Bilge Köyü Katliam Sanıklarının Yakınları, Ekip Biçeçek Arazi İstedi

Mardin'in Mazıdağı İlçesi'nde 2 yıl önce 7'si çocuk 44 kişinin öldürüldüğü Bilge Köyü'nden devlet koruması ile Kırklareli'ne yerleştirilen katliamın sanıklarının yakınları Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'a mektup yazarak toprak isteminde bulundu. Kırklareli de yaşayan sanık yakınlarından Abdülkadir Çelebi, "Ben özgürlük, toprak ve iş istiyorum. Devlet izin verirse köyüme dönerim" dedi.

Kırklareli İstasyon Mahallesi'nde devlet tarafından yaptırılan konutlara yerleştirilen sanık yakınları aradan geçen yaklaşık 2 yıllık süreden sonra köylerindeki yaşam şartlarını, oturdukları toplu konutlarda bulamayınca çareyi başkana mektup yazmakta buldu. Yazdıkları mektubu seçimlerde AK Parti'den Milletvekili adayı Şenol Gürşan'a veren katliam sanıklarının yakınları yazdıklarının Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'a iletilmesini istedi.

12 Haziran seçimleri öncesinde Gürşan, Başbakan Erdoğan'ın Kırklareli'nin Lüleburgaz İlçesi'ndeki mitingi sırasında mektubu danışmanlarına verdiğini söyledi. Mektupta, Başbakan Erdoğan'dan toprak talebinde bulunduklarını söyleyen sanık yakınlarından Abdülkadir Çelebi, Kırklareli'nde iş ve toprakları olmadığı için çalışamadıklarını söyledi. Devletin izin vermesi halinde Mardin'deki köylerine dönebileceklerini belirten Çelebi şunları söyledi:

"Allah devletime zeval getirmesin. Oradaki topraklarımızı devletimiz koruyor. Korumasa şu ana kadar toprak kalmazdı. Benim 100 bin liralık Bilge Köyü'nde yetişmiş kavaklarım var. Orda kalanların toprakları yok. Dilekçe veriyor, cevap alamıyorum. Beni bıraksalar köyüme giderim. Biz toprak sahibiyiz. Devletim aldı beni buraya getirdi. Ben her şey istiyorum.

Ben özgürlük istiyorum. Benim cezam varsa bitsin artık. Ben suç işlemedim. Benim ne günahım var? Suçu işleyen cezasını çeksin. Gitsin baskınlarda orda kalanların toprakları yoktur. 400 yıl önce dedemin dedesi oraya yerleşmiş insanlarız. Benim o kadar toprağım, evim malım var. Birbirlerine kurşun sıktılar. İçeride olanların çocukları burada kalıyorlar. Devlet ana, babadır. Bize sahip çıkmış Allah devletime bir zeval getirmesin. Burası yine bizim vatanımızdır. Bir bayrak altında yaşıyoruz. Mardin veya burası hepsi aynıdır. "

"DEVLETTEN İŞ İSTİYORUZ"

Kırklareli de iş imkanı olmadığı için çalışamadıklarını ve para kazanamadıklarını anlatan Abdülkadir Çelebi, "Devletimizden iş istiyoruz. Kırklareli'nde ne iş var. Burada bir fabrika, bir iş yeri olsa kendi kendimize çalışırdık. Ben devletçiyim. Ben bu bayraktan ayrılmıyorum. Başka bayrakların altına girmek istemiyorum. Burada olanlarda ve orada yaşayanlarda benim kanımdır. Orada olanlara bir şey oldu mu? canım yanıyor. Ceza evinde olan suçsuzlar telefon ettiği zaman canım yanıyor" diye konuştu.

"BAŞBAKAN'A MEKTUBU İLETTİM"

"Başbakanımızın miting için Lüleburgaz'a gelmesinden 1-2i gün önceydi. Miting günü bana verilen kapalı mektubu başkanımızın danışmanlarına ilettim. Mektup kapalı olduğu için içeriğini bilmiyordum. Daha sonraki ziyaretlerimizde bana kendileri Bilge Köyü'nde hayvancılık yaptıklarını, dolayısı ile geniş arazileri olduğunu, bu şekilde hayvancılık yaparak dar alandan kurtulmak istediklerini söylediler. Bu gün oturdukları yerde dar alandan kurtulmak istediklerini söylediler.

Devletin kendileri ile en güzel şekilde ilgilendiklerini bir sıkıntılarının olmadığını ama tekrar hayvancılıkla uğraşmak istediklerini söylemişlerdi. Benim bu konuda başbakanımızla veya ilgililerle bir temasım olmadı. Benden talep edilen mektubu danışmanlara verdim. Kendileri ile seçim sonrası görüştüğümüzde üstü kapalı olarak mektubun içeriğinin bu şekilde olduğunu söylediler. "

POLİS TARAFINDAN KORUNUYORLAR

Mardin Mazıdağı'na bağlı Bilge Köyü, 4 Mayıs 2009 akşamı nişan evine yönelik silahlı saldırıda 7'si çocuk 44 kişi öldürülmüştü. Sanık olarak tutuklanan Çelebi Ailesi üyelerinin yakınları 2 yıl önce can güvenliği nedeniyle Kırklareli'ndeki İstasyon Mahallesi'nde devlet tarafından yaptırılan konutlara yerleştirilmişti. Bilge Köyü katliam sanık yakınları, yaşanan katliamın üzerinden 2 yıl geçmesine rağmen 24 saat hem kamera hem de polis ekiplerince korunmaya devam ediyor.

Güncel Haberler