TÜM KATEGORİLER
Alman Heyetten Diyarbakır'a Ziyaret
Almanya'dan Diyarbakır'a gelen aralarında siyasetçi, gazeteci ve sivil toplum kuruluşu temsilcilerinin bulunduğu bir heyet merkez Sur ilçesindeki tarihi mekanları gezdi.
Almanya'dan Diyarbakır'a gelen aralarında siyasetçi, gazeteci ve sivil toplum kuruluşu temsilcilerinin bulunduğu bir heyet merkez Sur ilçesindeki tarihi mekanları gezdi.
Merkezi Almanya'da bulunan Avrupalı Türk Demokratlar Birliği'nin (UETD) organizasyonu kapsamında kente gelen UETD Genel Başkan Yardımcısı Fatih Zingal'in de bulunduğu heyet, rehberler eşliğinde tarihi İçkale, Hazreti Süleyman Camisi, Hasanpaşa Hanı ve Ongözlü Köprü ve Dört Ayaklı Minare'yi ziyaret etti.
Zingal ve beraberindekiler tarihi yapılar ile terör saldırılarında hasar gören Dört Ayaklı Minare hakkında bilgi aldı.
Burada heyet adına açıklama yapan basın mensuplarından Boris Barschow, Diyarbakır'ı daha önce hiç görmediğini ancak ismini Alman medyasında duyduğunu söyledi.
Kenti gördüklerinde akıllarından geçen ilk kelimenin, "mükemmel" olduğunu ifade eden Barschow, "24 saattir ayaktayız, uyumadık. Sürekli farklı şeyler görüyoruz. Duyduğumuz hissiyat tam anlamıyla muhteşem. Daha önce bu şehri bilmiyorduk, çünkü tanımıyorduk. Sadece Türkiye'nin doğusunda olduğunu biliyorduk." dedi.
Barschow, Diyarbakır'a duyduğu hayranlığı dile getirerek, şöyle konuştu:
"En çok hoşuma giden camiler ve tarihi yerlerdi. Rehberin bize anlattığı, çeşitli dinlere mensup kişilerin yan yana ibadet ettikleri. Çeşitli dine mensup olan kişilerin barış içerisinde yaşayabileceklerini buradan anladım. Kısa sürede bu şehri tam anlamıyla anlatmak zor olacak. Özellikle tarihi eserlerin mevcut olduğu bir şehir olduğunu anladım. Aynı zamanda şehrin gelişmesini de görebildim. Çok kapsamlı bir şehir olduğuna inanıyorum"
Terör saldırılarında zarar gören tarihi yapılar hakkında konuşan Barschow, çatışmaların genel anlamda kötü bir şey olduğunu, insanları etkileyen bir durum olduğunu aktardı.
Barschow, Dört Ayaklı Minare'nin terör saldırılarında zarar görmesine değinerek, "Bu tür tarihi eserlerin hasar görmesini biz de kendi ülkemizde yansıtmak isterdik, haber halinde vermek isterdik. Fakat burada bir çekimin uygun olmadığı belirtildi." ifadesini kullandı.
