Türk Kızılay 2020 Yıl Sonu Değerlendirme Toplantısı (6)

Türk Kızılay Genel Başkanı Kerem Kınık, şu an itibarıyla veri tabanlarında 732 bin 999 kök hücre bağışçı adayı bulunduğunu, 2021'de 115 bin 663 yeni kök hücre bağışçısını veri tabanlarına ve Türkiye Kök Hücre Koordinasyon Merkezine (TÜRKÖK) kazandırmayı hedeflediklerini bildirdi.

Türk Kızılay'ın 2020 Yıl Sonu Değerlendirme Toplantısı Türk Kızılay İstanbul Sütlüce Yerleşkesinde gerçekleştirildi.

Türk Kızılay Genel Başkanı Kerem Kınık, burada sunum eşliğinde yaptığı konuşmada, yıl içindeki çalışmaları değerlendirirken, 2021 senesinde yapılması planlanan çalışmalara ilişkin bilgiler verdi.

Kök hücre bağışında değinen Kınık, şöyle konuştu:

"Şu an itibarıyla veri tabanımızda 732 bin 999 kök hücre bağışçı adayımız bulunuyor. Şimdiye kadar kök hücre bankamız aracılığıyla 9 bin 216 hastamızın kök hücreleri bağışçılarımızın kök hücreleriyle eşleşti. 2 bin 478 başarılı nakil Türkiye'deki büyük oranda bağışçılarımızın kök hücreleriyle Türkiye'deki hastalarımıza Sağlık Bakanlığımızın ve diğer kuruluşlarımızın hastanelerinde yapıldı. Bu sayıların büyük kısmını yurt dışında tedavi için göndermek durumunda kalıyorduk. Hamdolsun artık milli kapasitemiz kendi hastalarımızın ihtiyacını, kendi donörlerimizden karşılayabilir noktaya geldi. 2021 hedefimiz 115 bin 663 yeni kök hücre bağışçısını veri tabanımıza ve TÜRKÖK programına kazandırmak."

"588 hastanede 80 bin 602 hastaya immün plazma bağışları nakledildi"

Kerem Kınık, Kovid-19 pandemisi sürecinde ellerindeki en etkin silahlardan biri olan immün plazma bağışlarıyla da hastaların ve sağlık sisteminin yanında olduklarını vurguladı.

İmmün plazma bağışlarına ilişkin bilgi veren Kınık, "35 bağış alma noktasında yaklaşık 150 aferez cihazımızla beraber 47 bin 228 Kovid-19 geçirmiş, iyileşmiş ve kendisi gibi bu hastalıkla boğuşanlara destek vermek isteyen insanların bağışlarıyla yaklaşık 588 hastanede 80 bin 602 hastaya immün plazma bağışları nakledildi. Bu sayı diğer hastanelerde alınan ve nakledilen immün plazma kan ürünleriyle beraber yaklaşık 50 bin bağışçı 100 bine yakın kan ürünü diyebiliriz. Bu da ülkemizde gerçekten büyük bir orana teşkil ediyor." diye konuştu.

Toplum sağlığını ilgilendiren faaliyetler de yürüttüklerine işaret eden Kınık, psikososyal destek verdikleri kişi sayısının 20 bin 361 olduğunu söyledi.

"İlk yardım eğitim sertikasyon merkezimizi 43'e çıkartıyoruz"

Türkiye'de sertifikasyon veren Kızılay İlk Yardım Eğitim Merkezleri sayısının 33 olduğunu dile getiren Kınık, şöyle devam etti:

"2019'daki değerlendirme toplantısında '2020 yılında bu sayıyı 50 yapacağız.' demiştik, bunu başaramadık. Bunu başaramamamızın en önemli sebeplerinden biri de yüz yüze eğitimlerde Kovid-19 nedeniyle yaşadığımız engel oldu. Ama bu dönem özellikle eğitimlerimizi çevrim içi kanallar aracılığıyla yaygınlaştırmak ve pandemi yeni normaline uygun bir hizmet ve eğitim süreci tasarlamak adına bize ikinci bir farklı atılım sağladı. 2021'de 33 olan ilk yardım eğitim sertikasyon merkezimizi 43'e çıkartıyoruz. Yüz yüze eğitimlerle sertifika vereceğimiz insan sayısını da 10 bin kişiye ve ilk yardım eğitim seminerleri alacakların sayısını da en az yarım milyona çıkarmayı hedefliyoruz."

