DHA YURT BÜLTENİ - 7

Oğlu Pkk'dan kurtarılan Hatice Ceylan: Diğer çocuklarımız da inşallah kurtulacak

Diyarbakır'da, terör örgütü PKK tarafından kaçırılan çocuklarının bulunmasını isteyen aileler, HDP il binası önündeki oturma eylemini 99'uncu günde de sürdürüyor. Oturma eylemi yaptığı oğlu Cafer'in dün gece terör örgütünden kurtarıldığı müjdesini alan Hatice Ceylan, "Allah yol açınca, polisimizin, devletimizin yardımıyla diğer çocuklarımız da inşallah tek tek kurtulacak" dedi.

Hacire Akar, 21 Ağustos'ta kaybolan oğlu Mehmet'in HDP'liler tarafından dağa kaçırıldığını söyleyip, 1 gün sonra partinin Diyarbakır binası önünde oturma eylemi başlattı. Eylemin 3'üncü gününde ortaya çıkan Mehmet Akar, mahkemece ev hapsiyle cezalandırıldı. Oğluna kavuşup, eylemine son veren Hacire Akar, çocukları kayıp annelere de çağrıda bulundu. Hacire Akar'ın HDP il binası önünde başlattığı eylemle çocuğuna kavuşması, çocukları terör örgütü PKK tarafından kaçırılan aileler için umut oldu. Akar'ın çağrısıyla harekete geçen çocukları kayıp aileler, 3 Eylül'den itibaren HDP önünde oturma eylemine başladı. HDP binası önünde oturan 58 aileden Hatice Ceylan, 4 yıl önce 15 yaşındayken Kuran kursunda okurken terör örgütü PKK tarafından kaçırılan oğlu Cafer'in dün gece kurtarıldığı müjdesini aldı. Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ile de görüşen Ceylan, HDP il binası önüne gelerek oturma eylemi yapan diğer ailelerle mutluluğunu paylaştı.

'ÇOCUKLARIMIZ TEK TEK KURTULACAK'

Kaçırılan diğer çocukların da tek tek kurtulacağını belirten Ceylan, "Halka halka gelecekler buraya. Çocuklarımız inşallah kurtulacaklar. Gece saat 23.30 da oğlum aradı. 'Anne buradayım' dedi. Bizi aramıştı daha önce. Kaçış zor demişti. Allah yol açınca, polisimizin, devletimizin yardımıyla çocuklarımız inşallah tek tek kurtulacak. Kobani'deydi (Ayn el Arab). Bu bir ay içerisinde 5-6 defa aradı bizi. Kaçmayı istiyordu. Anne üzülme geleceğim, sabırlı ol diyordu. Gece sabaha kadar yatamadığını, sürekli korktuğunu söylüyordu. Diğer aileler de burada oturmaya devam etsinler. Kalkmasınlar buradan. Çoğalsınlar hatta. Anne babalar korkmasın, hepsi gelsin buraya. Hiçbir şey insanın çocuğu kadar kıymetli değildir. Çok güzel bir duygu. Allah hepsine yaşatsın inşallah. Cumhurbaşkanı aradı, canlı görüştük, konuştuk. 'Sabah delikanlınız yanınızda olacak' dedi. Allah hepimize nasip etsin. Çocuğumun gelmesi, diğer ailelere de umuttur. Ümitsizliğe düşmesinler. Burada olan olmayan, korkup da gelmeyen anne babalar gelsinler. Çünkü çocuklarımız bu HDP'nin aracılığı ile götürülüyor. 13-14 yaşında çocukların ideolojisi yok. Ne düşüncesi, ne fikri olacak ki; çocuklarımız kandırılıp götürülüyor. Oğlumun geldiğini duyduğumda elim kolum titredi. Hiçbir şey yapamadım. Artık söyleyecek bir şey bulamıyorum" dedi.

