Hatay'da "Anahtar Teslim ve Kura Çekim Töreni"... Devlet Bahçeli: Siyonist-Emperyalist Projelerin Kardeşliğimizi Gölgelemesine Engel Olmalıyız

Güncelleme:
Facebook'da Paylaş Twitter'da Paylaş WhatsApp'da Paylaş Google News'de Paylaş

MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli, "Bölgesel ve küresel senaryoların ülkemizi ve bölgemizi karıştırmasına hep birlikte direnmeliyiz. Siyonist-emperyalist projelerin birliğimizi, dirliğimizi ve kardeşliğimizi gölgelemesine engel olmalıyız. Bu nedenle tek yürek, tek bilek, tek nefes olmanın yanında hepimiz büyük Türk milleti ailesinin içinde el ele vermeliyiz. Kim olursak olalım; her insanımızın kökenine, yöresine, diline, mezhebine bakmadan kardeşliğin kaynaşma potasında buluşmalıyız" dedi.

(ANKARA) - MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli, "Bölgesel ve küresel senaryoların ülkemizi ve bölgemizi karıştırmasına hep birlikte direnmeliyiz. Siyonist-emperyalist projelerin birliğimizi, dirliğimizi ve kardeşliğimizi gölgelemesine engel olmalıyız. Bu nedenle tek yürek, tek bilek, tek nefes olmanın yanında hepimiz büyük Türk milleti ailesinin içinde el ele vermeliyiz. Kim olursak olalım; her insanımızın kökenine, yöresine, diline, mezhebine bakmadan kardeşliğin kaynaşma potasında buluşmalıyız" dedi.

MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli, Hatay'da Atatürk Caddesi'nde düzenlenen "455 Bininci Afet Konutu Kura Çekimi, Anahtar Teslimi ve Yapımı Tamamlanan Yatırımların Toplu Açılış Töreni"ne katıldı. Bahçeli, konuşmasında şunları kaydetti:

"Takdir ve hayranlıkla müşahede ediyorum ki Hatay küllerinden yeniden doğmuş, baştan başa inşa ve ihya seferberliğiyle ayağa kalkmıştır. 6 Şubat 2023 tarihinde maruz kaldığımız şiddeti 7,6 ve 7,7 büyüklüğündeki Kahramanmaraş merkezli depremlerin hemen ardından korkunç felaketin yaralarını sarmak için devlet ve millet dayanışmasıyla muazzam bir mücadele başlatılmıştır. Malumunuz olduğu üzere bu felaketin tesiri 110 bin kilometrekarelik bir alanda varlığını acı ve acıklı şekilde göstermiştir. 11 ilimiz, 113 ilçemiz, 6 bin 514 köyümüz, dahası, sayıları 14 milyonu bulan vatandaşımızın depremin vahim sonuçlarıyla yürekleri kavuran yıkımıyla karşı karşıya kalmıştır.

Huzurlarınızda 6 Şubat depremlerinde hayatlarını kaybeden vatandaşlarımıza Cenab-ı Allah'tan rahmetler diliyor; kabirleri nur, mekanları cennet olsun diyorum. Nusret-i İlahi'den niyazım, böylesi felaketlerden ülkemizi ve milletimizi esirgemesi, keremini ve merhametini üzerimizden eksik etmemesidir. Şu hususu özellikle ifade etmeliyim ki, molozların, beton blokların, taş ve toprak yığınlarının altında kalan, umut ve hayallerini çöken binaların altında bırakan on binlerce kardeşimizin emaneti emanetimiz, hatıraları hatıramız, hedefleri de hedefimizdir.

"Pek çok fitne ataklarına rağmen devlet ile millet arasına hiçbir mihrak girememiştir"

Türk milleti, tarihin hiçbir döneminde felaketlere boyun eğmemiş; sabrın, şükrün ve metanetin istikametinden ayrılmamıştır. Kahır bulutlarından lütuf bereketinin yağacağına inanarak nice zorluğa göğüs germiş, karamsarlığın yüksek dalga boyunu her seferinde imanla ve iradeyle aşmasını bilmiştir. Pek çok fitne ataklarına ve karanlık kampanyaya rağmen devlet ile millet arasına hiçbir menfur ve melun iç veya dış mihrak girememiştir. Felaketleri geçim kapısı haline getirmek için el ovuşturanlar sonuçta ve sonunda mutlaka kaybetmiştir. Acılarımızın ve anılarımızın üzerinde istismar şantiyesi kurmak için devreye girenler en derin hayal kırıklıklarına uğramışlardır. Yapmak yerine yıkmanın, doğru ve dürüst olmak yerine yalan ve dedikodu yapmanın derdine ve peşine düşenler milletin safında değil zilletin tarafında olduklarını asla gizleyememişlerdir.