Güvenli yaşam eğitimleriyle insanlara ulaştıklarından bahseden Kınık, 2020'de pandemi olmasına rağmen 87 bin kişiye yüz yüze eğitim verdiklerini bunu 120 bine çıkaracaklarını kaydetti.

Dijital platformlar aracılığıyla milyonlara ulaştıklarına dikkati çeken Kınık, Kızılay akademisi bünyesinde kurulan e-öğrenme platformları ve Milli Eğitim Bakanlığı (MEB) ile yapmış oldukları entegrasyonla EBA sistemi üzerinden ulaşacakları milyonlarla afet bilinci, ilk yardım, Kızılaycılık ve güvenli yaşam müfredatlarıyla alakalı eğitimleri dijital platformlar aracılığıyla çok daha yaygın toplumsal kesimlere ulaştıracaklarını ifade etti.

"Yurt dışı daimi insani delegasyonumuzu 2021'de 18'e çıkarıyoruz"

Kerem Kınık, Kızılay'ın 2020'de 57 ülkede 8 bin 250 kişiye bağışçıların yardımlarını ulaştırdığına işaret ederek, şöyle devam etti:

"2020'de 16 olan yurt dışı daimi insani delegasyonumuzu 2021'de 18'e çıkarıyoruz. İki yeni bölgemiz, birisi Kafkasya bölgelerini kapsayacak yeni delegasyonumuz Azerbaycan Kızılay Pare Cemiyetiyle birlikte olacak. Bu sadece Azerbaycan'a değil bütün Kafkasya'ya destek verecek olan daimi delegasyon olacak. Batı Afrika bölgemizi Senegal Dakar'da açmıştık geçen sene. Bu sene de Doğu Afrika bölgesinin tamamını kapsayacak bölge delegasyonumuzu Etiyopya'da açıyoruz. Etiyopya aracılığıyla o bölgedeki yaklaşık 15 ülkeye destek verecek bir bölge ofisi olarak Sahra Altı Afrika bölgesinde Güney Sudan ve Sudan'daki varlığımızla beraber özellikle ihtiyaç sahibi olan Afrika'nın Sahra Altı kuşağında büyük bir insani yardım kapasitesine kavuşmuş oluyoruz."

Kınık, yaptıkları 189 milyon liralık yardımların yaklaşık 68 milyon lirasının Kovid-19 yardımları şeklinde olduğunu dile getirdi.

"468 milyon liralık insani yardımı Suriye'nin kuzeyinde yaşayan 4,5 milyon insana sevk ettik"

Kerem Kınık, 2020'de Türkiye'deki 2,5 milyon sığınmacıya doğrudan ve düzenli desteklerinin devam ettiğini aktararak, şunları kaydetti:

"Paydaş kuruluşlarımızın yardımlarıyla yaklaşık 468 milyon liralık insani yardımı ağırlıklı olarak Suriye'nin kuzeyinde yaşayan 4,5 milyon insana sevk ettik. Suriye'nin kuzeyine 5 bin 946 tır insani yardım malzemesi sevk edildi. Sağlık Bakanlığımızın yönetiminde 2 bin 806 Kızılay sağlık personeli 8 hastanemizde ve 40 tıp merkezimizde kamu sağlığı hizmeti ve o bölgedeki 1., 2. ve 3. basamak sağlık hizmetlerini vermektedir. Yerlerinden sürülmüş, yaklaşık 9 yıldır derme çatma kamplarda yaşamaya çalışan insanlara kamplar kurduk. Briket evler yaptık. Şu an yaklaşık 800'ü tamamlandı. 2 bini yakın aylarda tamamlanıyor. 4 No'lu kliniğimizde faaliyetlerimizi sürdürüyoruz. 14 yetimhanemiz ki sayısını artıracağız. 10 binleri aşkın dul ve yetime koruma sağladık."