(GÖRÜNTÜ GEÇİLİYOR)

HABER: Emrah KIZIL- Nurettin FİDANCAN- Elif FİLİZ/DİYARBAKIR, -

===============================

Çorum'da camilerdeki hırsızlık anı kamerada

Çorum'da 3 ayrı camiye girerek hırsızlık yapan şüpheli Sefa Şan (33), tutuklanıp cezaevine gönderildi. Suçunu itiraf eden şüphelinin camilerdeki hırsızlık anı ise güvenlik kameralarına yansıdı.

Kent merkezinde farklı adreslerde yer alan Alaattin, Beytepe ve İneytullah camilerindeki din görevlilerine ait odalardan, bilgisayar ve yardım paralarının çalındığı ihbarı üzerine polis ekipleri harekete geçti. Camilerdeki ve çevredeki güvenlik kameralarını inceleyen ekipler şüphelinin Sefa Şan olduğunu tespit etti. Şüpheli, polis ekiplerince yakalanarak, gözaltına alındı. Şüphelinin yakalandığı adreste ele geçirilen bilgisayarlar da din görevlilerine teslim edildi. Adliyede sevkedilen Şan, çıkarıldığı mahkemece tutuklandı. Şüpheli ifadesinde suçunu itiraf ederek, "Camiye girip hırsızlık yaptığım için çok pişmanımö dedi.

Şüphelinin camilerdeki hırsızlık anı da güvenlik kamerasına yansıdı. Görüntülerde, şüphelinin camiye girdiği ve bir süre etrafı gözleyip, din görevlilerine ait odanın kapısını defalarca tekmeleyip kırdığı görülüyor.

Görüntü Dökümü

-------------

-Hırsızın camiye girmesi

-İçeriyi kolaçan etmesi

-Din görevlisinin odasını tekmeleyerek kırması

-Zanlının adliyeye getirilmesi

-Detaylar

Haber-Kamera: Yusuf ÇINAR /ÇORUM,

=================================

Beşiktaş'taki terör saldırılarında ölen Berkay'ın ailesinden tazminat tepkisi

İstanbul'da, 10 Aralık 2016 akşamı Beşiktaş-Bursaspor maçının oynandığı Vodafone Park'ın yanında meydana gelen terör saldırılarında hayatını kaybeden tıp fakültesi ikinci sınıf öğrencisi Berkay Akbaş(19) için İstanbul Valiliği Zarar Tespit Komisyonu, tazminat bedeli olarak 33 bin 620 lira belirleyince aile, İçişleri Bakanlığı ve İstanbul Valiliği'ne karşı 2 milyon lira manevi, 60 bin lira maddi olmak üzere 2 milyon 60 bin liralık tazminat davası açtı. Mahkeme ise, 200 bin lira tazminat ödenmesine karar verdi. Bölge İdare Mahkemesi'nin onadığı kararı, Akbaş Ailesi, Danıştay'a taşıdı. Baba Salim Akbaş, "2 milyon lira alırsam Sinop'a oğlumun adını taşıyacak kütüphane yapılmasına vesile olacağız. Devletimiz, 250 öğrencinin modern bir hizmet alabileceği oğlumun adını taşıyan bir kütüphane yapsın davamdan vazgeçeyim" dedi.

İstanbul'da, 10 Aralık 2016'da, Beşiktaş-Bursaspor maçının oynandığı Vodafone Arena'nın yanında meydana gelen bombalı saldırılarda 46 kişi hayatını kaybederken, 166 kişi yaralandı. Hain saldırının kurbanlarından biri de ziyaret için İstanbul'a gelen Başkent Üniversitesi Tıp Fakültesi 2'nci sınıf öğrencisi Berkay Akbaş oldu. Bindiği dolmuşta teröre kurban giden doktor adayının Sinop'ta yaşayan ailesi, oğullarının acısıyla yıkıldı. Berkay Akbaş'ın annesi Zeynep Akbaş ile babası Salim Akbaş, şimdi ise oğullarının beyaz önlük hayalini, tıp okuyan öğrencilere maddi destek vererek, gerçekleştirmeye çalışıyor. Akbaş çifti, hiç tanımadıkları 2 tıp fakültesi öğrencisine, Çağdaş Yaşamı Destekleme Derneği kanalıyla burs vererek, destek oldu. Akbaş çifti, Berkay'ın doktor olmayı çok istediğini bu nedenle kendilerinin de özellikle beyaz önlük giymek isteyen tıp fakültesi öğrencilerine destek olmayı sürdüreceklerini söyledi.