" Hükümeti zorda bırakmak için her türlü söz ve ayak oyununa müracaat eden azınlığa karşı maşeri vicdan suskun kalmadı"

Felaketlerden rant devşirmenin arayış ve amacına kilitlenmek ahlaki ve insani bir tavır olmadığı gibi demokrasi ve siyaset değerlerinin de dışındadır. 6 Şubat felaketinden çıkar elde etmek isteyen, devleti ve hükümeti zorda bırakmak için her türlü söz ve ayak oyununa müracaat eden küçük ve sinsi bir azınlığa karşı maşeri vicdan suskun kalmamış, tertip ve tezgahların hepsini teker teker boşa düşürmüştür. Çünkü bütün saptırma ve iftiraların çürütülme ispatı, yani asrın inşa ve ihya faaliyetlerinin muhteşem belgesi işte Hatay'dadır, Malatya'dadır, Adıyaman'dadır, Adana'dadır, Diyarbakır'dadır, Gaziantep'tedir, Şanlıurfa'dadır, Kahramanmaraş'tadır, Osmaniye'dedir, Kilis'tedir, Tunceli'dedir; Kayseri'de, Sivas'ta ve Bingöl'dedir.

Hizmet eden himmet bulacaktır. Himmet gören hidayet ve hikmetin esenliğiyle müşerref olacaktır. Kalbi milleti için atanlar, bu kapsamda geceyi gündüze katarak çalışanlar, hatta nefes alır gibi en dik yokuşları tırmanır gibi gayret edenler hem kulun rızasına hem de Allah'ın ihsanına layık olanlardır. Bu vesileyle başta Cumhurbaşkanımız Sayın Recep Tayyip Erdoğan olmak üzere; Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanımız Sayın Murat Kurum'a, ilgili tüm bakan ve bürokratlarımıza, mühendislerimize, işçilerimize, gönüllü sivil toplum kuruluşlarımıza, asrın inşasında emeği geçenlere yürekten teşekkür ve tebriklerimi iletiyorum.

6 Şubat felaketinden 45 gün sonra ilk konutların temellerinin atıldığını biliyorum. Müessir ve süratli şekilde deprem bölgesine müdahale edildiğinin de bilincindeyim. Depremin en ağır yıkımının yaşandığı illerimize devasa şantiyeler hızla kuruldu. Bugünkü törenin düzenlediği Atatürk Caddesi'nin nereden nereye geldiğini en iyi takdir edecek Hataylı kardeşlerimdir. Tarihi Meclis Bina'sıyla Habibi Neccar Camisi'nin, Uzun Çarşı ile Antakya'nın bütün tarihi alanlarının yeniden dirilişi, yeniden ihyası tarihi bir başarıdır. Takip ettiğim kadarıyla bugüne kadar Hatay'da 98 bine yakın konut hak sahibi vatandaşlarımıza teslim edilmiş, bu sayının 150 bin sınırını geçmesi de planlanmıştır. 15 Kasım 2025 tarihinde Adıyaman'da düzenlenen 9.kura çekme töreninin ardından 42 gün içinde maşallah 105 bin 179 ev ve iş yeri tamamlanmıştır.

"G üneşi balçıkla sıvamak boş hayallerin pençesinde kıvranan hasislerin kifayetsizliğidir"

Velhasıl kelam bugün de 367 bin 995'i konut, 65 bin 672'si köy evi, 21 bin 690'ı iş yeri olmak üzere 455 bin 357 bağımsız bölümün inşası bitmiş ve tamamlanmış olacaktır. Bunlardan rahatsız olanlar, bu gurur tablosunu hazmedemeyenler, hala 'Onu yapmadınız', 'Bunu başaramadınız' masalı anlatanlar şunu unutmasınlar ki, güneşi balçıkla sıvamak ancak ve ancak hamakatın ve boş hayallerin pençesinde kıvranan hasislerin kifayetsizliğidir. Gerçeklerden kaçmak, yapılanları küçültmeye ve değersizleştirmeye cüret etmek muhteris nitelikli muhatapları hem mahcup hem de kalben malul edecektir.

"G ünümüzün Süleyman'ı Cumhurbaşkanımız Recep Tayyip Erdoğan"

Bakınız ne diyordu vatan şairimiz ve ahlak kahramanımız Merhum Akif: 'Yıkmak insanlara yapmak kadar kıymet mi verir? Onu en çolpa herifler de emin ol becerir. Sade sen gösteriver işte budur kubbe diye. İki ırgatla iner şimdi Süleymaniye. Ama gel kaldıralım dendi mi heyhat o zaman, Bir Süleyman daha lazım yeniden bir de Sinan.' Hamd olsun Türk milletinde ne Süleyman biter ne de Sinan'. Günümüzün Süleyman'ı Cumhurbaşkanımız Recep Tayyip Erdoğan. Günümüzün Sinan'ı Murat Kurum Bey, Çevre Bakanımız. Canlar birleşir, kanlar birleşir, vicdanlar bilenir, gülzar olur vatan dediğimiz cihan.

