TÜM KATEGORİLER
AK Parti Genel Başkan Yardımcısı Soylu Ağrı'da
Soylu: "Artık bu bölgede kim barışı, demokrasiyi tehdit etmeye çalışırsa büyük günah işler.
AK Parti Genel Başkan Yardımcısı Süleyman Soylu, "Artık bu bölgede kim barışı, demokrasiyi tehdit etmeye çalışırsa büyük günah işler. O yüzden çözüm süreci bizim vazgeçilmezimizdir, sonuna kadar kardeşliğe de çözüm sürecine de sahip çıkarız" dedi.
Partisi tarafından düzenlenen bayramlaşma programına katılmak üzere kente gelen Soylu, Doğubayazıt'ta bir otelde partililerle bayramlaştı.
Soylu, burada yaptığı konuşmada, her bayram eski Türkiye'den bir adım daha uzaklaşıldığını, yeni Türkiye ile bir kez daha kucaklaştıklarını söyledi.
Her bayram Türkiye'nin daha güçlü adımlar attığını belirten Soylu, şöyle devam etti:
"Her bayram ayrı bir sevinç yaşıyoruz. Her bayram bizim çiçeklerimiz daha güzel açıyor, nehirlerimiz, ırmaklarımız dilleniyor, sevgiyi, barışı, kardeşliği, huzuru, zenginliği, özgürlüğü ve öz güveni bu toprakların her yerinde daha çok hissediyoruz. Geçen bayram Filistin mezalimi vardı, İsrail'in ortaya koymuş olduğu insanlık dışı davranışlar söz konusuydu. Bu bayramda da yine etrafımızdaki coğrafyada yaşananları hep beraber takip ediyoruz. Türkiye ayakta durduğu için, Türkiye 13 yıldır gerileme dönemlerini bitirip ilerleme ve yükselme dönemlerine adım attığı için, etrafındaki coğrafyada hangi sıkıntı varsa ona kol kanat gerebilen, mağdura ve mazluma sahip çıkan, hiç kimsenin etnik kökenine, mezhebine, inancına, düşüncesine, siyasal anlayışına bakmadan, Allah'a şükürler olsun ki herkese kucak açabildiği ölçüde kucak açan bir tavrı ortaya koymaktadır."
Soylu, Filistin'de insanları çektikleri sıkıntıları halen izlediklerini dile getirdi.
Yaşanan acıların tarifinin olmadığını belirten Soylu, "Suriye'de, Irak'ta, Kobani'de (Ayn el Arap), Ukrayna'da ve Libya'da yaşananları izliyoruz. Bir taraftan Filistin'de insanları hala çektikleri sıkıntıları izliyoruz. Mağdurların ve mazlumların, zalimi bile tarif edenlerin, mazlumu bile tarif edenlerin benden yana, benden yana değil diye insanları sınıflandıranların olduğu bir dünyayı tarif ediyoruz. İşte bu dünyanın içerisinde Türkiye'ye ne kadar ihtiyaç olduğunu bir kez daha görmenin gerçekliği içerisinde yaşıyoruz" dedi.
"Biz onlara demokrasiyle milli iradeyle sandıkla ders verdik"
Soylu, Türkiye'nin, atılan demokratik adımlar sayesinde normalleştiğini ifade etti. Türkiye'de, Kürt ve Alevilerin, dindar kesimle kendini anlatabildiğini anımsatan Soylu, şunları kaydetti:
"Yüksek Askeri Şura'da bir ülkenin Başbakan'ına yapılan o misafir muamelesi ve atılan demokratik adımlarla normalleşti. Bugün halkın seçtiği Başbakan ve Cumhurbaşkanı Yüksek Askeri Şura'da bu milletin kendine verdiği sorumlulukla bugün hak ettiği yerde oturuyor. Bu demokratik adımlarla beraber oldu. Bugün bu ülkenin anaları evlatlarını cezaevinde ziyaret ettiğinde kendi diliyle rahat bir şekilde konuşabilme imkanı buluyor. Alevi, Kürt kendini ve dindar kendini ifade edebiliyor. Bütün farklılıkları bugün Türkiye'de bir sıkıntı olarak değil bir zenginlik olarak gören bir anlayışı hep birlikte demokrasiyle beraber yaşıyoruz. Silahların hakim olduğu bir Türkiye değil, silahların yön verdiği bir Türkiye değil, biz onlara demokrasiyle milli iradeyle ve sandıkla ders verdik."
Soylu, artık 21. yüzyılda bütün dünya ülkelerinin farklı baktığı bir Türkiye'nin var olduğunu söyledi.
Terör örgütü IŞİD tarafından Irak'ta rehin alındıktan sonra Türkiye'ye getirilen konsolosluk mensupları için ortaya konulan tavrın önemine değinen Soylu, "Artık 21. yüzyılda bütün dünya ülkelerinin farklı baktığı bir Türkiye bu sınavı başarılı bir şekilde gerçekleştirecek, evlatlarını topraklarıyla beraber bütünleştirebilecek mi? Oradaki evlatlarımıza Kürt mü, Türk mü, Alevi mi, Sünni mi, diye bakmadık. Bu memleketin bir evladı olarak baktık. Türkiye sabırla başarıyla bir büyük devlet geleneğinin ortaya koymuş olduğu anlayışla beraber oradan evlatlarını aldı, aileleriyle bizlerle 77 milyon aileleriyle ve bu topraklarla buluşturdu."
"Çözüm süreci, bizim vazgeçilmezimizdir"
Soylu, Kürt gençlerinin ülkenin namusu, özgürlüğü ve ay yıldızlı bayrağımızın dalgalanması için mücadele yaptıklarının bilindiğini dile getirdi.
"Ne pahasına olursa olsun çözüm süreci, bizim vazgeçilmemizdir" diyen Soylu, sözlerini şöyle sürdürdü:
"Biz dağlarımızın o çiçeklerle beraber bütün dünyaya o kendi güzel kokularını sarmasını istiyoruz. Biz değerlerimizden barış akmasını istiyoruz. Biz ağaçlarımızı topraklarımızı seviyoruz bunları başakları ile beraber seviyoruz. Bunun sağlanabilmesi için bu bölgede huzur olmasını biliyoruz. Ne kadar Diyarbakır, Ağrı, Van, Muş ve Ardahan çözüm sürecine sahip ise bilinmesini istiyorum ki Cumhurbaşkanlığı seçiminde Recep Tayyip Erdoğan'a oy veren Aydın da İzmir de Karadeniz de sahiptir. Artık bu bölgede kim barışı, demokrasiyi tehdit etmeye çalışırsa büyük günah işler. O yüzden çözüm süreci bizim vazgeçilmezimizdir, sonuna kadar kardeşliğe de çözüm sürecine de sahip çıkarız."
Bir gazetecinin, sabah saatlerinde İmralı Cezaevi'nde ömür boyu hapse mahkum edilen Abdullah Öcalan'ın kız kardeşinin Adana'da vefat ettiğini ve Öcalan'ın cenazeye katılıp katılamayacağını sorması üzerine, Soylu, "İlk kez öğreniyorum bunu. Mümin ve müminatta bir vefat öğrenildiği zaman söylenen ilk cümle, 'Kalü inna lillahi ve inna ileyhi raciun'dur. Allah rahmet eylesin. Bu devletimizin ve hükümetimizin vereceği bir karardır. Böyle değerlendirmek lazım, olayla ilgili de herhangi bir bilgi sahibi değilim. Van'dan geliyorum. Elbette ki böyle bir talep ortaya konulabilir. Bu konudaki değerlendirmeyi devletimiz yapar" yanıtını verdi. - Ağrı