200 BİN TL TAZMİNAT KARARI

İstanbul Valiliği Zarar Tespit Komisyonu tarafından aileye 33 bin 620 lira tazminat ödenmesine karar verdi. Ancak aile kabul etmeyerek İçişleri Bakanlığı ve İstanbul Valiliği aleyhine İstanbul 13'üncü İdare Mahkemesi'ne 2 milyon manevi 60 bin TL'de maddi tazminat davası açtı. Mahkeme, aileye, 200 bin TL tazminat ödenmesine karar verdi. Taraflar karara itiraz etti. Bölge İdare Mahkemesi, kararı onadı. Bunun üzerine Akbaş ailesi, kararı Danıştay'a taşıdı.

'OĞLUMUN ADINA KÜTÜPHANE YAPILSIN DAVADAN VAZGEÇEYİM'

Zarar Tespit Komisyonu aracılığıyla 19 yaşındaki bir tıp öğrencisine maddi değer biçtiklerini söyleyen baba Salim Akbaş, "Değeri biçenlerin de vicdanlarına sesleniyorum, kendi evlatları için bir rakam belirleyin dersen, ne derler çok merak ediyorum. Benim oğlum için belirlenen miktar 33 bin 620 lira. Altında imzası olan kişilerin ruh hallerini çok merak ediyorum. Hiç bir canın bedeli parayla ölçülemez, gencecik gelecek vaat eden birinin bedelini de 33 bin gibi bir rakamla belirlemek çok mantıklı, doğru ve ahlaklı değil. Konuyu yargıya taşıdık. Henüz yargı süreci devam ediyor, sonuçlanmadı. Oğlumuzun üzerinden gelecek tazminat ya da bağış, ne olursa olsun bizim boğazımızdan geçmedi, geçmeyecek. Bize Valilik Sosyal Yardımlaşma Vakfı üzerinden verilen 10 bin TL vardı, biz bu parayı da üç vakfa bağışlamıştıkö dedi.

Davada 2 milyon TL almaları halinde, Sinop'a oğlunun adını taşıyacak bir kütüphane yapılmasına vesile olacaklarını söyleyen Akbaş, "Eğer miktar bu kadar gelmezse yine hepsini biz ölene kadar, oğlumun mesleğindeki tıp öğrencilerinin eğitimi için bağışlayacağız. Devletimiz Sinop'a, 250 öğrencinin modern hizmet alabileceği, oğlumun adını taşıyan kütüphane yapsın ben davamdan vazgeçeyim. Olur da açılırsa, içinin kitap ve elektronik tefrişatı konusunda, ekonomik gücüm ve sosyal çevremle destek olacağım. Para pul istemiyorum, oğlumun adı verilmek kaydıyla bir kütüphane inşa edilsin, gençlerin kullanımına sunulsun" şeklinde konuştu.

'ONUN SEVDİĞİ YEMEĞİ BİLE PİŞİRMİYORUZ'

Salim Akbaş, hayatlarının gün sayarak geçtiğini söyleyerek, "Gün saymak sadece cezaevinden çıkacaklar için ya da askerden tezkere alacaklar için değil, biz de her günü tek tek sayıyoruz. Biz yaşadığımız sürece acı ilk günkü gibi devam ediyor. Başımı yastığa koyduğum zaman gelecek planlaması yapardım çocuklarım için. Şimdi çabuk uyumak için ilaç alıyorum ki hayallerimizle acılarımızı üst üste örtüştürmeyelim diye. Kimseye evlat acısı vermesin Allah. Bunu yaşamayan bilemez. Yaşayan kadar kimse bu acının boyutunu bilemez. Eskiden mutlu olduğumuz birçok şeyi artık yapmıyoruz. Oğlumuzun en çok sevdiği yemeği artık pişirmiyoruz. Onunla beraber izlediğimiz filmleri izlemiyoruz. Acı en taze haliyle duruyor. Bu şekilde yaşamak kolay değil. Biz zamanı ikiye böldük bir oğlumuzu kaybettiğimiz bir de ona kavuşacağımız gün, iki tane takvimimiz var" diye konuştu.

