Gemlikli Şehit Annesine Ziyaret

AK Parti'li ve MHP'li yöneticiler ile milletvekili adayları, Bursa'da CHP'nin standından kendisine verilen broşürü almayı reddetmesi üzerine yaşanan tartışmanın ardından karakolluk olan Gemlikli şehit annesi Ayşe Güngör'ü ziyaret etti.

AK Parti Bursa Milletvekili ve 24 Haziran seçimlerinde milletvekili adayı Osman Mesten, Gemlik Belediye Başkanı Refik Yılmaz, MHP Gemlik İlçe Başkanı Mehmet Emin Özcanbaz, MHP Genel Merkez Disiplin Kurulu Üyesi ve Bursa Milletvekili adayı Muhammet Tekin, Güngör'ü evinde ziyaret ederek "geçmiş olsun" dileklerini iletti.

Şehit annesi Güngör, basına kapalı gerçekleşen ziyaretin ardından gazetecilere yaptığı açıklamada, oğlu Mehmet Güngör'ün 2008 yılında Giresun'da şehit olduğunu anlattı.

Bursa'da Ulu Cami'ye namaz kılmaya gittiği sırada kendisine CHP'nin seçim standından broşür vermek istediklerini, bunu da almak istemediğini söylediğini aktaran Güngör, şunları kaydetti:

"Ben onlara 'Sizin cumhurbaşkanı adayınız gidip Edirne'de PKK'yı ziyaret etti, siz de gelmiş bana afiş uzatıyorsunuz' dedim. Daha sonra afişini alıp attım. Bunun üzerine oradaki kadınlar bize saldırdı. Bana saygısızlık yapıp, tepki verdiler. Ben de onlara tepki verdim. Olayda MHP'liler beni ayırdı. Onlar olmasaydı beni linç edeceklerdi. Üstüme saldırıp kollarımı yırttılar. Bunun üzerine ben de karakola gidip onlardan şikayetçi oldum. Daha sonra beni ikna ettiler, şikayetimden vazgeçtim. Olayların daha da büyümesini istemiyorum. Benim kimseden bir beklentim yok. Benim şehit annesi olmadığımı, AK Parti'nin para verip bu olayı yaptırdığını söylüyorlar. Gelsinler görsünler evimi."

"Biz her zaman şehit yakınlarımızın yanındayız"

Gemlik Belediye Başkanı Refik Yılmaz da şehit annesine yapılan saldırıyı kınadıklarını ifade etti.

"Şehitler ölmez vatan bölünmez sözünden nefret ettiğim kadar hiçbir sözden nefret etmiyorum." diyen bir milletvekilini bünyesinden barındıran CHP'nin mensuplarının, broşürü almak istemeyen şehit annesine saldırdığını söyleyen Yılmaz, şöyle konuştu:

"Bu saldırı adeta lince dönüşmüştür. Bunun kabulü mümkün değildir. Şehit yakınlarını baş tacı yapan Cumhurbaşkanımızın ekibi olarak, bizler bu saldırı asla kabul edemeyiz. Şehit yakınları bizlere emanettir. Onların birliği için, bayrağımızın dalgalanması için, ezanımızın susmaması için şehitlerimiz canlarını seve seve feda etmişlerdir. Biz her zaman şehit yakınlarımızın yanındayız. Bu saldırıyı şiddetle kınıyoruz. CHP'den teröre bir mesafe koymasını bekliyoruz. Olayın takipçisi olacağız. CHP'nin üyeleri broşür almama özgürlüğüne bile tahammül edememiştir."

AK Parti Bursa Milletvekili Osman Mesten ise şehit annesine saldırı olayına ilişkin şunları söyledi:

"Şehit Mehmet Güngör'ün annesi Ayşe Teyzemizi ziyaret ettik. Ayşe Teyzemiz, Bursa merkezinde CHP'li üyelerin kendisine broşür vermek istemesi, özellikle terörist sevicisi olan Selahattin Demirtaş'ı, genel başkanlarının cumhurbaşkanı adaylarının ziyaret etmesi ve buna benzer HDP ve diğer teröristler ile ilişkilerinden dolayı buna tepki göstermek maksadı ile CHP'lilerin broşürünü kabul etmemesi üzerine CHP'li üyeler annemize saldırıda bulunmuş. Hakikaten dikkat çekici ve müessif bir olaydır. Olayı gerçekleştiren her kimse, kınıyoruz. Şehit annesi bizim annemizdir. Biz de Gemlik'te seçim çalışmalarındaydık, hemen olayı duyar duymaz kendisini ziyarete geldik. Bu tepkisi haklı bir tepkidir. CHP'nin, CHP'li üyelerin, şehit ailelerine yakın olmak yerine tam tersine ülkemizi bölmek isteyen bunca insanımızın kanına giren ve halen de bu düşüncelerinden vazgeçmeyen teröristlere ve terörist sevicilerine yakın durmalarından dolayı milletimiz gereken tepkiyi gösteriyor."

Mesten, vatanın ve milletin bölünmesi için uğraşanların yanında değil, şehit ailelerin yanında olunması gerektiğini vurguladı.

Milletvekili Mesten, "Onlar şehit ailelerinin yanında durmayabilirler ama biz onların yanındayız her daim. Şehit annesi bizim annemizdir. Bu müessif olayı tekrar kınadığımı ifade ediyorum. Yasal işlem hemen orada polis ekipleri tarafından tutanak tutulmuş, ifadeler alınmış ancak bunun üzerine mutlaka ilgili devlet kurumları da gidecektir. Aile ve Sosyal Politikalar Bakanlığımız olmak üzere, şehit ailesi, yakınları, ilgili dernekleri başta olmak üzere biz de bunun takipçisi olacağız. Adli süreç mutlaka devam edecektir." ifadelerini kullandı.