örseniz dünyadaki bu düzen böyle devam ettiği sürece kapıdan kovduğunuz mülteciler bacadan girecek, kapıdan kovduğunuz mülteciler pencereden girmeye devam edeceklerdir" dedi.Kurtulmuş, İstanbul İktisatçılar Derneği'nce, İstanbul Üniversitesi Kongre ve Kültür Merkezi'nde düzenlenen "Göç ve Ekonomi" temalı "Sabahattin Zaim İslam ve Ekonomi Sempozyumu"na katıldı.Mülteci meselesinin önemli bir sorunu önlerine koyduğunu ifade eden Kurtulmuş, "Bugünkü dünya sistemi, dünyadaki hiçbir temel sorunu çözme yeteneğine sahip değildir. İşin özeti bu cümledir" dedi.Kurtulmuş, Ukrayna'da çıkan krizi politik yollarla çözme yeteneğine sahip olmayan dünya sisteminin, önemli bir küresel kriz haline gelen göç meselesini de çözebilme yeteneğini kaybettiğini aktararak, şöyle devam etti: "Çünkü bu meseleyi çözebilmek için yeni bir bakış açışına, paradigmaya ihtiyaç var. Maalesef dünyadaki kurulu sistem, dünyanın yoksulları, fakirlerinin, biçarelerinin de bu dünyanın vatandaşları, eşit insanları olduğu fikri üzerine oturmamaktadır. Şu andaki dünya sistemi, güçlü olanın, elinde ekonomik, politik, silah gücü olanın, Birleşmiş Milletler'de gücü olanın, Birleşmiş Milletler'de tanıdığı olanın her türlü şeyi yapabilmesine müsait, maalesef müsamahakar, zalime müsamahakar, mazluma ise kayıtsız kalan bir dünya sistemidir. Bu sistemle dünyanın hiçbir temel sorunu çözülemez. Onun için göç meselesi konusunda konuşurken aynı zamanda yeni bir dünyanın kurulmasını da teklif ediyoruz. Göç, şu anki dünya sisteminin ortaya çıkardığı sorunlardan sadece bir tanesidir. Çok önemlidir, eğer gerekli tedbirler alınmazsa 3. Dünya Savaşı tehdidinden daha büyük bir tehdittir. Bunları da biliyorum ama sonuç olarak sadece sistemin bir sonucu olduğunu bilmemiz ve ona göre yeni bir sistem arayışı içerisinde olmamızın da kaçınılmaz olduğunu ifade etmeyi bir sorumluluk olarak telakki ediyorum."- "Yaklaşık 400 bin masum Suriyeli vatandaş hayatını kaybetti"Şu anda yaşanılan göç sorununun iki temel nedeni bulunduğunu, birincisinin savaşlar, baskılar sonucu yaşanan göçler olduğunu dile getiren Kurtulmuş, 1978'den bugüne kadar yaklaşık 40 yıldır Afganistan'da yaşanan olaylara ilişkin bilgi verdi. Kurtulmuş, bu örnekte Afganların göçü, yaşadıkları işgallerden kaçarak nefes alacakları bir liman olarak gördüklerine işaret ederek, şunları kaydetti: "İşgaller, savaşlar, iç savaşlar, Suriye'deki iç savaş olmasaydı ülkedeki 8 milyon insan göç etmek durumunda kalmayacaktı. Irak'ta savaş olmasaydı orada milyonların üzerinde insan göç etmek durumunda kalmayacaktı. Yemen'den, Libya'dan insanlar göç etmek durumunda kalmayacaktı. Bir taraftan artan işgaller, bir taraftan iç savaşlar, diğer taraftan zalim, despot, antidemokratik rejimler... Saddam'dan, Kaddafi'den kaçanları hatırlayın. Şimdi Esed'den kaçanları hatırlayın. Dolayısıyla göç konusunda gerçekten dünya önemli bir sınav verecek ve göçün nedenlerini ortadan kaldıracaksa önce işgalleri, iç savaşları sona erdirmek, ülkelerin kendi içerisinde tarumar olmasına seyirci kalmamak durumundadır. Şöyle geçmiş dönemleri hatırlayın. 'Bunlar diktatördü' diye kenara atılanlar, birkaç sene sonra yine kenara atılacak Esed'ine kadar bütün bu diktatörler güçlerini birtakım büyük devletlerden almadılar mı? Bütün diktatörlerin ekonomik güç mekanizmalarına, silahlı baskı rejimlerine en büyük gücü bazı ağa babaları vermediler mi? Şimdi onların ortaya koymuş olduğu bu baskı rejiminden kaçanların göç felaketiyle karşı karşıya kalması bunun çok doğal bir sonucudur."Suriye'de önce iç, arkasından proxy savaşlarının başladığını ve artık bu dönemin de sona erdiğini, artık bugün ülkede büyük güçlerin işin içine girdiği bir bölgesel savaş durumuna gelindiğini aktaran Kurtulmuş, "Ancak bunların ortaya çıkardığı bu göç sorununu nasıl ortadan kaldıracaksın? 