Berkay Akbaş'ın doğum günü olan 16 Temmuz'da her yıl okul arkadaşlarının organizasyonu ile Sinop'ta sokak basketbolu turnuvası gerçekleştiriliyor. Ayrıca Akbaş'ın ismi, evinin önünde bulunan çocuk parkına verildi. Berkay Akbaş'ın ablası Selin Akbaş ise halen Ankara'da doktor olarak görev yapıyor.

Görüntü Dökümü

-------------

-Berkay Akbaş'ın fotoğraflarından detay

-Salim Akbaş ile röportaj

-Detaylar

Haber-Kamera: Yaprak KOÇER-Hüseyin KALAY/SİNOP,

==================================

Ayvacık'ta 94 kaçak göçmen yakalandı

Çanakkale'nin Ayvacık ilçesi açıklarında, lastik botlarla yasa dışı yollardan Yunanistan'ın Midilli Adası'na geçiş yapmak isteyen 94 kaçak göçmen yakalandı.

Kuzey Ege Denizi'nde yasa dışı geçişlere karşı mücadele eden Sahil Güvenlik Komutanlığı ekipleri, Ayvacık ilçesi Sivrice Burnu ve Kadırga Burnu açıklarında 2 operasyon düzenledi. Operasyonlarda, lastik botlarla Yunanistan'ın Midilli Adası'na geçiş yapmak isteyen Afganistan uyruklu 94 kaçak göçmen yakalandı. Sahil Güvenlik botlarıyla Küçükkuyu beldesindeki Sahil Güvenlik Karakolu'na getirilen kaçak göçmenler, işlemlerinin ardından Ayvacık'taki Yabancıları Geri Gönderme Merkezi'ne teslim edildi.

Görüntü Dökümü

-------------

-Kaçak göçmenlerden genel ve detay görüntü.

Haber-Kamera: Dilara ERDİNÇ/AYVACIK (Çanakkale),

==================================

Erzurum'da ağaçlar kırağı tuttu

Erzurum kent merkezinde dün gece hava sıcaklığı sıfırın altında 10,4 dereceye kadar düşünce, kent merkezindeki ağaçlar kırağı tuttu.

Doğu Anadolu Bölgesi'nde kar yağışı, yerini soğuk havaya bıraktı. Bölgedeki en düşük hava sıcaklığı sıfırın altında 21 derece ile Ardahan'ın Göle ilçesinde ölçüldü. Termometreler, sıfırın altında olmak üzere Erzurum'un Tekman ilçesinde 17,2, Ağrı'nın Eleşkirt ilçesinde 16, Ardahan 13, Kars 10,5, Erzurum kent merkezi 10,4, Ağrı 6, Iğdır 2,3 ve Erzincan'da 1,4'ü gösterdi.

Erzurum'da soğuk hava nedeniyle ağaçlar, büst ve heykeller kırağı tuttu, ortaya doyumsuz manzaralar çıktı. Açık hava stüdyosuna dönüşen Atatürk Üniversitesi kampüsünde de öğrenciler, bol bol fotoğraf çektirdi. Ayrıca bazı iş yeri ve otomobillerin camları buz tuttu.

Bu arada, dün gece ve sabahın erken saatlerinde etkili olan sis nedeniyle ulaşımda aksamalar yaşandı.

Görüntü Dökümü

-------------

-Kırağı tutan ağaçlar

-Sokakta yürüyenler

-Buz tutan otomobil camları

-Gece çekilen sisli hava

Haber-Kamera: Turgay İPEK / ERZURUM,

=================================

Kaynak: Demirören Haber Ajansı / Güncel