15 ildeki toplum merkezlerinde yaklaşık 1 milyon sığınmacıya çok boyutlu hizmetler sağladıklarını, aile birleştirmelerine devam ettiklerini, çocuk programları aracılığıyla 16 ilde yaklaşık 4 bin 100 gönüllüyle 139 bin etkinlikle 92 bin çocuğa çok boyutlu psikososyal ve sosyal destek hizmetleri sağladıklarını dile getiren Kınık, nakit temelli destek programları Kızılay Kart'ın ise 2020'de 2 milyon 567 bin 471 mülteciye, sığınmacıya 3,9 milyar liralık nakit destek sağladığını kaydetti.

"Kan bağışı rakamlarındaki düşüklüğün iki sebebi var"

Kınık, kan bağışı oranlarında önceki yıla oranla düşüş yaşanmasına dair bir soruya şu yanıtı verdi:

"Öncelikle şunu ifade edeyim, 2020 içerisinde kan bağışına ihtiyacı olup da kan ihtiyacı karşılanmayan hiçbir vatandaşımız, hiçbir hastanemiz olmadı. Her ihtiyaç karşılandı ve her zor şartta bu ihtiyaç 4 bine yakın Kızılay kan hizmetleri çalışanımızla ve Türkiye'nin 1500'ü aşkın hastanesine 300 noktasından elde ettiğimiz bağışçılarımızın kanlarını ulaştırdık. Rakamın düşüklüğünün iki sebebi var; biri küresel kan bankacılığı ve kan bağışı arzındaki küresel etkilenme. Bu Kovid-19 kaygıları nedeniyle bağışçıların daha az bağış yapma eğilimi. İkinci eğilim, ki bu ülkemizdeki sayıları ifade eden durumdur, o da Kovid-19 nedeniyle hastane kapasitelerinde ağırlığın gerek yoğun bakım, gerek rutin hizmet kapasitelerinde Kovid hastalarına ayrılması. Çok zorunlu haller dışında ameliyatların bu yıl yapılmamış olmasıdır. Dolayısıyla büyük oranda kan ihtiyacının da, kan talebinin de azaldığı bir yıl oldu."

Kınık, kan bağışı kampanyasıyla kan bağışı sayılarını asgari stok seviyesinin üzerinde tutmaya çalıştıklarını, bunda da şu ana kadar başarılı olduklarını kaydetti.

"Dünyanın dört bir yanında yürüttükleri yardım faaliyetleri sırasında oralarda bulunan Fetullahçı Terör Örgütü (FETÖ) üyelerinin kısıtlamalarına maruz kalıyor musunuz?" sorusu üzerine Kınık, şöyle konuştu:

"Kızılayımız uluslararası Kızılay ve Kızılhaç hareketinin bir parçasıdır, kendi faaliyet kuralları vardır. Bunların başında da bir başka ülkede faaliyet icra ediyorsanız, o ülkenin ulusal cemiyetiyle mutabakat sağlayarak faaliyetinizi icra etmenizdir. Bu kurallar çerçevesinde birçok farklı ortamda ki ağırlıklı olarak delegasyonlarımızın bulunduğu coğrafyaların pek çoğu savaş bölgeleri, yıkıntı veya çöküntü alanlarıdır. Dolayısıyla buralarda pek çok terör örgütüyle karşı karşıya geliyoruz. Bu terör örgütleriyle kendi ulusal veya uluslararası güvenlik araçlarımızla bir risk azaltma ve kendi çalışanlarımızın ve gönüllülerimizin güvenliğini tedarik etme noktasında çerçevemiz bulunmaktadır. Bu anlamda bayrağımızı taşıdığımız yurt dışı coğrafyalarda sıkıntılarla karşılaşmış olsak da bunlar önümüzde engel teşkil edemiyorlar."

Suriye'ye yardımlara değinen Kınık, küresel anlamda Suriye'deki insani yardımlara yönelik yorgunluk, isteksizlik, ırkçı politikalar ya da karşıt propaganda nedeniyle küresel ve ulusal bağışların artma değil azalma trendinde olduğunu ifade etti.

Toplantıda Türk Kızılay'ın çalışmalarının anlatıldığı bir video da gösterildi.

(Bitti)