5 yıldır Suriye'de filler tepişti, olanlar çimenlere oldu. Yaklaşık 400 bin masum Suriyeli vatandaş hayatını kaybetti. Zalim bir rejim, kaldırdığı uçaklarıyla şehirlerini tarumar etti. Şimdi bütün bunların sonucu olarak Suriye'de göçmen meselesi ortaya çıkmışsa bu insanlar laf olsun diye evlerini, yurtlarını bırakarak dünyanın farklı yerlerine göç etmek istemiyorlar. Hangi insan çoluğunu çocuğunu bırakarak ya da onları alarak zor şartlar altında başka yerlere göç etmek ister?" diye konuştu. Kurtulmuş, dolayısıyla bu savaşların, baskıların, antidemokratik rejimlerin sona ermesinin dünya sisteminin sağlamak zorunda olduğu en önemli işlerden birisi olduğunu belirterek, bu gerçekleşmediği sürece göç sorununun bitmeyeceğini söyledi. - "Hepimiz istesek de bu sistem yürütülemez"Başbakan Yardımcısı Kurtulmuş, göç konusundaki ikinci kategorinin ise umut göçleri olduğuna dikkati çekerek, insanların ekonomik zorlukları aşmak, hayatta kalabilmek için daha güvenli, refah bölgelere göçme arzusu olduğunu anlattı. "Hangi baba ailesini alıp derme çatma bir botla Avrupa'ya geçmek için gayret sarf eder?" diye soran Kurtulmuş, insanların bir lokma su için göçünü dikip gidecekleri yerlerin daha müreffeh ülkeler olduğunu kaydetti. Kurtulmuş, "Dünyayı ortadan bölün, dünyanın zengin kuzey ülkeleri, güneyde de gariban Afrika, Ortadoğu, Latin Amerika'nın fakir halkı... Eğer dünyadaki ekonomik sistem böyle devam ederse önümüzdeki 20 yıl içerisinde zengin kuzeyin dünya nüfusu içerisindeki payı yüzde 5 azalacak buna mukabil dünyadaki zenginliklerden aldığı pay artacaktır. Buna karşılık dünyadaki fakir güneyin nüfusu artacak, aynı şekilde fakirliği de artacaktır. Hiçbir siyasi, etnik, dini fark olmasa dahi bu fark böyle devam ettiği sürece dünyada göç dalgaları sürmeye devam edecektir" şeklinde konuştu. Şu anda dünyanın yüzde 0,83'ünün dünyadaki refahın yüzde 44'üne sahip olduğuna işaret eden kurtulmuş, şu ifadeleri kullandı: "Hepimiz istesek de bu sistem yürütülemez. Bu dünya bu kadar ağırlığı çekmez. Avrupa'da görüyorsunuz sınırlara tel örgüler çekiyorlar, duvarlar örüyorlar. Doğudan gelen mültecileri zorla önlemeye çalışıyorlar. Çok net söylüyorum, bütün sınırlarınıza çelik duvarlar koysanız, hatta mümkün olsa gök kubbeli de çelikten kubbeyle örseniz dünyadaki bu düzen böyle devam ettiği sürece kapıdan kovduğunuz mülteciler bacadan girecek, kapıdan kovduğunuz mülteciler pencereden girmeye devam edeceklerdir. Dolayısıyla aslolan bu sistemi değiştirmektir. Türkiye'ye üç, beş kuruş para verelim orada mülteciler kalsınlar, bu meseleyi çözmez kusura bakmasınlar Türkiye'de dünyanın bu anlamda mülteciler için açık hava hapishanesi haline gelen bir ülkesi olmaz. Bizim mülteci sorununun nasıl çözüleceğine ilişkin bir perspektifimiz var. Ne yapılması gerektiğini biliyoruz. Bütün dünyaya diyoruz ki gelin bunu geçici bir mesele olarak görmeyin. Bu meseleyi sadece bölgesel bir mesele olarak da görmeyin. Sadece Suriye'deki bu siyasi istikrarsızlık ve Irak'taki siyasi istikrarsızlığın bir sonucu olarak da görmeyin. Hep beraber bir araya gelelim, bu Avrupa'nın, Amerika'nın, Japonya'nın, Rusya'nın meselesidir. Çok uzaktayız zanneden ülkelerin de meselesidir. İnşallah bu sorunu çözecek perspektifi gelin hep beraber konuşalım. Bu yapılmadığı sürece dünya ülkeleri göç, mülteci meselesini nasıl çözeceğine ilişkin bir perspektife sahip olmadığı sürece konuşacağız, konuşacağı ve maalesef yine mülteci sorunu olmaya devam edecek. Bunun yolu yeni bir dünyanın kurulmasıdır. Yeni bir dünyanın kurulması yeni bir perspektifin esas alınmasını gerektiriyor."2. Dünya Savaşı sonrasında kurulan sistemin çöktüğünü ve arkasındaki paradigmanın iflas ettiğini dile getiren Kurtulmuş, "Hani diyoruz ya dünya 5'ten büyüktür aslında bunu söylerken aslında yüreğiniz yanarak yeni bir dünya sistemine olan ihtiyacın altını çizmek istiyoruz. Bu şekliyle sadece savaştan elde etmiş olduğu galibiyet ve onun üstüne sürdürmüş oldukları ekonomik, siyasi ve askeri güçle dünyayı yönlendirdiğini zannedenler dünya barışını asla bu kafa yapısında ortaya koyamazlar. Dolayısıyla dünya barışından bahsediyorsak küresel adaletsizliği ortadan kaldırmamız şarttır" değerlendirmesiyle sözlerini tamamlandı.(Bitti)