" Terörsüz Türkiye hedefi Türkiye Yüzyılı'nın nişanesi ve nigahbanı olacaktır"

Güvenli ve huzurlu kentlerimizle beraber Terörsüz Türkiye hedefi ise Türkiye Yüzyılı'nın nişanesi ve nigahbanı olacaktır. Aynı zamanda 'Terörsüz Bölge' adımlarının ve hamlelerinin muazzez bir sonuca ulaşması ve çabaların meyvesini vermesi halinde dünyanın ilk aydınlatılan caddesi olan Kurtuluş Caddesi gibi ülkemiz ve bölgemiz barış ve huzurla sonsuza kadar aydınlanacaktır. Niyetimiz halistir, nihayetin de hakikatli, hakkaniyetli ve milli hassasiyete müzahir olması duamız ve dileğimizdir.

Bölgesel ve küresel senaryoların ülkemizi ve bölgemizi karıştırmasına hep birlikte direnmeliyiz. Siyonist-emperyalist projelerin birliğimizi, dirliğimizi ve kardeşliğimizi gölgelemesine engel olmalıyız. Bu nedenle tek yürek, tek bilek, tek nefes olmanın yanında hepimiz büyük Türk milleti ailesinin içinde el ele vermeliyiz. Kim olursak olalım; her insanımızın kökenine, yöresine, diline, mezhebine bakmadan kardeşliğin kaynaşma potasında buluşmalıyız.

" Dağılırsak yem oluruz"

Acılarımız birdir, anılarımız birdir, geleceğimiz birdir. Meydana gelen deprem hepimizi vurmuştur. Depremzede vatandaşlarımıza teslim edilen konutlar hepimizi umutlandırmış, sevince boğmuştur. Hak, hak sahibine verilmiş, nitekim adalet tecelli etmiştir. Ayrımız gayrımız yoktur. Biriz, beraberiz, hep birlikte Türkiye'yiz. Dağılırsak yem oluruz, ayrılırsak, küsersek, kırılırsak, darılırsak, koparsak mahvı perişan düşeriz. Birlikte güçlüyüz, rahmetin çeşmesinden ancak böyle içebiliriz, gazabın ateşinden ancak bu sayede uzak durabiliriz.

" Şam'ın huzuru bizim huzurumuzdur"

Halep'in gözyaşları bizimdir, İdlib'in umutları bizimdir, Şam'ın huzuru bizim huzurumuzdur, Türkmen Dağı'nın özlemleri bizimle mündemiçtir. Depremzede vatandaşlarımıza nasıl yeni yuvaları inşa edilip teslim ediliyorsa, bu müstesna güne nasıl hep beraber ortak oluyorsak, bu aziz vatanın da hepimizin yeryüzü cenneti, yeryüzü saadeti, yeryüzü yuvası, milli mukadderatı, manevi mukaddesatı olduğunu idrak etmek durumundayız. Acılar paylaşıldıkça azalır, mutluluklar paylaşıldıkça artar. O halde acılarımızı ve mutluluklarımızı el birliğiyle, güç birliğiyle, iman birliğiyle ve ülkü birliğiyle paylaşmalıyız.

Cumhur İttifakı ve Cumhurbaşkanlığı hükümet sistemi yeni yüzyılı her alan ve zeminde imar edecek, zirve neresi ise oraya taşıyacaktır. Gelecek Türk milletinin, geleceğin gücü de Türkiye Cumhuriyeti'dir. Bunun önünü kesmek, bu kervanı durdurmaya yeltenmek hiç kimseni harcı değildir. Hatay'dan akan tarih nehrine bakıyorum; inançların, kültürlerin ve medeniyetler mirasının bütün güzelliklerini, bütün görkemini, nasıl kaynaşıp kucaklaştığını görüyorum. Bu gördüğüm parlak sahnenin kıyamete kadar milli birlik ve kültür dairesinde devamlı güçlenerek ilerlemesini ve ezcümle taçlanmasını ümit ediyorum."

Kaynak: ANKA / Güncel
Haberler.com
500

Haberler.com'da yer alan yorumlar, kullanıcıların kişisel görüşlerini yansıtır ve haberler.com'un editöryal politikası ile örtüşmeyebilir. Yorumların hukuki sorumluluğu tamamen yazarlarına aittir.