Kaynak: AA / Güncel

İstanbul Üniversitesi Numan kurtulmuş Suriye Politika Güncel Haberler

Erdoğan'ın uykularını kaçıracak anket! Bugün seçim olsa AK Parti 2. oluyor

Erdoğan'ın uykularını kaçıracak anket! Bugün seçim olsa AK Parti 2. oluyor

13 yaşındaki kıza tecavüz davasına bakanlık müdahil oldu: Haberlere tepkili, tekrar travma yaşamak istemiyor

13 yaşındaki kıza tecavüz davasına bakanlık müdahil oldu: Haberlere tepkili, tekrar travma yaşamak istemiyor

İstanbul'da suya yüzde 36 ile 53 oranında zam

İstanbul'da suya yüzde 36 ile 53 oranında zam

TBMM Başkanvekili Sırrı Süreyya Önder'den gülümseten sözler: Ben bir cevap vereceğim internete düşeceğiz

TBMM Başkanvekili Sırrı Süreyya Önder'den gülümseten sözler: Ben bir cevap vereceğim internete düşeceğiz

500
Yazılan yorumlar hiçbir şekilde Haberler.com’un görüş ve düşüncelerini yansıtmamaktadır. Yorumlar, yazan kişiyi bağlayıcı niteliktedir.
title